K A R A R Davacı, 24/04/2013 tarihinde davalıdan ... 1.5 dci 75 bg model otomobil aldığını, 08/01/2015 tarihinde ... marka araçla aracını takas etmek istediğinde sol ön kapının tamamen farklı ölçüde boyalı olduğunu öğrendiğini, aracı satın aldığı yer tarafından yapılan boya kontrolünde boya farklılığının tespit edildiğini, aracında herhangi bir kazaya dayalı işlem olmadığını, aracın boya kusurunun gizli ayıp olduğunu belirterek aracın iadesi ile ödediği bedel olan 38.401,25 TL nin davalıya ihbar tarihi olan 09.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Kanun’un md.11/2 uyarınca “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya da kullanılabilir.” hükmü yer aldığını, ücretsiz onarım ve malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakkı söz konusu ise ithalatçının müteselsil sorumluluğu düzenlendiğini, bedel iadesi talebinin ithalatçı veya üretici firmaya yöneltilemeyeceği açıkça belirtildiğini, dava dışı tüketici de talebini mevzuata uygun olarak satıcı firmaya yöneltmiş ve hakem heyeti kararı bedel iadesinin satıcı firma tarafından iadesi yönünde karar verildiğini, tüketicinin bedel iadesi talebinin muhatabı olarak kabul dahi edilmediğini, -------- yerine getirilmesinden satıcı sorumlu olup, davacı tarafından müvekkil Şirket aleyhine açılmış olan mezkur dava hukuka, usule ve yasaya aykırıdır ve davanın reddi gerektiğini, davacı taraf dava dışı 3. kişi tüketiciler tarafından takip yapılmasına kendi kusuruyla sebebiyet verdiğini, müvekkil Şirketin bedel iadesinin fazlasından sorumlu tutulması mümkün...
Kanun’un md.11/2 uyarınca “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya da kullanılabilir.” hükmü yer aldığını, ücretsiz onarım ve malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakkı söz konusu ise ithalatçının müteselsil sorumluluğu düzenlendiğini, bedel iadesi talebinin ithalatçı veya üretici firmaya yöneltilemeyeceği açıkça belirtildiğini, dava dışı tüketici de talebini mevzuata uygun olarak satıcı firmaya yöneltmiş ve hakem heyeti kararı bedel iadesinin satıcı firma tarafından iadesi yönünde karar verildiğini, tüketicinin bedel iadesi talebinin muhatabı olarak kabul dahi edilmediğini, ------yerine getirilmesinden satıcı sorumlu olup, davacı tarafından müvekkil Şirket aleyhine açılmış olan -----hukuka, usule ve yasaya aykırıdır ve davanın reddi gerektiğini, davacı taraf dava dışı 3. kişi tüketiciler tarafından takip yapılmasına kendi kusuruyla sebebiyet verdiğini, müvekkil Şirketin bedel iadesinin fazlasından sorumlu tutulması mümkün olmadığını...
Kanun’un md.11/2 uyarınca “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya da kullanılabilir.” hükmü yer aldığını, ücretsiz onarım ve malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakkı söz konusu ise ithalatçının müteselsil sorumluluğu düzenlendiğini, bedel iadesi talebinin ithalatçı veya üretici firmaya yöneltilemeyeceği açıkça belirtildiğini, dava dışı tüketici de talebini mevzuata uygun olarak satıcı firmaya yöneltmiş ve hakem heyeti kararı bedel iadesinin satıcı firma tarafından iadesi yönünde karar verildiğini, tüketicinin bedel iadesi talebinin muhatabı olarak kabul dahi edilmediğini,------ yerine getirilmesinden satıcı sorumlu olup, davacı tarafından müvekkil Şirket aleyhine açılmış olan mezkur dava hukuka, usule ve yasaya aykırıdır ve davanın reddi gerektiğini, davacı taraf dava dışı 3. kişi tüketiciler tarafından takip yapılmasına kendi kusuruyla sebebiyet verdiğini, müvekkil Şirketin bedel iadesinin fazlasından sorumlu tutulması mümkün olmadığını...
Maddesinde ''Kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen 9/10/1956 tarihi ile 4/11/1983 tarihi arasında fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazlara veya kaynaklara kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle, mülkiyet hakkından doğan talepler, bedel talep edilmesi hâlinde bedel tespiti ve diğer işlemler bu madde hükümlerine göre yapılır..'' denilmektedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/185 ESAS - 2020/166 KARAR DAVA KONUSU : AYIPLI MAL SATIŞI KARAR : İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararı aleyhine istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine verilen dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıdan 25/04/2019 tarihinde 103.000,00 TL bedel mukabilinde Mercedes Benz marka araç satın aldığını, sonradan araçta ayıpların bulunduğunu tespit ettiğini, ayıpların davalıya ihbar edildiğini belirterek, sözleşmenin feshine, bu uygun görülmediği takdirde 15.000,00 TL ayıp oranında indirim bedelinin davalıdan tahsiline, bu talebin de uygun görülmemesi halinde aracın ücretsiz onarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat ... hükümleri çerçevesinde ... tarafından belirlenerek uygulandığı, bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin ..... sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne kadar ücret ödendiğinin bilinmesininde şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğu, .... kararları ile kayıp-kaçak bedelinin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir....
Vergi Mahkemesi, ... sayılı Kararında; şelale tipi genel muamele vergilerinde mükerrer vergilemenin önemli bir sakınca oluşturduğu, bu sistemde verginin, mal veya hizmetin önceki değerine verginin eklenmesi suretiyle alındığı, Katma Değer Vergisi uygulamasındaki vergi indiriminin de bu mükerrerliği önlemek amacıyla öngörüldüğü, böylece vergi yükünün, o mal veya hizmetin nihai tüketiciye intikal etttirildiği bedel ile vergi nisbetinin çarpımından ibaret kaldığı, indirim müessesesi yoluyla yükümlülerin borçlandıkları veya ödedikleri vergiyi müşterilerinden aldıkları ya da alacakları vergiden mahsup ederek ödemekte oldukları, Kanunun 29.maddesinin (2) işaretli fıkrasındaki, 28.madde gereğince Bakanlar Kurulunca nisbeti indirilen mal ve hizmetlere ait vergiler dışındaki vergilerin ancak indirim konusu yapılması, bu vergilerin iade edilmemesi yolunda yer alan düzenlemenin, işine devam eden mükelleflerin iş yükünü artırmamak amacına dönük olduğu, davacının ise işini 31.12.1985 tarihinde terk...
nün müvekkili ile irtibata geçerek yeni elamanın işten ayrılmak istediğini belirttiğini ve tekrar eleman arayışına geçilmesini talep ettiğini, daha sonra her ne oldu ise ... çeşitli bahaneler ileri sürerek yeni eleman istemediklerini, para iadesini istediklerini bildirdiğini, sözleşmede müvekkili tarafından alınan danışmanlık hizmet bedelinin iade edilmeyeceği, işi terk eden ya da işine son verilen işçinin yerine altı ay boyunca firmanın işverene uygun nitelikte iki yeni elaman sunmayı taahhüt ettiği hususlarının açık biçimde kararlaştırıldığını ve bu hükmün müşteriye hatırlatıldığını, davacı tarafından müvekkiline iade faturası bulunan ihtarname gönderilmiş ise de bedel iadesini gerektirecek bir durum olmaması, danışmanlık hizmeti hizmet bedeli faturasına süresinde itiraz edilmemiş olması, verilmiş ve tamamlanmış olan bir hizmetin iadesi söz konusu olmayacağından müvekkili tarafından gönderilen ihtarname ekinde iade edildiğini, bunun üzerine davacı yanca haksız olarak icra takibine geçildiğini...
Davalılar, aracın ayıplı olmadığını, imalat hatası bulunmadığını, bedel iadesi koşullarının oluşmadığını ve manevi tazminat talebinin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemenin, bilirkişi raporuna göre söz konusu ayıp nedeniyle, araçta 2.500-TL tutarında değer kaybı meydana geldiği, davacı vekilinin bedel indirimi talep etmediği gerekçesiyle davanın reddine dair 09.04.2013 tarihli kararının davacı tarafça temyizi üzerine kararın bozulmasına karar verilmiş; mahkemece bozma ilamına uyularak dava konusu aracın davalılara iadesi ile 20.585,99 TL'nin aracın iade tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı .......