WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in vasi tayin edildiği, husumete izne ilişkin kararın ise dosya içeriğinde yer almadığı anlaşılmakla; Davacı ....'e, ...'in dava açmakta husumete izin yetkisi verildiğine ilişkin kararın merciinden istenilerek evrakına eklenmesi, Çekişme konusu 41233 ada 3 parsel (imar ile 61143 ada 7 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydının tüm tedavülleriyle ve dayanak kayıtları ile birlikte İlgili Tapu Müdürlüğünden temin edilmesi, Çekişme konusu 41233 ada 3 parsel (imar ile 61143 ada 7 parsel) sayılı taşınmazın imar uygulamasına konu tüm dayanak belgelerinin ilgili Belediye Başkanlığından istenilerek evrakına eklenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.6.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    ın dava konusu 285 ada 100 parsel sayılı taşınmazdaki payını hukuki ehliyetinin olmadığı bir dönemde satış yoluyla davalıya temlik ettiğini, banka hesaplarındaki hareketlilik ve bankadan yüklüce kredi çektiğini öğrenmeleri üzerine yaptıkları araştırmada temlikten haberdar olduklarını, vesayet altına alınması için dava açıldığını, ehliyetsizliğinden yararlanılarak, aldatılıp, korkutularak çekişmeli payın, üzerindeki evle birlikte bedelsiz devredildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile kısıtlı babası adına tescilini istemiş; yargılama sırasında davacı, babası ...’ye vasi olarak atanmış ve husumete izin kararı sunulmuş; yargılama sırasında 18.03.2012 tarihinde kısıtlı ...’nin ölümü üzerine mirasçısı ... davaya dahil edilmiş; mirasçısı ...’ın ise kısıtlandığının ve vasisinin davacı ... olduğunun anlaşılması karşısında bozma üzerine husumete izin kararı sunulmuştur....

      Mahkemece; davaya konu taşınmazın kamulaştırılması nedeniyle, hissedarlara payları oranında ödeme yapıldığı, bu ödemelere davacıya ait olan yapıların bedellerininde dahil olduğu gerekçesiyle, davalının taşınmazdaki hisse miktarı dikkate alınarak 5804,10 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 462/8.maddesine göre; vasinin vesayet altındaki kişi adına dava açıp takip edebilmesi (veya vesayeti altındaki kişiye karşı açılan davayı takip edebilmesi) için vasiye Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından izin (husumete izin) verilmiş olması gerekir. Vesayet altında bulunan davalının davada yasal temsilcisi olan vasisi tarafından temsil edilebilmesi için husumet makamından izin alınmadığı görülmektedir. Dava ehliyeti dava şartlarından olup mahkemece resen gözönünde bulundurulur....

        Bu açıklamalar ışığında, anılan ceza kararının kesinleşip kesinleşmediği, asıl davada davacı birleşen davada davalı ...’ya vasi atanıp atanmadığı, vasi atanmış ise husumete izin kararı alınıp alınmadığı belirlenerek, alınmamış ise husumete izin kararının aldırılması, mahkemenin 22.07.2010 tarihli kararından sonra asıl davada davacı birleşen davada davalı ... hakkında verilen karar kesinleştirilerek vesayet altına alınmış ise, kararın vasiye tebliği ile 15 günlük temyiz süresinin beklenmesi, atanan vasinin asıl davada davacı birleşen davada davalı ...’nun vekili olan ...’e vekaletname vermiş ise, bu vekaletnamenin eklenmesi, sonrasında dosyanın incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi amacıyla dosyanın geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          izin belgesinin bulunmadığı anlaşılmıştır....

            i temsil edebilmesi bakımından Tekkeköy ve Samsun Sulh Hukuk Mahkemeleri'nden husumete izin kararı alınıp alınmadığı, alınmış ise kesinleşen kararın bir örneğinin dosya arasına konulması, yeni bir yazışmaya neden olunmaması için gelen kayıtların mahkeme hakiminin denetiminden geçtikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın gönderilmesi için Yerel Mahkeme'ye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....

              izin kararı alınması gerektiğinden, davacı vasisi S.....

                Dosya kapsamından, eldeki davanın açılabilmesi için vesayet makamından izin alınmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; yargılamaya devam edilebilmesi için Mahkemece öncelikle davacının vasisi ...'a, 4721 sayılı TMK’nın 462/8. maddesi uyarınca vesayet makamından husumete izin kararı almak üzere süre verilmesi, vesayet makamınca husumete izin verildiği takdirde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken Mahkemece bu yön göz ardı edilerek yargılamaya devam edilerek karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Sulh Hukuk Mahkemesinin 04/05/2015 gün ve 2014/594-390 sayılı kararı ile kısıtlandığı ve kendisine oğlu ....’nun vasi atandığı, anılan kararın kesinleştiği, ancak eldeki dava yönünden vasiye husumete izin kararı verilmediği, mahkeme kararının ve temyiz dilekçelerinin de davacı ...'nun vasisine tebliğ edildiğine dair tebligat evrakının dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 448. maddesinde, vasinin, vesayet altındaki kişiyi bütün hukuki işlemlerinde temsil edeceği; 462. maddesinin 8. bendinde de, vasinin, vesayet makamından izin almak koşuluyla kısıtlı adına dava açabileceği hususları düzenlenmiştir. Dava ehliyeti, taraf sıfatı ve kanuni temsil 6100 sayılı HMK'nın 114. maddesi uyarınca dava şartı olup aynı Kanunun 115/2 maddesi uyarınca da dava şartı eksikliğinin giderilmesi mümkündür....

                    TMK 462. maddesinde vesayet makamından izin alınması gereken haller sayılmış olup, 8. Bendinde "Acele hallerde vasinin geçici önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve konkordato yapılması," düzenlenmiştir. Dosya kapsamında ... , ... ve ... adına dava açabilmek için ... tarafından dava açmaya izin alındığına dair herhangi bir karar olmadığı görülmüştür. HMK 114 ve 115.maddelerine göre dava ve taraf ehliyeti dava şartlarından olup kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle husumete izin kararının dosyaya ibrazı gereklidir. Somut olayda dosya kapsamına göre vasinin vesayet makamından izin almadan bu davayı açtığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece dava ve usul ekonomisi ilkesi gözetilerek vasinin izin alması için yeterli süre verilerek kararın dosyaya kazandırılması gerekmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu