Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/84 Esas, 2005/325 Karar sayılı dosyasının içeriğine, dosya kapsamından, eldeki davanın kadastro öncesi nedene dayalı olarak açıldığının ve dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği 07.01.1975 tarihinden, davanın açıldığı 02.10.2014 tarihine kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 üncü maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinin anlaşılmasına, mülkiyet hakkı bulunmayan davacı tarafından artık bu hakka dayalı olarak tazminat isteminde de bulunulamayacağına göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VII....
Davalı, davacının aynı hukuksal nedene dayalı olarak aleyhine 2010/97 E. sayılı dosya üzerinden açtığı elatmanın önlenmesi ve yıkım davasında davacıya ait taşınmaz içersinde 3,23 m2 lik istinat duvarının kaldığının keşfen tespiti üzerine kadastro öncesi hukuki nedene dayalı olarak 2011/129 E. sayılı dosya üzerinden açtığı iptal-tescil davasında kadastro pafta ile zemindeki sınırların değişmediğinin keşfen belirlenmesi üzerine davayı takip etmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, dolayısıyla herhangibir tecavüzünün bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıya ait taşınmaza davalı tarafından yapılan istinat duvarının 3,35 m2 tecavüzlü olduğunun keşfen saptandığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise davalının kötüniyetli olmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu....
CEVAP Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davanın tespit öncesi nedene dayalı olarak açıldığını, dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, kaldı ki dava konusu taşınmazların niteliği itibariyle Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, tapu kayıtlarında veya kadastro işlemlerinde herhangi bir hata bulunmadığını, bu nedenle Hazineden tazminat talebinde de bulunulamayacağını, tazminat istemi yönüyle zamanaşımı süresinin de geçtiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Milas 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; kadastro öncesi nedene dayalı (taşınmazın dava dışı 3.kişiye devrinden kaynaklanan Hazine zararının) tazminat talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay ( 16. ) Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek ( 16. ) Hukuk Dairesine gönderilmesine 18.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMEYE DAYALI TAZMİNAT İSTEMİ Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat istemine ilişkindir. Her ne kadar, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından kadastro öncesi nedene dayalı olduğu belirtilerek taşınmazın 3. kişiye devrinden kaynaklanan Hazine zararının tazminine ilişkin olduğu nitelemesiyle dosya Dairemize gönderilmiş ise de, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20.01.2017 tarih 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen iş bölümü kararı incelendiğinde Dairemizin görevinin kadastrodan önceki nedene, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davalara bakmakla sınırlı olduğu, alacak davalarına ilişkin temyiz inceleme görevi bulunmadığı, aksine ihtisas alanı borçlar hukukunu kapsayıp temel görevler arasında sebepsiz zenginleşme davaları bulunan 3. Hukuk Dairesi'nin davada görevli olduğu anlaşılmaktadır....
un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların kadastro tespiti sırasında anneleri ... adına tespit ve tescil edilmesi gerekirken babaları davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, Yusuf’un taşınmazları muvazaalı olarak davalı ...’e, onun da davalı ...’e temlik ettiğini ileri sürerek taşınmazların tapularının iptali ile payları oranında adlarına tescil istemişlerdir. Davalılar, süresinde davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece, davada muris muvazaası hukuksal nedenine dayanıldığı, temliki yapan kişinin hayatta olduğu, davacıların aktif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal tescil ve tazminat isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 16.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 11.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dosyasının Dairemizin 22.10.2007 tarih, 2007/4202 esas, 2007/3869 karar sayılı ilamıyla ve "davanın, davalının kadastro sırasında vesayet görevini kötüye kullanarak taşınmazı adına tespit ve tescil ettirdiği iddiasına dayalı tapu iptali, tescil ve tazminat istemine ilişkin olduğu" gerekçesiyle 1.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderildiği, buna mukabil dava dosyasının yeniden 1.Hukuk Dairesinin 28.01.2008 tarih, 2007/10987 esas, 2008/841 karar sayılı ilamıyla ve "davanın taşınmazın davalı adına yapılan kadastro tespitine karşı, davacının taşınmazın ortak miras bırakana ait iken ölümüyle mirasçılarına kaldığı, mirasçılar arasında bir taksim yapılmadığı halde davalı adına tespit edildiği ve kadastro öncesi nedene dayalı olduğu" gerekçesiyle Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, temyiz inceleme görevinin belirlenmesi hususunda bir karar verilmek üzere dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 19.2.2008 gününde...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün değilse tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Kadastro sonucu Kars İli İstasyon Mahallesi çalışma alanında bulunan 185 ada 10 parsel sayılı 2.342,16 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına istinaden 11/12 payla ... oğlu ... ve 1/12 payla ... oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar dava konusu taşınmazda kendilerinin de miras hakkı olduğu ve kadastro tutanağında ... oğlu ... ve ... oğlu ... adına görünen 1956 tarihli tapu kaydının yolsuz olduğu iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil, mümkün değilse tazminat istemiyle dava açmıştır....
HUKUK DAİRESİ Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası iken, yargılama sırasında ıslahla tazminat davasına dönüştürülmüş olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 09.02.2018 tarih, 2018/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....