Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası iken, yargılama sırasında ıslahla tazminat davasına dönüştürülmüş olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 09.02.2018 tarih, 2018/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    DELİLLER : Harici satış sözleşmesi ve dosyadaki diğer deliller. iSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava konusu uyuşmazlık; tapulu taşınmaza ilişkin adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve devamı maddelerindeki (TBK'nın 77 ve devamı maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir....

    Dava; TTK'nın 732.maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacağın tahsili isteğine ilişkindir. Dava konusu çeklerin keşide tarihleri itibariyle TTK'nın 749.maddesinde yazılı sürenin dolduğu ve geçtiği, zamanaşımına uğramış olduğu, davacı bankanın ciro yoluyla çeklerin hamili olduğu anlaşılmıştır. TTK 732.maddesi uyarınca açılan işbu davada davalı keşideci, davacı hamil olup, davanın niteliği gereği kanıt yükünün davalı keşidecide bulunduğu ve davalının sebepsiz olarak zenginleşmediği veya çek bedelini cirantalardan birine veya hamile ödediğini kanıtlaması gerekmektedir....

      Sebepsiz zenginleşmeden sözedilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Taraflar arasında haricen düzenlenen taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle taşınmaz satışının yapıldığı, ancak tapuda resmi satışın yapılmadığı anlaşılmakta olup, satış tarihi itibariyle tapulu olan taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir....

        Yine, davacının hatalı tescilden haberdar olduğu, hakkının bulunmadığını bilmesine rağmen anılan taşınmaz payıyla ilgili olarak kamulaştırmasız el atma hukuksal nedenine dayalı tazminat davası açtığı ve ilama bağlanan parayı davalıdan bu şekilde aldığı; böylece kötüniyetli olduğu hususu davalı tarafından iddia ve ispat edilmemiştir. O halde, somut olayda davacının sebepsiz zenginleşmenin iyiniyetli olduğunun (davacının iyiniyetli müktesip durumunda bulunduğunun) kabulü gerekir. Esasen, Yerel Mahkeme de, gerek bozulan ilk kararında ve gerekse direnme kararında, davacının iyiniyetle sebepsiz zenginleşen (iyiniyetli müktesip) durumunda olduğunu kabul etmiştir. Bu noktada, önce sebepsiz zenginleşme kavramı üzerinde durulacaktır: Bilindiği üzere, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir....

          Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ticari işletmeden kaynaklanmadığı gibi taraflarda tacir olmayıp, dava sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanmakta ve temel ilişki sözleşme ilişkisi olup, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Gebze 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi...

            Davacı vekilinin dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı tuttuğu anlaşılmakla dava dilekçesinde belirtilen değere göre kararın kesin olduğu kabul edilemeyeceğinden usul ve yasaya uygun bulunmayan ek karar kaldırılarak davacı vekilinin temyiz talebi esasa yönelik olarak incelenmiştir. 2-Dava konusu uyuşmazlık; tapulu taşınmaza ilişkin adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı taraf, davalı taraf ile müşterek murisleri müteveffa ...'in 1951 yılında vefat ettiğini, davacıların anne ve babalarının okuma yazmalarının olmadığını, avukatlık mesleğini icra eden amcaları müteveffa ...'...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı taraf, davalı taraf ile müşterek murisleri müteveffa ...'in 1951 yılında vefat ettiğini, davacıların anne ve babalarının okuma yazmalarının olmadığını, avukatlık mesleğini icra eden amcaları müteveffa ...'...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, genel kadastro öncesi miras hakkına ve zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

                    UYAP Entegrasyonu