Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda takibe konu senet kambiyo senedi vasfında değildir. (Benzer karar Yargıtay 12 Hukuk Dairesinin 20/03/2018 tarih 2018/1755 esas 2018/2819 karar, 01/03/2018 tarih 2016/29174 esas 2018/2165 karar) İİK.nun 170/a-2.maddesi gereğince icra mahkemesi, kendisine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek, senedin kambiyo vasfında olmadığını tesbit ederse, diğer itiraz nedenlerini incelemeksizin takibin iptaline karar verir. Mahkemece takibin iptaline karar verilmesi gerekirken davacının imzaya ve borca itirazının esasının incelenerek davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir....

İcra Dairesinin 2020/9727 Esas sayılı dosyası ile örnek 10 icra takibi başlatıldığını, şikayet eden borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini, şikayet edenin talebinin öncelikle süresinde olmadığını, 31/12/2020 tarihine kadar çeklerin üzerinde yazılı düzenleme tarihinden itibaren TTK m.796'ya göre belirlenen ibraz süresi içinde muhataba ibraz zorunluluğuna tabi olduğunu, bu noktada 7226 sayılı Kanunun getirdiği sürelerin durmasına ilişkin düzenlemenin çekte ibraz sürelerini kapsamadığını, şikayet konusu takipte alacaklı olunan çeklerin süresinde bankaya ibraz edildiğini ve çeklerin karşılığının şikayet eden yanca bankada bulundurulmadığından karşılıksız kaşesinin vurulduğunu, şikayet edenin mücbir sebep iddiası ile takibin iptali talebinin geçersiz olduğunu, şikayet eden ile müvekkili arasında ticari ilişkide mücbir sebep halini düzenleyen özel bir sözleşmenin de bulunmadığını, İcra Hukuk Mahkemesinde bu gerekçe ile dava açılamayacağını, kamu bankalarınca kredilerin ve desteklerin borca...

Temyiz Sebepleri İstinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte, takibe dayanak belgenin kambiyo vasfına yönelik şikayet ile icra dairesinin yetkisine, imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, ... 2., 2004 sayılı İİK md.169/a-1, md. 170/a-2, 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun, icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabul edilerek borçlu aleyhine yapılan takibin İİK'nun 170/3. maddesi gereğince durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168/4. maddesi gereğince borçlu, takip müstenidi kambiyo senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmek zorundadır....

      İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayet ile borca ve imzaya itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince; usulsüz tebligat şikayetinin esastan, borca ve imzaya itirazın ise süre aşımından reddine karar verilmiş, takibin durdurulmaması nedeniyle alacaklının tazminat talebinin de reddine hükmedilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        Şti.nin usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunarak icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece dosyaların birleştirilmesinin ardından verilen ilk kararın Dairemizce bozulması üzerine yapılan yargılama neticesinde, bu defa asıl ve birleşen davalar yönünden İİK’nın 170/a-son maddesi uyarınca, borçlunun imzaya itirazları hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, çek tazminatı yönünden borca itirazın kabul edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nın 170/a. maddesi, alacaklının takip hakkı ve senedin kambiyo vasfının, süresinde ileri sürülen itiraz veya şikayet sırasında mahkemece re’sen dikkate alınacağına ilişkin olup, maddenin son fıkrasında; "her ne suretle olursa olsun, imza itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise, bu madde hükmü uygulanmaz" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, hükme esas alınan ... 1....

          Mevcut delil durumu, yeterli ve kanaat verici bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı hükme esas alınmış, takip durdurulmadığı için icra inkar tazminatına ve para cezasına hükmedilmemiş, davacıların imzaya yapmış oldukları itirazın reddine karar verilmiştir. Davacının borca itiraz sebepleri de esasen imzaya itiraz sebebine bağlıdır. Dava dilekçesinde senetteki imzaların kendilerine ait olmadığı gerekçesi ile borca itiraz edilmiştir, ayrı bir borca itiraz sebebi ileri sürülmemiştir. İİK'nın 169/a maddesine göre borçlu, borcunun olmadığını veya itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlamalıdır. Davacı taraf bu nitelikte bir belge dosyaya sunamamıştır. Bu nedenle davacıların borca itiraz sebepleri de yerinde görülmemiştir..." gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2022/23660 E sayılı dosyasında yapılan kambiyo senetlerine mahsus takip nedeni ile imzaya ve borca itiraz etmiş ve dava dilekçesinde ödeme emrini 17/10/2022 tarihinde teslim aldığını belirtmiş ise de davacıya ödeme emrinin 14/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davacının tebligatın usulsüz olduğuna dair bir beyanının olmadığı, sürenin 14/10/2022 tarihinden başladığı, (Davacının tebligatı muhtardan alma tarihinden itibaren sürenin başlamayacağı) imzaya ve borca itirazın 5 günlük sürenin dolacağı 19/10/2022 tarihine kadar yapılması gerekirken 5 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 20/10/2022 tarihinde yapılan imzaya ve borca itirazın süreden reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

          Davacı tarafın iddiaları İİK'nun 169/a maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu iddianın sözkonusu madde hükmü gereğince resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanması gerekmektedir. Davacı borçlu tarafça davalı alacaklıya borçlu olmadığının, İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen belgelerden biri ile ispat edilemediği anlaşılmakla, davacı tarafın bu yöndeki istinaf talepleri de yerinde görülmemiştir. Davacı taraf, davalı ve vekili hakkında Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını ve yargılandıklarını belirtmiş iseler de; icra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamaz....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/569 KARAR NO : 2023/741 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2022 NUMARASI : 2021/1146 ESAS 2022/39 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), İmzaya İtiraz, Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 25. İcra Müdürlüğünün 2020/29582 Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine girişilen icra takibinde, kambiyo takibine, borca, faize, imzaya, ferilerine ve yetkiye itirazının kabulü ile takibin ve ödeme emrinin iptali ile haksız takip nedeniyle alacaklı davalı aleyhine % 20'den az olmamak kaydıyla tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu