Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece kayıt üzerindeki şerh muhtesat sahibinin kişisel hakkına aleniyet kazandırmak ve bu hakkı üçüncü kişilere karşı ileri sürme olanağı dışında bir hak bahşetmeyeceğinden dava reddedilmiştir. Kararı davacı temyiz etmiştir. Gerçekten, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19.maddesi 2.bendine göre taşınmaz mal üzerinde maliki olanından bir başkasına veya paylı mülkiyete tabi ise paydaşlarından sadece birine ait muhtesat bulunması halinde muhtesat sahibinin muhtesatın ne olduğunun (cinsinin), iktisap sebebinin tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilme olanağı vardır. Bu tür bir hak zemin üzerindeki binanın yıkılması veya yanması gibi bazı sebeplerin ortaya çıkması sonucu muhtesat sahibinin hakkından vazgeçmesi yada arazi malikinin muhtesat bedelini ödemesi halinde sona erer. Uygulamada kısa olarak "muhtesat şerhi" olarak bilinen bu şerh, mahkemece doğru olarak saptandığı üzere hak sahibi kişinin durumunu üçüncü kişilere duyurur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapunun beyanlar hanesinde belirtilen evle ilgili tespitin iptali ile davacılar adına tescili istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,13.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 2.6.2004 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve beyanlar hanesindeki muhtesat kaydının terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, kaydın terkini isteminin reddine dair verilen 20.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 190 ve 192 parsel sayılı taşınmazlara mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilen şerhlerin kaldırılması istemiyle açılmıştır....

        Dava, 3402 Kadastro Kanunu'nun 19. maddesine göre, kadastro tespiti öncesi yapılan muhdesatın tespiti istemine ilişkindir. Tapu kütüğünün beyanlar hanesine “beyan” imkanı veren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/II. maddesi "sahibi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına" imkan sağlamaktadır. Anılan hüküm uyarınca “Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlardan birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir”. Bu şekilde bir belirtmenin yenilik doğurucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve muhdesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur. 3402 sayılı Kadastro Kanunu kural olarak kadastro bölge ve çalışma alanlarında üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki muhtesat ve zilyetlik şerhine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 09/07/2010 tarihli dava dilekçesiyle ...,... köyünde 6831 Sayılı Orman Yasasının ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro tespiti sırasında, Hazine adına tespit edilen ... Köyü, 118 ada 16 parsel numaralı 4316,29 m2 yüzölçümlü taşınmazın beyanlar hanesinde gösterilen fındık ağaçlarının sahibi ve taşınmazın fiilen kendi kullanımında olmasına rağmen davalı ...oğlu ...’un zilyetliğinde gösterildiğini belirterek, fiili kullanım durumunun hatalı yazıldığı iddiasıyla taşınmazın beyanlar hanesindeki muhdesat şerhinin iptali ve düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne ve ... İlçesi, ......

            Ancak, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19. maddesine göre taşınmaz mal üzerinde malikinden başka bir kimseye ve paydaşlardan birine ait muhtesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilir. Taşınmazın üzerinde dosyaya ibraz edilen ziraatçi bilirkişi raporuna göre, mevcut ağaçların yaşları da nazara alınarak davacı tarafından tespitten önce dikilen ağaçlar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesi gereğince davacı adına muhtesat olarak kütüğün beyanlar hanesine şerh verilmesi gerekirken, muhtesat konusunda hüküm kurulmaması isabetsiz olduğundan temyiz itirazlarının bu nedenle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 31.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              nin zilyet ve tasarufunda olduğu göterilmiştir. 2009 yılında güncelleme çalışmaları yapılmış ve çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösterimi değiştirilmemiştir. Davacı ... vekili 16.10.2012 tarihli dava dilekçesi ile çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı gösteriminin ortak miras bırakan ... oğlu .... şeklinde düzeltilmesi istemiyle dava açılmıştır. Yargılama sırasında .... evlatları.... ve ...., oturama katılarak davacı ile aynı iddalarla davaya katılma isteminde bulunmuşlar ve istemleri kabul edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacının, kardeşi olan davalı adına beyanlar hanesinde gösterilen zilyetlik şerhinin iptali ile muris ölü .......

                DELİLLER: Çekişmeli taşınmazın kadastro tutanak örneği, tapu kaydı, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: Dava kadastro öncesi nedene dayalı muhtesadın aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 684/1.maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur. 718.maddeye göre de, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer. Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Diğer yandan, aynı kanunun “Beyanlar” başlıklı 1012/2, 3. maddesine göre ise, taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususlar tüzükle belirlenir. Özel kanun hükümleri saklıdır....

                Bir kişi lehine muhdesatın tespitine ve bunun kütüğün beyanlar hanesine yazılmasına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 19/2 maddesi imkan sağlamaktadır. Gerçekten, anılan hüküm uyarınca "Taşınmaz mal üzerinde malikinden başka kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın ve kütüğün beyanlar hanesinde gösterilir". Bu şekilde belirtmenin yenilik doğurucu bir sonucu olmadığı, esasen var olan şahsi hakka aleniyet kazandıracağı ve muhtesat sahibi lehine kanıt oluşturacağı kuşkusuzdur. Ancak Kadastro Kanunu kural olarak kadastro bölge ve çalışma alanlarında, üzerinde çalışma yapılan taşınmazlara uygulanır. Kadastrodan sonraki hukuki sebeplere dayanılarak genel mahkemelerde açılan davalarda Kadastro Kanununun 19/2 maddesine dayanılarak muhtesat tespiti ve bunun kütüğün beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilemez....

                  e ait olduğunun kütüğün beyanlar hanesinde yazılmasına" ibareleri yazılmak suretiyle ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 29.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu