Mahkemece yapılan keşif sonucunda alınan bilirkişi raporunda; dava konusu yatak odası takımı, yemek odası takımı ve koltuk takımının ayıplı olduğu, yeniden bir onarım ile orijinal durumuna gelme ihtimalinin olmadığı, tüketicinin kullanımından kaynaklı bir arıza olmadığı, üretimden kaynaklı arızaların bulunduğu, mobilyaların toplam bedelinin 14.500,00 TL olduğu, mobilyalarda bulunan kusurların gizli ayıplı olduğunun tespit edildiği, malın teslimi tarihinden itibaren altı ayda ortaya çıkan ayıpların, teslim tarihinde var olduğunun kabul edileceği karinesinin aksinin davalı tarafça kanıtlanamadığı, ayıp nedeniyle davacı tüketicinin bedel iadesi yönünde seçimlik hakkını kullanmakta haklı olduğu" gerekçesiyle; davanın kabulüne, Davaya konu mobilya takımının ayıplı olduğunun tespiti ile, satış bedeli olan 14.500,00- TL'nin ayıplı malın davalıya iade tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ayıplı ürünlerin (davacıya hiç teslim edilmeyen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.03.2010 gününde verilen dilekçe ile malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmenin feshi, nama ifa istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ayıplı meydana getirilen eserden ötürü sözleşmenin feshi yapılan ödeme tutarı 7104.78 TL’nin tahsili olmadığı takdirde ücretsiz olarak ayıpların giderilmesi istemlerine ilişkindir. Davalı, yüklenici eserde ayıp olmadığını davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, eserin sökülerek davacıya iade edilmesi koşuluyla davacının yaptığı ödeme miktarı olan 7104.78 TL’nin davalı yükleniciden tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....
Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Davacı aracın kilometresi ile oynandığını diğer bir anlatımla araçtaki ayıbı öğrenir öğrenmez dava açtığını, dava açmak suretiyle de ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiğini bildirmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını bu nedenle hukuki yarar yokluğundan usulden reddi gerektiğini, davacının makinenin arıza ve aksaklık sebebiyle ----- servis gördüğüne ve bu sebeple ayıplı bulunduğuna ilişkin iddiasının gerçeği yansıtmadığını, maddi gerçeklerin çarpıtılarak sunulduğunu, davacı tarafın davaya konu ---- gizli ayıp bulunduğuna ilişkin iddiasınının kabul edilemez olduğunu belirterek davanın öncelikle görev, hukuki yarar yokluğu yönünden reddine, aksi halde esastan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir. İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, satıcının ağır kusurlu olması nedeniyle satım akdinin feshi ile satım edelinin aynen iadesi talepli, olmadığı takdirde ayıpsız misli ile değiştirilmesi taleplidir. Davacının talebi açıklatılmış, ---- iadesini isteği anlaşılmış, eksik harç tamamlatılmıştır....
Asliye Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili ve katılma yolu ile davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, edimin ayıplı ifası nedeniyle iş bedelinin iadesi, söküm ve taşıma bedelinin mümkün olmadığı takdirde ayıp giderim bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür... ” şeklindeki düzenlemeye göre, tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ancak kanun tarafından korunan sözleşme taraflarından tüketicinin yanında, kurulacak hükmün sözleşmenin diğer tarafı olan satıcı için de orantısız güçlükleri de beraberinde getirmemesi gerekir. Ayıbın öneminin aracın kullanımına ve beklenen faydaya bir etkisinin olmaması, aracın ayıplı ve ayıpsız değeri arasındaki farkın araç bedeli nazara alındığında azlığı yani karşılıklı menfaatler dengesi ile hukukun temel prensibi olan hakkaniyet kuralları değerlendirilerek ayıp nedeni ile bedel indirimi veya tüketicinin diğer seçimlik haklarını kullanıp kullanmayacağının tesbit edilmesi zorunludur....
ihbar süresinin dolduğunu, davanın ise 07/10/2022 tarihinde açıldığını, bu nedenle davacının TBK m.223/2 uyarınca söz konusu malları bu haliyle kabul edilmiş sayılması gerektiğini, davacı tarafın dava dilekçesindeki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin hakkaniyete aykırı olduğunu, ayıbı kabul anlamına gelmemesi kaydıyla bahsedilen ayıbın niteliği incelendiğinde sözleşmeden dönme ve bedel iadesi mümkün olmayacağını, izah edilen nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : "Davacının aracın sıfır km ayıpsız misli ile değişim talebinin 6502 Sayılı Kanun'un 11/3 maddesi gereğince sözleşmeden dönme ve bedel iadesi olarak kabulü ile, Davaya konu edilen 34 XX 178 plakalı 2015 model Mazda marka CX-3 Skyactic-D 1,5 4WD Power Sense tipi aracın davalılara iadesine, Aracın fatura bedeli olan 97.750,00 TL'nın davalılardan alınarak davacıya verilmesine," şeklinde karar verildiği görülmüştür....
iadesi veya ayıp oranında bedel indirimi talep edebilir hükmü doğrultusunda müvekkiline satılan aracının yenisi ile değiştirilmesini ilgili bayiden talep ettiğini, bu talep yerine getirilmediği için 4077 sayılı Tüketici Hakları Kanunu, Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu çerçevesinde yasal haklarını arayacağını muhataplara bildirmiş bulunduğunu, muhataplardan müvekkiline herhangi bir yazılı cevap ulaşmadığını, göndermiş olduğu ihtarname ile ilgili olarak hem aracı almış olduğu bayiden hemde tumosan firmasından müvekkiline geri dönüş yapılmaması ve can güvenliğinin tehlikeye girmesi gibi endişelerinden dolayı aracın garanti kapsamında olmak kaydıyla yenisiyle değiştirilmesini veya bedel iadesi talep ettiğini, söz konusu aracın bedel iadesini veya ücretsiz yenisi ile değiştirilmesini bunun mümkün olmaması durumunda ise ayıp oranında bedel indirimi yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
belirlenmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmıştır.Mahkemece, bilirkişi raporları doğrultusunda araçtaki boyanın gizli ayıplı olduğu kabul edilerek davanın kabulü yönünde karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme sonucunda, 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı TKHK'nun 4/2 maddesi gereğince, tüketicinin seçimlik haklarının olayımızda önem arzettiği açıktır.Kanun gereğince tüketici, ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bedel iadesi, ayıp oranında bedel indirimi veya ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir....