Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında dere niteliğinde tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında adına tescil edilen 148 ada 3 parsel sayılı taşınmazın devamı niteliğinde bulunduğunu ileri sürerek ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 06.09.2013 tarihli fen bilirkişisi raporu eki haritasında (A) harfi ile gösterilen 71,97 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına tapuya tesciline, yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve ... vekili ile davalı ......

    Köyünde bulunup kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine dair verilen önceki tarihli karar, davacının temyizi üzerine Dairemizin 29.01.2013 tarih ve 2012/15406 E. - 2013/522 K. sayılı kararı ile bozulmuştur....

      DAVA TÜRÜ : TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1977 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici taşlık olarak bırakılan taşınmazlar hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle, dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporuna ekli haritada (A) harfi ile gösterilen 13.509,08 metrekare yer ile, (B) harfi ile gösterilen 33.784,50 metrekare yerin davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün tescili istemine ilişkindir....

        Dava; kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün tescili istemine ilişkindir. Mahkemece çekişmeli taşınmazda davacılar yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa'nın 1. maddesi uyarınca büyükşehir belediyesi sınırları tüm ilin idari sınırları olacak şekilde genişletilmiş olduğu illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliğinin kaldırıldığı, köylerin mahalle olarak, bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katıldığı aynı Kanun'un geçici 1/13. maddesi uyarınca tüzel kişiliği kalkan köy ve belediyelerin devam eden davalarında katıldığı ilçe belediyelerinin taraf olacağı, hususları gözetilmeden ilgili kamu tüzel kişisi olarak çekişmeli taşınmazın bulunduğu İlçe Belediye Başkanlığı ve ......

          Davacı vekili dava dilekçesinde; davaya konu taşınmazın öncesi Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu, davalı taraf lehine zilliyetlikle edinme koşullarının gerçekleşmediği, imar ve ihya şartlarının bulunmadığı, davaya konu parselin bulunduğu tescil harici alanın daha öncesinde 1960 yılında ilk kadastro yapılırken orman olduğu gerekçesi ile tescil harici bırakılan alan olduğu, Ek 8. maddesi uyarınca yeniden çalışma yapılarak dava konusu parsel ve diğer parseller oluşturulduğu, evveliyatı orman olarak belirlendiğinden zilliyetlikle iktisabın mümkün olmadığı belirtilerek taşınmazın davalı adına yapılan tespit işleminin iptali ile taşınmazın Hazine adına tapuya tescili istenilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, dava dilekçesinde sınırlarını belirttiği ... Köyünde bulunan ve 1960 yılında tescil harici bırakılan taşınmazın öncesinin orman olduğunu belirterek Hazine adına tescili için dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulü ile 27.04.2009 tarihli fen bilirkişi raporunda gösterilen 4999,50 m2 yüzölçümlü taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından vasıf yönünden temyiz edilmiştir. Dava, tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu yapılmamıştır....

              Mahkemece tescil harici bırakılan yer hakkında komşu parsellerin kadastro tespitinin yapıldığı 2007 yılından davanın açıldığı 28.11.2012 tarihine kadar kadastrodan önceki nedene dayanarak dava açmak için aranan makul sürenin aşıldığı gerekçe gösterilerek açılan davanın reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, zilyedlik iddiası ile açılan kadastro harici bırakılan ve tutanağı düzenlenmeyen taşınmazın tapuya tescili istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 8.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dava; kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümlerinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14, 17 ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddeleri uyarınca tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır....

                    İlçesi Koparan Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; TMK'nın 713/1., 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı Hazine’nin çekişmeli taşınmazın adına tescili istemine ilişkin açılmış bir karşı davasının bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de, verilen bu karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki, davalı Hazine vekilinin süresi içerisinde ibraz ettiği 03.12.2012 havale tarihli cevap dilekçesi ile, dava konusu taşınmazın Hazine adına tescilini talep ettiği anlaşılmaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu