"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 08/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 29.9.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, "...Dava, davacıların düğününde yağmur yağması nedeniyle davalının kusuru iddiası ile tamamlanamayan düğün merasimi nedeniyle ayıplı hizmet sunulduğu iddiası ile maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Taraflar arasında, davacıların 27/04/2019 tarihli düğün merasimleri için sözleşme yapıldığı, sözleşme ücreti olarak 14.000,00 TL kararlaştırıldığı, bunun 10.500,00 TL'sinin davacılar tarafından davalı şirkete ödendiği, 3.500,00 TL'sinin ödenmediği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Dosyada çözülmesi gereken husus; düğün başladıktan sonra yağmur yağması nedeniyle düğünün tamamlanamamasında davalının kusurunun olup olmadığı, ayıplı hizmet sunulup sunulmadığı, ayıplı hizmet sunulmuş ise davacının talep edebileceği maddi zararların neler olduğu ve manevi tazminat talep etme hakkı olup olmadığı konusundadır. 6502 sayılı yasının 13/1....
Sözleşme tarihinde yürürlükte olan Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi gereğince kişilik haklarında zarara uğratılan kimse, kusur varsa zararın tazminini ve bu kapsamda manevi zarar sebebiyle de manevi tazminatın ödetilmesini isteyebilir. Ancak bu hüküm mal varlığına dair zarar halini kapsamamaktadır. Mal varlığına yönelen bir eylem az veya çok, kişiyi manevi bir üzüntüye düşürebilir. Fakat böyle bir üzüntü TBK'nın 58. ve MK'nın 24. maddelerinde korunan kişisel hakların ihlalinden doğan bir eylem niteliğinde değildir. Somut olayda da işin ayıplı imâl edilmesi sebebiyle zararın doğduğu iddia edilmiş buna göre manevi tazminat istenmiş ise de davacının bu yöndeki talebi mal varlığına yönelen bir eylem niteliğinde olup salt sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesi veya hiç ifa edilmemesi açıklanan olgulara göre değerlendirilerek manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken talebin kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....
Uyuşmazlık, mobilyaların ayıplı olup olmadığı, ayıplı olması nedeniyle davacının maddi ve manevi zararının oluşup oluşmadığı hususundadır. Davacı asil. Mahkemeye sunduğu 12/01/2018 tarihli dilekçesiyle davadaki talebini açıklamış, buna göre 4.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL de manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece, manevi tazminat yönündeki talep reddedilerek, bilirkişi raporunda belirlenen maddi tazminat isteminin ayıp oranında indirim yapılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 6502 sayılı yasada seçimlik haklar belirtilmiştir. Bu kapsamda davacının talebi ayıplı ürün nedeniyle uğramış olduğu maddi zarar ve manevi zararın giderilmesi husunundadır. Alınan bilirkişi raporunda, zarar miktarının 650,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır....
Davalı vekili, dava konusu hizmetin gereği gibi yerine getirildiğini, Amerika'daki otellerin service free adı altında aldığı 43 USD ve 291 USD' yi davacıya iade etme talebinin reddedildiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; davalının rezervasyonları kaydırdığı, tek kişilik oda ücreti alınmasına rağmen, 4 kişilik odada yer almasının davalının kusurundan kaynaklandığı, davacı şirket yetkilisinin fazladan 334 USD ödeme yaptığı gerekçesiyle maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 334 USD karşılığı 565,86 TL'nin davalıdan tahsiline; söz konusu seyahatin davacı şirket yetkilisi tarafından gerçekleştirildiğinden, manevi zarar doğmuş ise tazminat talep etme hakkının şirket yetkilisine ait olduğu gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
. - K A R A R - Dava, davalılardan satın alınan aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak aracın yenisi ile değiştirilmesi veya satış bedelinin faizi ile iadesi ve ayıplı mal satışından dolayı uğranılan maddi ve manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir. Davalılar vekili, zamanaşımı def'inde bulunmuşlar, esas savunmalarında davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....
Her ne kadar davacıların her biri için 10.000,00 er TL manevi tazminat talebinde bulunulmuş ise de; 22.6.1966 tarihli 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, manevi tazminat tutarını etkileyen özel hal ve şartlar belirtilmiş olup, hakim manevi tazminat miktarını belirlerken Türk Medeni Kanunu' nun 4.maddesi gereğince hak ve nesafet ilkeleriyle bağlı kalmalı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını, kusurlu eylemin mağdurda uyandırdığı elem ve ızdırabın derecesini, olayın vehametini, davalıların kusurunu, istek sahibinin toplumdaki yerini, kişiliğini, hassasiyet derecesini gözetmelidir. Takdir edilecek manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalı, ne var ki mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanması amaç edinilmediğinden zenginleşme aracı da olmamalıdır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilleri istinaf başvuru dilekçesinde özetle; -Davalılara karşı açmış olduğu vekil edenin aracına yanlış akaryakıt konulmasından kaynaklı maddi-manevi tazminat davası ile ilgili olarak mahkemece davanın maddi tazminat yönünden kabulüne, manevi tazminat yönünden ise reddine karar verildiğini, -Manevi tazminatın reddi ve vekil edenin aracında meydana gelen değer kaybı ile ilgili uzman bilirkişi vasıtasıyla araştırma yapılmamış olması ve aracın tamir süresi içerisinde vekil edenin uğramış olduğu zararla ilgili talebimizinde değerlendirilmemiş olması nedeniyle veriler karar usul ve yasaya aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılması gerektiğini, -Yerel Mahkeme her ne kadar gerekçesinde; "dosya kapsamında manevi zararın oluştuğuna dair, bilgi, belge ve delil olmadığı, manevi tazminat şartlarının dosyada oluşmadığı kanaatine ulaşıldığı" belirtildiğini, bu gerekçeye katılmak mümkün olmadığını, -Vekil edenin eşi ve çocukları ile birlikte...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/02/2021 NUMARASI : 2020/104 DAVA KONUSU : (Hizmetin Ayıplı Olmasından Kaynaklanan) KARAR : Niğde 1....