"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlular aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibi üzerine, borçlular ... ve ...’ın icra mahkemesine başvurularında, borca itiraz ederek takibin iptali talebinde bulundukları, mahkemece, istemin reddine, borçlular aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedildiği görülmektedir. İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borca itirazın yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
Somut olayda, çeke dayalı kambiyo takibinde, çekteki banka ibraz şerhinde tarih yoksa da, keşide tarihinin 02/08/2016 olduğu ve takip tarihinin 03/08/2016 olduğu, dolayısı ile çekin bankaya ibraz edildiği ve 10 günlük ibraz süresi içerisinde takip başlatıldığı, bu nedenle ibrazın süresinde olduğunun kabulü gerekeceği, takibe dayanak çek kambiyo vasfında olduğundan, Bölge Adliye Mahkemesi'nce borca ve imzaya itirazın esası incelenerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 18....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borca itiraz eden borçlunun iddiasını İİK’nın 169/a-1. maddesindeki belgelerle ispat edemediği, alacaklının da borcun yenilendiğine, ödendiğine veya kısmi olarak ödendiğine yönelik kabulü bulunmadığı gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1(b)-1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu tarafından temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri İtiraz dilekçesini tekrar ederek usul ve yasaya aykırı mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo takibinde borca itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 169/a-1 maddesi 3....
Mahkeme dosya üzerinden yaptığı inceleme sonucunda; takibin kambiyo senetlerine özgü takip olduğu, İİK'nın 171. maddesine göre itiraz süresinin 5 gün olduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 21/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın ise 28/02/2020 tarihinde 5 günlük itiraz süresi dolduktan sonra açıldığı gerekçesiyle süresinde olmayan itirazın reddine karar vermiştir....
Somut olayda, kambiyo takiplerine ilişkin örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçlu şirkete 26.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 168/3-5. madde kapsamında öngörülen 5 günlük borca itiraz ve şikayet süresinin son günü olan 31.05.2015 tarihinin resmi hafta sonu tatili olan pazar gününe rastlaması nedeni ile İİK'nun 19. maddesi uyarınca itiraz süresi, 01.06.2016 pazartesi günü sona erer. Borçlu vekilinin Uyap sistemi üzerinden 01.06.2015 günü saat 19:05:57'de oluşturulup havale edilerek onaylanan dilekçesi ile e-imzalı olarak itirazda bulunduğu, bunun gibi harç yatırma işleminin de 01.06.2015 tarihinde saat: 19:06'da Avukat Portalı üzerinden gerçekleştirildiği görülmektedir....
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetki itirazının yanında borca itirazda bulunarak, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlular hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetki itirazının yanında borca itiraza ilişkindir. İstanbul 11.İcra Dairesinin 2021/9102 Esas sayılı dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlular hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı görülmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Dava kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibinde borca itiraz isteğine ilişkindir. İcra İflas Kanun'un 168/1- 5....
Ancak borca itirazın inceleme usulüne ilişkin İİK 169/a maddesinde böyle bir düzenleme olmadığından HMK.nun 150. maddesinin uygulanması söz konusudur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150/1. maddesinde de; “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlular vekilinin icra mahkemesine yaptığı teminat iddiasına yönelik başvurusu, İİK.nun 168/5. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, itirazın incelenmesi aynı Kanunun 169/a maddesi gereğince duruşmalı olarak yapılmalıdır....
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK.nun 168/5. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, itirazın incelenmesi aynı kanunun 169/a maddesi gereğince duruşmalı olarak yapılmalıdır. Dosya üzerinden yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde, mahkemece, borca itiraz hakkında duruşma açılıp, taraf teşkili sağlandıktan ve varsa tarafların iddia ve delilleri toplanıp değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde ve eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 169/a-1. maddesinde; "İcra hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder" hükmü yer almaktadır. Somut olayda, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 168/5. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, itirazın incelenmesi, aynı Kanun'un 169/a-1. maddesi gereğince duruşmalı olarak yapılmalıdır. Mahkemece, borca itiraz hakkında duruşma açılıp, tarafların beyan ve belgeleri sorularak, varsa gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde yapılan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....