İcra dosyası incelendiğinde; alacaklı vekili tarafından davacı borçlu aleyhine 1 adet bonoya dayanılarak 19/08/2019 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davacı borçluya 22/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise 26/08/2019 tarihinde yasal 5 günlük süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde, borca, faize ve fer'ilerine itiraz etmiş, Mahkemece borca itirazına yönelik olarak tanık dinlenemeyeceği ve davacı tarafında borca itirazını ispatlar delil ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Takip hukuku gereği savcılık soruşturma dosyalarının neticelerinin beklenmesi zorunlu değildir. Kambiyo takibinde borca itirazların İİK'nın 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlanması zorunludur. Bu nedenle davacının borca itirazını tanık delili ile ispatlaması yasal olarak mümkün değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya ve borca itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verdiği görülmüştür. İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
İİK'nun 168/5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 18.12.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise, 22.12.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği, itirazın İİK'nun 168. maddesi gereğince yasal 5 günlük sürede yapıldığı görülmektedir. O halde mahkemece, borçlunun esasa ilişkin itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında 10 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan icra takibinde borçlu icra mahkemesine başvurarak borca itiraz etmiş, mahkemece; itirazın esası incelenerek istemin reddine karar verilmiştir. İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senedin, teminat amacıyla verildiği, anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiaları, İİK'nun 169 ve 169a maddeleri uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Takip dayanağı bononun düzenlenme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 680. maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Bu durumda, borçlunun, bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu yönündeki iddiasını yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu borca itiraz niteliğinde olup, borçlu tarafından senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiası yazılı belge ile kanıtlanamamıştır. O halde mahkemece, borca itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin kabulü şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senedin, teminat amacıyla verildiği, anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiaları, İİK'nun 169 ve 169a maddeleri uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Takip dayanağı bononun düzenlenme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK'nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 680. maddesi uyarınca açık bono düzenlenmesi mümkündür. Bu durumda, borçlunun, bononun anlaşmaya aykırı doldurulduğu yönündeki iddiasını yazılı belge ile kanıtlaması gerekir....
Bu durumda takibe dayanak belgede tanzim yeri yazılı olmadığından senedin kambiyo senedi vasfı bulunmamaktadır. İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal beş günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....
un temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından borçlular hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlular vekilinin icra mahkemesine başvurusunda; takip dayanağı bononun ödeme emrine eklenmediği ve dayanak senedin kambiyo senedi vasfında olmadığı ve takibin mükerrer olduğuna yönelik şikayetlerinin yanı sıra, borca itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece işin esası incelenerek istemin reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itiraz ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetin yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda borçlulardan M..S..'...
İstinaf incelemesi talep edilen karara ilişkin olayda, İcra Mahkemesine kambiyo senetlerine ilişkin haciz yolu ile takipte yetkiye ve borca itirazda bulunulmuştur. İİK'nın 169 ve 169/a maddelerinde borca, yetkiye, imzaya itirazın inceleme usulleri düzenlenmiştir. Yasanın 169/a maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde taraflar gelmese dahi yetkiye itiraz hususunda gereken kararın verileceği bildirilmiş yine aynı maddenin ikinci fıkrasında ise icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varılırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar, icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verileceği belirtilmiştir. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkiye yönelik itiraz hususu ancak nihai kararla çözülebilecek bir ihtilaf olup ara kararla ya da dosyada olduğu gibi tensiple ve hükümde yer almaksızın yalnızca hükmün gerekçe kısmında açıklanmak suretiyle talebin değerlendirilmesi yerinde değildir....
İİK'nun 168/.... maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçlu ...'a ödeme emrinin ........2015 tarihinde tebliğ edildiği, yasal beş günlük itiraz süresi ........2015 salı günü sona erdiği halde, borçlunun süresinden sonra ........2015 tarihinde icra mahkemesine müracaatla itirazda bulunduğu, başvurusunda tebligatın usulsüzlüğüne yönelik bir şikayetinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece İİK'nun 168/.... maddesi gereğince istemin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi isabetsizdir....