WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada davaya konu taşınmazların kadastro tutanaklarının incelenmesinde; taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 7. maddesine göre sınırlandırma yapıldığı ve aynı kanunun 18. maddesi gereğince hazine adına ham toprak vasfıyla tespit ve tescil yapıldığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki; az yukarıda yer verilen ilk derece mahkemesi kararından da İlk Derece Mahkemesi tarafından davanın kadastro öncesi sebebe dayalı bir tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirildiği ve incelemenin bu çerçevede yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple eldeki uyuşmazlık, kadastro öncesi sebebe dayalı olduğundan uyuşmazlığı inceleme görevi dairemize ait bulunmamaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin Bölge Adliye Mahkemelerinin iş bölümüne ilişkin 02/06/2021 tarih ve 564 sayılı kararının 4....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptal ve tescil davasına ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde; davacı ...’ın, davalı kardeşi ... ve oğulları adına kadastro yoluyla tescil edilmiş olan taşınmazlar ile ilgili tarafların tescil sonrasında haricen anlaşmalarına rağmen davalı ...'un anlaşma edimini yerine getirmediğini açıklayarak kadastro öncesi hukuki sebep olan miras hakkına dayanarak miras payı oranında dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile tescil talebinde bulunduğu, davacının ve davalı ...'un muris babalarının kadastro öncesi 1973 yılında ölmüş olduğu, davacının Türk Medeni Kanunu'nun 676. maddesinde yazılı miras taksim sözleşmesine dayalı bir talepte bulunmadığı, talebinin kadastro öncesi sebebe dayanmakta olduğu anlaşılmaktadır....

    Mahkemece, dava konusu taşınmaza davalının zilyet olduğu, dosyadaki tapu kayıtlarına göre de muristen kalan taşınmazların taksim edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, kararın gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Dava kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli 149 ada 2 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki kadastro tespiti 19.6.2001 tarihinde kesinleşmiştir. Tapu kaydındaki 2008 yılında yapılan düzeltme davalının soyadına dair olup bu durum kesinleşme tarihini değiştirmemektedir. Davacının kadastro öncesi sebebe dayalı olarak 17.4.2013 tarihinde dava açtığı tespitin 19.6.2001 tarihinde kesinleştiği nazara alındığında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmaktadır....

      Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği, mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği ve muvazaa iddialarına dayanarak tapu iptal ve tescil, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise bedele yönelik dava açmıştır. Dava, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil; ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan ... ada ...,...,.. parsel sayılı taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle sırası ile ,... ve ... adlarına tespit ve tescil edilmiş, daha sonra 21.12.2009 tarihinde kayden satış nedeniyle davalı ... adına tescil edilmiştir. Dava konusu taşınmazlar kadastro tutanağına göre dayanak tapu kaydı gereğince 30.07.2008 tarihinde davalılar ...,...,......

        İnceleme konusu karar, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali tescil talebine ilişkin olup, belirgin şekilde Yargıtay Büyük Genel Kurulu kararı gereği Dairemizin inceleme kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından kadastro sonucu oluşan tapu kaydının, kadastro öncesi nedenlere dayalı iptal ve tescili (KK m.12) istemli davalar ile mükerrer kadastrodan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı dava dosyasının Yargıtay (16.) Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İnceleme konusu karar, kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali tescil talebine ilişkin olup, belirgin şekilde Yargıtay Büyük Genel Kurulu kararı gereği Dairemizin inceleme kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Kadastro sonucu oluşan tapu kaydının, kadastro öncesi nedenlere dayalı iptal ve tescili (KK m.12) istemli davalar ile mükerrer kadastrodan kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz inceleme görevi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı dava dosyasının Yargıtay (16.) Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13/10/2014 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili tarafından açılan, kadastro tespiti öncesi sebebe dayalı tapu iptal tescil davasında, davacı tarafından delil olarak sunulan; Aralık 1960 tarih, Cilt:10, Sahife:3, Sıra:5 numaralı tapu kaydının kadastro tespiti sırasında herhangi bir parsele revizyon görüp görmediği, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerinin tutanaklarının tapu müdürlüğünden istenerek, dosyaya eklendikten sonra yeniden temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              Davacı dilekçesi ile, çekişmeli taşınmazın üzerindeki bölümler ayrı ayrı kullanılmasına rağmen kadastro sırasında tek bir taşınmaz gibi işlem gördüğünü; oysa tarafların kullandıkları yerlerin zeminde belli olduğunu öne sürerek dava açmıştır. Buna göre eldeki dava, niteliği itibarıyla 3402 sayılı Kadastro Kanunu' nun 15. maddesine dayalı olarak aynı kanunun 12/3. maddesinde belirlenen sürede açılan kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davası olup görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu halde Mahkemece, dava ortaklığın giderilmesi istemli olarak nitelendirilerek uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 4/1-b maddesi kapsamında Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

                İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre; dava, kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin 01.09.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 25/06/2020 tarihli, 564 ve 586 sayılı Bölge Adliye Mahkemeleri İş Bölümü Kararı gereğince; Kadastro öncesi nedenlere (zilyetlik, kamu orta malı iddiası dâhil) dayanılarak genel mahkemelerde açılan (3402 Kadastro Kanunu m. 12) tapu iptal ve tescil davaları, inceleme görevi, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, işbölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. KARAR: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 6....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; kadastro öncesi (tapusuz taşınmazın) sebebe dayalı tapu iptal, tescil olmadığı takdirde bedelin tahsili talebine ilişkindir. Mahkemece; geçerli satım sözleşmesine istinaden tapu iptal ve tescil talebinin hak düşürücü süre nedeniyle reddine, taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 16. Dairesince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 03.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu