İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Takibe konu senedin düzenlenme tarihine göre uygulanması gereken 6762 sayılı T.T.K.’nun 688/6. maddesi gereğince, senette tanzim yerinin yazılı olması gereklidir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının saydığı sebeplerin borca itiraz olarak değerlendirilemeyeceğini, çekin ikinci defa tedavüle konulmasının borçluyu sorumluluktan kurtarmadığını, davacının imzaya itiraz etmediğini söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildirildiğinde; davacı vekili müvekkilleri aleyhine yapılan kambiyo yollu icra takibinde takip dayanağı çekin 2. Kez tedavüle konulduğunu, keşide tarihinin değiştirildiğini belirterek takibe ve borca itiraz etmiştir. Davacı borçlu takip dayanağı çekin cirantasıdır. İtirazların yasal dayanağını oluşturan İİK 169 Maddesi yollaması ile 168/5 Maddesinde "borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazının sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bir dilekçe ile bildirerek....." şeklinde itiraz nedenlerini göstermiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/7318 Esas sayılı dosyasında, çeke dayanılarak borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, daha sonra aynı alacaklı tarafından borçlu aleyhine 26.07.2013 tarihinde Bursa 19.İcra Müdürlüğü'nün 2013/7844 Esas sayılı dosyası ile aynı çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, yapılan ikinci takibin borçlunun itirazı üzerine Bursa 2.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11.10.2013 tarih, 2013/480 Esas-558 Karar sayılı kararı ile mükerrer olduğu gerekçesiyle iptal edildiği, ardından alacaklı tarafından aynı çeke dayalı olarak 16.01.2014 tarihinde Bursa 3.İcra Müdürlüğü'nün 2014/421 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı anlaşılmıştır. İcra takibinin mükerrer olduğu iddiası borca itiraz niteliğinde olup, ilk takipten açıkça feragat edilmediği sürece yeni bir takip yapılamaz....
İcra Müdürlüğünün 2021/1 Esas sayılı dosyasında davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacının yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu Gökçeada İcra Hukuk Mahkemesinde görülerek, icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz ile ilgili karar verilmesi suretiyle uyuşmazlığın sonuçlandırılması gerekmektedir. III. KARAR Açıklanan sebeplerle; 6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Gökçeada İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 10.04.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi....
İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Buna göre borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının ve dolayısıyla alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Senet tanzim tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı Kanunun 688/6 maddesi gereğince (6102 Sayılı TTK’nun 776/1-f maddesi) senette düzenleme yerinin yazılı olması gereklidir....
doğru olmadığını, takibe işletilen faiz türü, faiz hesabı ve oranının da fahiş olduğunu, işlemiş faize KDV ve ÖTV istenmesinin haksız olduğunu, ayrıca gecikme faizi, temerrüt faizi, kat öncesi işlemiş faiz türlerine ve faiz başlangıçları ve faiz oranlarına da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, icra takibinde işletilen faizi kabul etmediklerini, icra takibi açılmadan müvekkilini temerrüde düşürecek hiçbir hukuki işlem olmadığını beyanla, davanın kabulüne, borca ve faize itiraz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava dilekçesini tekrarla, mahkemenin şikayet konusunda inceleme yapıp karar vermesi gerekirken eksik inceleme ile talebin sadece borca itiraz kısmını değerlendirerek karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK 169. maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. İİK'nın 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın, yasal 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davanın kanuni süresinde açıldığını, itiraz konusu takip dosyasına ilişkin ödeme emrinin müvekkiline 11/01/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, İİK'nın 168/b. maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus takip yolunda borca ve imzaya itiraz süresinin 5 (beş) gün ve 5. gün 16/01/2021 tarihi olduğunu, sürenin sonuncu günü “resmi tatil günü”ne rastlarsa, sürenin “tatili izleyen günde” ve o günün tatil saatinde biteceğini, 16/01/2021 tarihinin hafta sonu resmi tatil gününe (cumartesi) denk gelmiş olması sebebiyle istinaf süresini izleyen ilk mesai günü olan 18/01/2021 tarihinde sona ereceğini, itirazın da 18/01/2021 tarihinde, yani kanuni süresi içinde yapıldığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesi uyarınca yetki ve borca itiraz ile İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraza ilişkindir....
Şirketi aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlattığı, müvekkili aleyhine de kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlattığını, her iki icra dosyasındaki toplam alacak miktarının gerçek borcun iki katı kadar olduğunu, mükerrer takip başlatıldığını kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takip dayanağı belgenin kambiyo senedi vasfına haiz bono olduğunu, borçluların borca itirazları konusunda kanuna uygun delil sunamadıklarını, alacaklının borca itirazın kabulü yönünde herhangi bir beyanının bulunmadığını, borca itiraz konusunda dar yetkili icra mahkemesince alacaklı bankanın kayıtları üzerinden inceleme yapılarak sonuca gidilmesi mümkün olmadığından davacı borçluların istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. VII. TEMYİZ A....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, davacı tarafından icra takibine itirazın borca itiraz davası açılmasına rağmen mahkeme tarafından şikayet prosedürü işletilerek davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, borca itiraz halinde davacı borçlunun müvekkiline borçlu olup olmadığını, ciro silsilesinin hukuka uygun olup olmadığını değerlendirme hak ve yetkisine sahip olduğu ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu, davacı tarafından borca itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından takibin iptaline karar verildiği, davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır....