Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜM : Hükümlülük ve müsadere Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık müdafiinin, sanığın yokluğunda verilen gerekçeli kararın sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği iddiasıyla eski hale getirme talebinde bulunduğu, mahkemece 14.06.2016 tarihinde eski hale getirme talebinin kabulü ile eski hale getirme dilekçesinin süre tutum dilekçesi olarak kabulüne dair ek karar verildiği anlaşılmakla, sanık müdafinin, eski hale getirme talebi hususunda karar verme yetkisinin CMK.nun 42/1. maddesine göre hükmü temyizen incelemekle görevli Yargıtay'a ait olduğu gözetilmeksizin, mahkemenin eski hale getirme talebinin kabulüne dair 14.06.2016 tarihli ek kararının hukuki değerden yoksun olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilen kararın duruşmada beyan ettiği adrese tebliğe çıkartıldığı ancak çıkartılan tebligatın tanınmadığından bahisle iade edildiği, bunun üzerine kararın...

    SONUÇ:1-Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin eski hale getirme talebinin REDDİNE, 2-Eski hale getirme talebinin reddi dikkate alınarak davacının temyiz isteminin de süreden REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 06.10.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde eski hale getirme istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Davaya konu istemlerden eski hale getirme bedeli içerisinde aynı zamanda taşınmazdan alınmış olan malzemenin yerine konulması, dolgu ve düzeltme giderleri de bulunduğuna göre malzeme bedeline ayrıca hükmedilmemiş olması usul ve yasaya uygun olup , davacı vekilinin istinaf istemi yerinde görülmemiştir. Yargıtay yerleşik uygulamalarına göre, eski hale getirme bedeli taşınmazın gerçek değerinin üzerinde ise eski hale getirme bedeline değil, gerçek değere hükmetmek gerekir. Dava konusu olayda, taşınmazdan dolgu malzemesi alınması nedeniyle taşınmazın tarla niteliğinin kaybedilmesinden dolayı taşınmazın aynına zarar verilmiş olup; alınan bilirkişi raporuna göre usulüne uygun olarak hesaplanan eski hale getirme bedeli, taşınmazın sürüm (rayiç) değerini geçmektedir....

        Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/82 D.İş sayılı dosyası ile masrafın 1.502.000,76 TL olduğu ve eski hale getirme süresinin de altı ay olacağının belirlendiğini, iki adet asansörün kaldırılması için tadilat projelerine ihtiyaç olduğundan, tüm imalatlar da göz önüne alındığında eski hale getirilmesi için altı aylık sürenin yeterli olmayacağını; ayrıca bu iki asansör için 484.886,24 TL faturalı harcama yapıldığını, bilirkişilerce hesaplanan 1.502.000,76 TL'ye bu bedelin de eklenmesiyle toplam 1.986.887 TL masraf gerektiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, eski hale getirme bedeli olarak hesaplanan 1.502.000,76....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/17 esas sayılı davasının dava tarihi olan 17/03/2005 tarihinde öğrendiği, davacının ilk davada talep etmeyip, iş bu davada talep ettiği eski hale getirme bedeli bakımından ve iş bu davanın açıldığı tarihten bir önceki yıla (2011) ilişkin ürün zararı haricindeki yıllara ait ürün zararı bakımından, taleplerinin zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı mülkiyet hakkına dayanarak taşınmazın eski hale getirilmesini istemektedir. Mülkiyet hakkı devam ettiği sürece, malikin mülkiyet hakkından doğan isteme hakları zamanaşımına uğramaz. Davacının davalı şirkete ait mermer ocağı işletmesinin hafriyat malzemelerinin kaldırılarak taşınmazın eski hale getirilmesine yönelik istemi, mülkiyet hakkına dayandığına ve davalı tarafından bu istek yerine getirilmediğine göre; eski hale getirme isteminin zamanaşımına uğradığı kabul edilemez....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Elektrik enerjisi hırsızlığı HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nın 42. maddesinin 1. fıkrasında, "süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir" şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerekip, öncelikle eski hale getirme istemi hakkında karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine dair 16.04.2009 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yoklukta verilen 04.06.2008 tarihli hükmün, 14.10.2008 günü Tebligat Yasasının 35. maddesi uyarınca usulüne uygun tebliğ edilmesi karşısında, sanığın eski hale getirme istemi ile 04.06.2008 tarihli hükme yönelik süresinde olmayan temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK.'...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 5271 Sayılı CMK’nin 42/1.maddesi uyarınca temyiz aşamasında ileri sürülen eski hale getirme talebi hakkında karar verme yetkisi Dairemize ait olmakla, Gaziantep 1.Sulh Ceza Mahkemesinin 14.05.2012 tarihli eski hale getirme talebinin kabulüne ilişkin ek kararının yok hükmünde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Sanığın yokluğunda verilen hükmün 30.11.2011 tarihinde usulü dairesinde tebliğ edildiği, sanığın 7 günlük yasal temyiz süresi geçirildikten sonra 02.05.2012 tarihinde eski hale getirme ve temyiz talep dilekçesi verdiği anlaşılmakla, eski hale getirme talebinde bildirdiği şekilde tebligat tarihinde cezaevinde bulunmadığı anlaşılmakla eski hale getirme isteminin ve süresinden sonra yapılan temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 25/12/2014 gününde oy birliğiyle...

                Asliye Ceza Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli, 2015/59 sayılı ek kararının kaldırılması ve eski hale getirme taleplerinin kabulüyle birlikte temyiz itirazlarına göre kararın bozulması istemini içeren dilekçe sunduğu anlaşılmaktadır. 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme merciinin Yargıtay'ın ilgili dairesi olduğu ve sanık müdafiinin eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunduğu anlaşıldığından, eski hale getirme talebinin reddine ilişkin Kastamonu 2....

                  tarafından kararın tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Davacının eski hale getirme ve temyiz talebinin incelenmesinde; Davacı vekili Av. ...’ya bölge adliye mahkemesi kararı 13.04.2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davacı vekili Av.... yasal süreden sonra 26.07.2021 günü verdiği dilekçe ile hükmü temyiz etmiş; temyiz müddetiyle ilgili olarak; davacı ...’ın diğer vekili Av....’yı azlettiğini belirterek Yargıtay'dan eski hale getirme talebinde bulunmuştur. Elde olmayan sebeplerle, kanunda belirtilen veya hakimin kesin olarak belirlediği süre içinde bir işlemi yapmayan kimse, eski hale getirme talebinde bulunabilir. (HMK m. 95/1) Eski hale getirme talebi, temyiz yoluna başvuru hakkının düşmesine dayalı olarak istendiğine göre, bu talebin Yargıtay'ca incelenip karara bağlanacağında kuşku yoktur....

                    UYAP Entegrasyonu