Dosya kapsamına göre, mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararı üzerine ,davacının TMK’nin 713/2 maddesindeki bilinmeme nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebi yönünden Dairemizin bozma kararı yerinde ise de, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil talebiyle ilgili mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadastrodan önceki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12 nci maddesinin 3 üncü fıkrası. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanununun 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro tespiti sonucunda toprak tevzi çalışmaları sırasında oluşturulan tapu kayıtları esas alınarak Hazine adına tespit ve tescil edilen çekişmeli taşınmazlar hakkında kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesi: "Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.’’ şeklinde düzenlenmiştir. 3.3. Değerlendirme Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararın (IV./3.) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesinin kararında dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili; davanın araştırma yapılmadan hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle reddedildiğini, davada tespit öncesinin yanı sıra tespitten sonra kesinleşmeden önce yapılan harici satış sözleşmelerinin ve eklemeli zilyetliğin de ileri sürüldüğünü, tespit tarihi ile kesinleşme tarihi arasında yapılan zilyetlik senetlerine değer verilmesi gerektiğini, keşif yapılmadığını, tanıkların dinlenmediğini, TMK 713/2 maddesi koşullarının Anayasa Mahkemesinin iptal kararı öncesi gerçekleştiğini, harici satışları ve eklemeli zilyetlikleri değerlendirilmeden karar verildiğini savunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadastro tespiti öncesi harici satım, zilyetlik, TMK’nın 713/2 nci maddesinde belirtilen ölüm nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2....
Dava, yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. İlk Derece Mahkemesince dava kadastro öncesi nedene dayalı iptal ve tescil olarak nitelendirilmiş ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince dava aynı şekilde vasıflandırılarak davacı vekilinin istinaf talebi esastan reddedilmiştir. Dairemizin Sayın Çoğunluğunca da bu karar onanmıştır. Aşağıda belirtilen nedenlerle anılan karara iştirak etmek mümkün olmamıştır. 2....
DAVA Davacı dava dilekçesinde; dava konusu 310 ada 66 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sonucunda davalı adına tespit ve tescil edildiğini; ne var ki kadastro tespitinin hatalı yapıldığını, zira çekişmeli taşınmazın gerek kadastro tespitinden önce gerekse sonrasında nizasız-fasılasız davacı tarafından kullanıldığını, davalının tescil işleminin yolsuz tescil mahiyetinde olduğunu kabul ettiğini, bu sebeple iyi niyet iddiasında da bulunamayacağını belirterek, davalı adına tapuda kayıtlı Tire İlçesi, Akmescit Mahallesi, 310 ada 66 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı cevabında; eldeki davanın kadastro öncesi nedene dayalı olarak açıldığı, taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarih göz önüne alındığında davanın hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Tire 2....
DAVA Davacı dava dilekçesinde; dava konusu 310 ada 66 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti sonucunda davalı adına tespit ve tescil edildiğini; ne var ki kadastro tespitinin hatalı yapıldığını, zira çekişmeli taşınmazın gerek kadastro tespitinden önce gerekse sonrasında nizasız-fasılasız davacı tarafından kullanıldığını, davalının tescil işleminin yolsuz tescil mahiyetinde olduğunu kabul ettiğini, bu sebeple iyi niyet iddiasında da bulunamayacağını belirterek, davalı adına tapuda kayıtlı Tire İlçesi, Akmescit Mahallesi, 310 ada 66 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı cevabında; eldeki davanın kadastro öncesi nedene dayalı olarak açıldığı, taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarih göz önüne alındığında davanın hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Tire 2....
Öyle ki, hukuki sebep yanlış gösterilmiş veya hiç gösterilmemiş olsa dahi hakim tarafından en uygun hukuki sebebin bulunması ve ona göre karar verilmesi gerekir. Somut olayda, tapu iptali tescil davası, kadastro öncesi nedenden kaynaklı olup aynı zamanda TBK 19.maddesindeki genel muvazaa iddiasına dayanılarak açılmıştır. Dairemizin görevli olduğu konunun ise "01.04.1974 tarih, 1/2 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına konu edilen ve uygulamada muris muvazaası olarak adlandırılan hukuksal nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemli davalar ile tenkis davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" olup iş bu açılan dava bakımından dairemiz görevli değildir. Somut olayın yukarıda da belirtildiği üzere dayanağı kadastro öncesi nedene dayanmakta olup akabinde ise davalılar arası muvazaalı satış işlemi yapıldığı iddia edildiğine göre, inceleme görevinin Hakimler ve Savcılar Kurulu 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ZİLYETLİĞE DAYALI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; elatmanın önlenmesi birleşen dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Taraflar arasında öncelikle iptal ve tescil isteğinin çözüme kavuşturulması gerekmekte olup, bu konuda da görev Yargıtay 16. Hukuk Dairesine aittir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, asıl dava, elatmanın önlenmesi, birleşen dava ise kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki asıl uyuşmazlık birleşen davadaki iptal tescil isteğinden kaynaklanmaktadır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....