WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Cilt 26 safyada kayıtlı 6.606,20 m2 miktarlı tarla niteliğindeki taşınmaz üzerine davalı banka lehine 900.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiğini oysa müvekkili Osman Yanık 'ın ayırt etme gücünün bulunmadığını, işlem tarihinde fiil ehliyetine sahip olmadığını, okuma yazma bilmediğini, ipotek sözleşmesinde eşinin rızası bulunmadığını, ipoteğin dava dışı şirketini davalı banka ile arasındaki ilişkiye istinaden 900,000 TL bedel gibi fahiş ipotek tesis edildiğini, kısıtlının yaşlı hasta kandırılmaya müsait olduğunu ve kredi ala ile banka arasındaki ilişkiyi bilmesinin mümkün olmadığını, hata ve hile ile tesis ettirilen ipotek işleminin mahiyetini anlamadığını iddia ederek ipoteğin feshi, ipoteğin fekki ve borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davacının hakkında Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesi 23/06/2016 tarih 2016/56 -2016/595 E/K sayılı kararı ile kısıtlama kararı verildiği, oğlu Cemil Yanık'ın vasi olarak atandığı anlaşılmıştır. Davalı banka ile dava dışı ......

    Cilt 26 safyada kayıtlı 6.606,20 m2 miktarlı tarla niteliğindeki taşınmaz üzerine davalı banka lehine 900.000,00 TL bedelle ipotek tesis edildiğini oysa müvekkili Osman Yanık 'ın ayırt etme gücünün bulunmadığını, işlem tarihinde fiil ehliyetine sahip olmadığını, okuma yazma bilmediğini, ipotek sözleşmesinde eşinin rızası bulunmadığını, ipoteğin dava dışı şirketini davalı banka ile arasındaki ilişkiye istinaden 900,000 TL bedel gibi fahiş ipotek tesis edildiğini, kısıtlının yaşlı hasta kandırılmaya müsait olduğunu ve kredi ala ile banka arasındaki ilişkiyi bilmesinin mümkün olmadığını, hata ve hile ile tesis ettirilen ipotek işleminin mahiyetini anlamadığını iddia ederek ipoteğin feshi, ipoteğin fekki ve borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davacının hakkında Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesi 23/06/2016 tarih 2016/56 -2016/595 E/K sayılı kararı ile kısıtlama kararı verildiği, oğlu Cemil Yanık'ın vasi olarak atandığı anlaşılmıştır. Davalı banka ile dava dışı ......

      Dairesinin 14/9570 E., ve 18/1194 K. sayılı kararı ile 06.02.2018 tarihinde iptal edildiğini, davacının 20.05.2015 ve 22.06.2015 tarihlerinde bankaya ipoteğin fekki talepli başvurduğunu, bu tarihlerde ilgili yönetmelik maddesinin yürürlükte olduğunu, hesap işletim ücretinin kredilerin kullandırılması için zorunlu olan giderlerden kabul edildiğini, dolayısı ile o tarihte hesap işletim ücreti adı altında bakiye borcun bulunması sebebiyle müvekkili bankanın doğal olarak ipoteği fekkinin söz konusu olamayacağını, davacının hesap işletim ücreti ile ilgili düzenlemenin iptalinden sonra ipoteğin fekki talebi ile bankaya başvurabilecekken ipoteğin fekki davası açmasının davalı aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücreti doğmasına sebep olduğunu, müvekkili bankanın bu davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, müvekkil aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. C....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2024/101 Esas KARAR NO : 2024/117 DAVA : İpoteğin Fekki (Kredi sözleşmesinden kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 01/04/2022 KARAR TARİHİ : 13/02/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/02/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan İpoteğin Fekki davasının (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklanan) yapılan açık yargılamasının sonunda, Dava dilekçesi ve ekleri incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıya ait olan ... ... ... adına tescil edildiğini, ..., eşi ... ile birlikte davalı bankadan kredi çektiğini, dava konusu taşınmazın üzerine ipotek konulduğunu, bir taksidinin bile ödenmediğini, davalı bankanın, ......

          Kat nolu 699 bağımsız bölümler) üzerinde ipotek bulunduğu, davacının, davalı şirkete satımdan dolayı herhangi bir ödemesinin bulunmamasına rağmen ipoteğin kaldırılmadığının bildirildiği, somut olayda, uyuşmazlığın esasen, ipoteğin fekki istemi olduğu, dosya içeriğinde yer alan dava konusu ipoteğin, davalı şirketin doğmuş ve doğacak kredi borçlarının teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiği, bu durumda ipotek lehtarı ve teminat altına alınan borçlu arasında imzalanan sözleşmenin ticari nitelikte olup, davacının taşınmazın kayden maliki olmasının durumu değiştirmeyeceğinden, ayrıca dava konusu taşınmazın tapuda davacı adına kayıtlı olması dolayısıyla, söz konusu uyuşmazlığın Ticaret Mahkemesi' nde görülmesi gerektiği, mahkememizin görevli olmadığı kanaatine varılarak, eldeki dava ile ilgili olarak, mahkememizin görevsizliğine" şeklinde karar verilmiştir....

          Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca bir hukuki işlemin 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde kanunda tanımlanan taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlık, tüketici kredisi niteliğindeki konut kredisinin teminatı amacıyla verilen ipoteğin fekki istemine ilişkindir. Bu durumda taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 4077 Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre, davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

            Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, yargılama sırasında (21.12.2011 tarihinde) dava konusu ipoteklerin kaldırıldığı, bir başka ifade ile ipoteğin fekki davasının konusuz kaldığı dava tarihinde davacının kefalet borcu devam ettiğinden ipotekler asaleten veya kefaleten doğmuş doğacak alacakları kapsadığından ipoteğin fekki davasını açmakta davacının hukuksal menfaatinin bulunmadığı, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden davacının sorumlu olduğu, hal böyle olunca tazminat taleplerinin de yerinde olmadığı gerekçeleri ile ipoteğin fekki davası konusuz kaldığından ipoteğin fekki davasının esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın fazlaya ilişkin tazminat taleplerinin tümden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı yanın ...'...

              Dava, davalı şirket lehine verildiği iddia olunan ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, davacı vekili tarafından dava konusu ipoteğin dava tarihinden sonra fek edildiğini bildirdiği, davalı vekilinin de fek edildiği beyan edilmekle, ihtilafa konu ipoteğin dava tarihinden sonra fek edilmiş olması sebebiyle dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2020/174 ESAS, 2021/162 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

                Temyiz Sebepleri Davalı vekili; davacının dava tarihinden önce ipoteğin kaldırılmasını talep etmediğini, ipoteğin kaldırılması için davacı tarafından ipotek fek masrafı ödenmesi gerektiğini, dava açılmadan önce arabulucuya gidilmediğini, davacının kötüniyetli olarak vekalet ücretini kazanma amacıyla davayı açtığını, hakkın kötüye kullanılması olduğunu ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, konut kredisinin teminatı olarak konulan ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 19.02.2020 tarihli ve 2020/486 E., 2020/2413 K. sayılı ilamının ilgili kısmı şöyledir: "...davacı ile davalı banka arasında imzalanan konut kredi sözleşmesi gereğince kredi sözleşmesinin teminatı olarak verilen ipoteğin fekkine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu