Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından üç adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlu şirket İcra Mahkemesine müracaatla ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, takibe konan çeklerin karşılıksızdır işlemine tabi tutulmadığından kambiyo takibine konu edilemeyeceğini, borçlu şirketin müşterek imza ile temsil edildiğini ve tek imzanın şirketi bağlamayacağını belirterek, takibin iptali ile alacaklı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiği, İcra Mahkemesince usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilerek tebliğ tarihinin düzeltildiği, çeklerin süresinde ibraz edildiğinden bahisle...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Somut olayda; borçlu icra mahkemesine başvurusunda, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın keşideciye ait olmadığını, çekin karşılıksız işlemine tabi tutulmadığını, çekin arkasında cirosu bulunmayan alacaklı tarafından kambiyo senedi vasfına haiz olmayan çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı iddiasında bulunmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 33. maddesi gereğince, hukuki nitelendirme hakime ait olmakla; iddianın yukarıda özetlenen içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle başvurunun İİK madde 170/a kapsamında kalan kambiyo şikayeti niteliğinde olduğu anlaşılmakta olup, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri gereğince de, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde ileri sürülmesi gerekir....
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan bu ilişki "kambiyo ilişkisi" olarak anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo Taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl /temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır....
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan bu ilişki "kambiyo ilişkisi" olarak anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo Taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl /temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır....
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan bu ilişki "kambiyo ilişkisi" olarak anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo Taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl /temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır....
Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....
CEVAP: Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ödeme emrini 15/11/2021 tarihinde tebliğ aldığını beyan ettiğini, şikayeti 22/11/2021 tarihinde yaptığını, İİK.nun 168/3 maddesi gereğince şikayetin 5 günlük süreye tabi olduğunu, yapılan şikayetin süresinde olmadığını, davacının müvekkilini lehtar olarak göstererek bono düzenlediklerini ve müvekkili ile aralarında kambiyo ilişkisi tesis edildiğini, kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlunun kambiyo taahhüdünde bulunmuş olacağını, kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl borç ilişkisi bulunduğunu, müvekkilinin takibe konu senetten kaynaklı olarak davacıdan alacaklı olduğunu, taraflar arasında bir kambiyo ilişkisi kurulduğu, takibe konu senedin teminat senedi olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İzmir 13....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen dosya kapsamı itibariyle; davalı alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; sair şikayeti ile birlikte takip konusu bonoda düzenleme yerinin bulunmadığını ve dolayısıyla kambiyo vasfı taşınmadığını ileri sürerek takibin iptalini istediği, mahkemece davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, davalı vekilinin kararı istinaf ettiği anlaşılmıştır. İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re'sen inceleyerek takibin iptaline karar verebilir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte imzaya itiraza ve kambiyo şikayetine ilişkindir. Aliağa İcra Müdürlüğü'nün 2019/4515 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlular hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü yolla yapılan takip olduğu, ödeme emrinin davacılara 14/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür. 6102 sayılı TTK'nın 778/1- b maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 703/2. maddesi uyarınca, çift vadeli olarak düzenlenen senetler bono vasfında sayılamaz. Ancak düzenlenme tarihinin, bononun üst bölümünde vade tarihi kısmında tekrarı çift vade anlamına gelmez. Aksinin kabulü aşırı şekilcilik olup, hak kaybına neden olur....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibin iptali şikayetidir. Dairemizin 2018/2556 Esas, 2019/1317 Karar sayılı kaldırma kararı doğrultusunda ilk derece mahkemesince ödeme emri tebligatındaki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespiti yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 31/01/2020 tarihli Nedim Uçar imzalı raporda "imzanın T1 eli ürünü olmadığı" belirtilmiş, bu rapor esas alınarak ödeme emri tebligatı usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin kabulüne, kambiyo şikayetinin de süresinde olduğu kabul edilerek, şikayetin esası incelenerek takibin iptaline karar verilmiştir....