"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında ... 13. Tüketici ve ... 6. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı gayrimenkulün zamanında teslim edilmemesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. ... 13. Tüketici Mahkemesince, davacı tarafından kişisel kullanımı aşacak şekilde dokuz adet devremülk satın alındığı, alacağın ticari niteliğine göre tüketici mahkemesi görevli olmayıp, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6....
KARAR Davacı, davalı ile 11.11.2012 tarihinde 21432 ve 21450 nolu sözleşmelerle toplam 4 adet devre mülke ilişkin gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladıklarını, 34.000,00 TL ödeme yaptığını, ancak devre mülke ilişkin tapu devrinin yapılmadığını belirterek 11.11.2012 tarihli devremülk sözleşmelerinin iptali ile ödediği 34.000,00 TL nin faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, 11/11/2012 tarihli 21432 nolu hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi ile aynı tarihli 21450 nolu hisseli gayri menkul satış sözleşmelerinin iptaline ve 34.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-6502 sayılı kanunun 3. Maddesine göre tatil amaçlı satışların yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Ancak her alıcının tüketici olarak kabulü mümkün değildir....
A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 03.08.2013 tarihli ... no'lu devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve imzaladığı senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davanın kabulü ile; taraflar arasında düzenlenen 15/08/2020 tarih 7713612073 sözleşme nolu Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin, 7713612073 AA sözleşme nolu Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin, 18/08/2020 tarihli protokolün resmi şekilde yapılmamış olması sebebiyle geçersiz olduğunun tespiti ile, bu sözleşme sebebiyle davalıya ödendiği anlaşılan 26.875,00 TL.nin 01/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine'' karar verilmiştir....
A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın davalı müvekkili şirket yönünden tefrik edilerek görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilerek görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini, huzurdaki davada hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin iptali talep edildiğini, ancak müvekkili şirketin dava konusu sözleşmede herhangi bir imzası veya kaşesi bulunmadığını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde dahi davanın müvekkili şirket yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından dosyaya sunulan sözleşme incelendiğinde sözleşmenin davacı ile diğer davalı T5 İşl. Tur. İnş. Paz....
Noterliğinin 28/08/2015 tarih ve 13941 yevmiye nolu ihtarnamesinin davalıya gönderildiğini, bu ihtarnamede sözleşmenin fesh edildiğini ve bedelin iadesinin talep edildiğini, davalı vekilince gönderilen 31/08/2015 tarihli cevabi yazı ile sözkonusu feshin kabul edilmediği ve bedel iadesi yapılmayacağının belirtildiğini, Afyonkarahisar'a yepyeni bir çehre katacağı iddia edilen komplekste 10- 15 adet 2- 3 katlı bina ve ne olduğu halen belirsiz olan bir takım inşaatların bulunduğunun gözlendiğini, sözleşmenin imzalanmasının üzerinden 7 yıldan uzun bir süre geçmesine rağmen tesisin hiçbir zaman verilen taahhütlere ve tanıtımlara uygun vaziyete getirilmediğini, ayrıca müvekkilinin bugüne kadar tesisi hiçbir şekilde kullanmadığını, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediğini, dava konusu 30/04/2012 tarih ve 1758 nolu Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesinin iptaline, mümkün olmadığı takdirde sözleşmesinin feshine, müvekkili tarafından sözleşme bedeli olarak ödenen 8.800,00 TL'nin iadesi ile sözleşmenin...
tatil değil, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, müvekkilin kusuru bulunmadığını belirterek, öncelikle, usul yönünden görevsizlik itirazının kabulüne, esas yönünden, hukuka aykırı ve haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....
Hukuk Dairesinin 24.12.2019 tarih, 2018/1422 Esas 2019/12403 Karar sayılı ilamı ile, davacı 3. kişi ve borçlu arasında yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin 30.04.2001 tarihinde tapuya şerh edildiği, davalı alacaklının haczinin ise 04.07.2005 tarihinde tapuya işlendiği, taşınmaz üzerindeki elbirliği ile mülkiyetin, mahkeme kararı ile 11.11.2004 tarihinde paylı mülkiyete çevrildiği ve kararın 17.02.2005 tarihinde kesinleşerek, borçlu hissesine düşen 8.986,99 TL' nin davalı idareye ödendiği, davacının dayandığı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin, şahsi hak doğuran bir sözleşme olmakla birlikte, tapuya şerh verilmesi halinde kuvvetlendirlmiş şahsi hak niteliğini kazandığı ve üçüncü kişilere karşı da ileri sürülme hakkını sahibine verdiği, davalı idarenin haciz şerhi konulurken bu hakkın varlığından haberdar olduğu, dava konusu taşınmaz satılmamış olsa bile, davacı alacaklının hakkı önce doğduğundan bu hakka dayalı olarak açacağı istihkak davası ile haczin kaldırılmasını sağlayabileceği...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tapu devrinin yapılması nedeniyle sözleşmenin geçerli olduğunu, taraflar arasında imzalanan Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi madde 6 da bakım ve temizlik giderleri olarak yıllık aidat alınacağı hususunun açıkça kararlaştırıldığını, davanın bakım ve temizlik giderlerinin müvekkili tarafından karşılanmasının karşılığı olan edimlere ilişkin olduğunu, davalının devremülk olarak aldığı bağımsız bölümün yapı kullanma izin belgesi olmamasının, taşınmazı kullanamayacağı anlamına gelmediğini, devremülk içerisinde elektrik, su bağlantısı olup kullanıma engel hiç bir eksiklik bulunmadığını, aktif olarak çalıştığını ve devremülk sahipleri tarafından da kullanıldığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....