WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi”den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir....

    Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi"den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir. Ancak, uygulama kadastrosunun sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan bir kişi ya da kişilerin bulunmaması halinde ise, Kadastro Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir....

      Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; mahallinde yapılan keşif, uygulama, yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi raporuna göre; dava konusu taşınmazda 2014 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi gereğince uygulama kadastrosu yapıldığı, davacının uygulama kadastrosu sırasında sınırların yanlış belirlendiğini ileri sürerek iş bu davayı açtığı, bu durumda davanın tapu iptali ve tescil değil uygulama kadastrosuna itiraz mahiyetinde olduğu, mahkemece yapılacak işin de taşınmazda sınırlandırma hatasının bulunup bulunmadığını, uygulama kadastrosunun yöntemine uygun yapılıp yapılmadığını denetlemek olduğu, uygulama kadastrosu sırasında davacı ve davalıya ait taşınmazlar arasında sabit bir sınır bulunmaması nedeni ile tesis kadastro paftasının esas alındığı, bu durumda yapılan uygulama kadastrosunun yasa...

      Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Mahkemece davanın uygulama kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu belirtilmişse de, yörede 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yenileme çalışması yapılıp yapılmadığına ilişkin dosyada evrak bulunmadığı gibi, yörede kadastro çalışması yapılıp yapılmadığına ilişkin de herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır....

        O halde, mahkemece; tapu iptali ve tescil davası elde tutulup, orman kadastrosuna itiraz yönünden kadastro mahkemesi görevli olduğundan tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmesi, orman kadastrosuna itiraz davasının HMK'nın 165. maddesi uyarınca bekletici mesele yapılıp kesinleşmesinden sonra sonucuna göre iptal ve tescil isteği yönünden esas hakkında karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/05/2015 günü oy birliğiyle karar verildi....

          Bu nedenlerle, uygulama kadastrosunun askı ilân süresi içinde açılan davaların kadastro mahkemelerince değerlendirilebilmesi için, uygulama kadastrosunun amaç ve kapsamına uygun taleplerin ileri sürülmüş olması zorunludur. Dava, askı ilân süresi içinde açılmış olmakla birlikte talep, uygulama kadastrosunun amaç ve kapsamına uygun değilse, kadastro mahkemesi görevsiz olduğundan ve görev hususu kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re'sen görevsizlik kararı verilmesi gerekmektedir. Somut olayda, yörede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca uygulama kadastrosu yapılmış ve davacı ... Yönetimi tarafından, askı ilân süresi içinde eldeki dava açılmıştır. Ancak dava dilekçesi incelendiğinde, davacı İdarenin davasının yenileme kadastrosuna itiraza mı, yoksa mülkiyet iddiasına mı yönelik olduğu ya da her iki istemi de içerip içermediği açıkça anlaşılamamaktadır. Mahkemece, davacı ......

            Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kayseri İli, İncesu İlçesi, Garipçe Mahallesi Büyükkum Mevkii 2222 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı kanunun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastro tespitinin iptali ile keşif krokisinde A harfi ile gösterilen 535,83 m² kısmın - yol boşluğu olarak bırakılan tescil harici alandan düşülerek 2222 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verildiğini, yerel Mahkemenin bu kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu, davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, davacı tarafından açılan işbu dava Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz değilde tesis kadastrosuna itiraz mahiyetinde tapu iptali ve tescil davası ise davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın 25.09.1998 yılında yapılan tesis kadastrosunda 1l1 ada 1 parsel olarak mevcut sınırlarına itibar edilerek davacı T2 ve T1 adına tespit ve tescil edilerek kadastro tespiti 30.03.2000 tarihinde...

            Yerel mahkemece, Kadastro Kanununun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosunda husumetin uygulama kadastrosunun lehine yarar sağladığı kişi yada kişilere yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle önceki kararda direnilmiş, direnme kararı davacı tarafça temyiz edilmiştir.. Uyuşmazlık, kadastro müdürlüğü hasım gösterilerek açılan uygulama kadastrosuna itiraz davasında, uygulama kadastrosunun lehine yarar sağladığı kişi ya da kişilere, 6100 sayılı HMK’nın 124/4 maddesi uyarınca iradi taraf değişikliği ile davada taraf sıfatı verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun da “Dahili Dava” düzenlemesi bulunmadığı için 01.10.2011 tarihinden önce, Yargıtay’ın yerleşik uygulaması “ bir kimseye dahili dava yoluyla taraf sıfatı kazandırılamayacağı, ıslah yoluyla da davanın taraflarında değişiklik yapılamayacağı” yönündeydi. Nevarki, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.'...

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi ile dava konusu taşınmazların uygulama tutanağı gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi”den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi ile dava konusu taşınmazların uygulama tutanağı gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, Kadastro Müdürlüğü aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi gereğince yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. İlgililer tarafından, uygulama kadastrosu sonucu yapılan işlemlere karşı 30 günlük askı ilan süresi içerisinde Kadastro Mahkemesinde açılacak davada, uygulama kadastrosunun yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilmek suretiyle tespite itiraz edilebilecektir. Bu tür ihtilaflarda "lehine sınır değişikliği yapılan kişi”den maksat, davacı tarafın taşınmazındaki eksilmenin aksine, taşınmazının yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmaz malikleridir....

                  UYAP Entegrasyonu