Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Solhan Kadastro Mahkemesi ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir. Kadastro Mahkemesince, dava konusu 124 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın askı ilanı süresi içerisinde açıldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dava,124 ada 3 parsel sayılı taşınmazın aynına yönelik kadastro tespitine itiraz davasıdır. Taşınmazın kadastro tespiti 26.05.2009 tarihinde davalılar adına yapılarak tutanağı 25.08.2009–23.09.2009 tarihleri arasında askı ilanına çıkarılmış, süresinde dava açılmadığından bahisle 24.09.2009 tarihinde kesinleştirilmiştir....

    Somut olayda; dava konusu yerde kadastro çalışması kesinleşmediğinden, kadastro tespitine itiraz ve tescil davalarında mahkemece ayırma kararı verilerek 37 parsele yönelik davanın kadastro mahkemesince, tescil harici bırakılan teknik bilirkişi raporunda, (c) harfi ile gösterilen kısımla ilgili uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesince çözümlenmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ayrı ayrı ... Kadastro ve Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada İspir Kadastro ve İspir Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir. Kadastro Mahkemesi'nce, dava konusu 440 ada 251,257,259 ve 464 ada 1 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili kadastro tutanaklarının kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle bu taşınmazlar yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın askı ilanı süresi içerisinde açıldığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dava, 440 ada 251,257,259 ve 464 ada 1 nolu parsellerin aynına yönelik kadastro tespitine itiraz davasıdır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, . - . Beldesi, . Mahallesinde 5304 Sayılı Yasa gereğince yapılan kadastro çalışmalarında 118 adada bulunan taşınmazların üzerlerinde halen yaşları 50-60 olan kestane, kayın ve karışık orman ağaçlarının bulunduğunu belirterek ... aleyhine Kadastro Mahkemesinde orman kadastro çalışmasına itiraz davası açmış, 13.03.2007 tarihli dilekçe ile Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazın 118 ada 2 parsel sayılı taşınmaz olduğunu belirtimiştir....

          Davacı, dava konusu 34 ve 35 parsellerin tek taşınmaz olduğu halde kadastro sırasında ikiye bölünüp aralarında 301,70 m² miktarında bir bölümün de yol olarak bırakıldığını belirterek, yol olarak bırakılan bölümünün de parsellere eklenerek her iki taşınmazın bir bütün halinde tescili talebiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir....

            Mahkemece, davacının davasının kabulüne ve ... ilçesi, ... mahallesi 1570 ada 14 parsel sayılı, taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinin "... " olarak düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; davacı dava dilekçesinde davalı olarak Kadastro Genel Müdürlüğüne husumeti yönelterek dava açmıştır....

              Mahallesi 1759 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesine, "İş bu taşınmaz bahçe olarak ... oğlu ... ve ... oğlu ...'ın kullanımındadır.", ibaresinin eklenmesine karar verilmiş, hüküm Kadastro Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit m...ki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; dava Kadastro Genel Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılmıştır....

                Davacı, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde lehine verilen kullanım şerhinde ... ... olan adının hatalı olarak “... ...” olarak yazıldığını ve bahçenin 1/3’nün kendi kullanımında olduğu iddialarıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur....

                  Davacı, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde lehine verilen kullanım şerhinde baba adı “... ...” ve soyadının “ilk” olmasına rağmen hatalı olarak baba adının sadece “...”, soyadının ise “...” olarak yazıldığı iddialarıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Kural olarak; kadastro davaları lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesine göre yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin taşınmazın tespit maliki olan Hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; dava ......

                    HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğinde olup, davacı Hazine tarafından taşınmazın öncesinin orman olduğu iddiasında bulunulduğu, mahkemece de taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tesciline dair hüküm kurulduğu anlaşılmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 30.01.2019 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.07.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu