Davacılar tarafından Gölbaşı Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan tapu iptal ve tescil davasının tarafları ile vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle açılan alacak davasının tarafları aynı olmadığı gibi, talep sonuçları da farklıdır. İlk davada davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle davalı vekil ve 3. kişiler aleyhine tapu ve iptal ve tescil isteğinde bulunulduğu, iş bu davada ise davalı vekil aleyhine taşınmazın rayiç bedelinin tahsili isteğinde bulunulduğu anlaşılmaktadır....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukusal nedenine dayalı tapu iptal ve mirasçılar adına tescil, olmazsa tazminat isteğiyle açılan davada öncelikli istek olan tapu iptal ve tescil talebinin kayıt malikine karşı yöneltilmesi gerektiği, kayıt malikinin davada taraf olarak yer almadığı, mirasbırakana teban vekil olan davalı ... aleyhine açılan tazminat istekli davanın da verasette iştirak hali gözetilerek tüm mirasçılar tarafından birlikte açılması gerektiği dikkate alınarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davacıların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 0.90.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 03.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 18/01/2022 tarihli ve 2019/1417 E., 2022/25 K. sayılı kararıyla; Yerel Mahkemece dava dilekçesindeki izahat çerçevesinde davanın vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı olarak açıldığı kabul edilmiş ise de davalının taşınmazın haricen davacı murisi tarafından alındığını bilmesine rağmen taşınmazı kendi adına tescil ettirdiği iddiası nazarında davanın dayanağının hile hukuksal sebebine dayandırılması gerektiği, bununla birlikte vekalet görevinin kötüye kullanılması ve gerekse hile hukuksal nedenine dayalı 3. kişiye karşı miras payları oranında açılan tapu iptal ve tescil davasının dinlenme olanağının bulunmadığı, dava tereke adına açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesinin de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, hükmün gerekçesi düzeltilmek suretiyle yeniden...
, davalılardan İsrafil’in çifte vatandaşlık alma bahanesi ile okuma yazma ve Türkçe bilmeyen annesine aldırdığı vekaletname ile tüm mal varlığını üstüne aldığını, hile yolu ile işlemleri yaptığını, dava dışı vekil ...’nın da kötüniyetli olup, vekalet görevini kötüye kullandığını; istinaf aşamasında verilen gönderme kararından sonra, asıl ve birleştirilen davada vekalet görevinin kötüye kullanılmasına ve hile hukuksal nedenine birlikte dayanıldığını, ama öncelikli olarak vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayanıldığını, vekil anne ...’nın dolaylı da olsa davalı ... ile birlikte hareket ederek vekalet ilişkisini kötüye kullandığını beyan etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü, -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar; 3 parsel sayılı taşınmazın babaları ...’den miras yolu ile kendilerine intikal ettiğini, taşınmazın miras bırakan tarafından harici satış senedi ile ...'e 22/08/2003 tarihinde satıldığını, miras bırakanın 2004 yılında ölmesi üzerine ...’a satılan taşınmazın devri için davalılardan ...'...
Öte yandan mahkemece talep “ tapu iptal ve davacının miras payı oranında tescil “ olarak değerlendirilip buna göre karar verilmiş, hükmü temyiz eden davacı vekili tarafından mahkemenin bu değerlendirmesine karşı herhangi bir itirazda bulunulmamıştır. O halde davacının isteğinin pay oranında tapu iptal ve tescil olduğu sonucuna varılmakta olup, hukuki ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı davaların tereke adına tüm mirasçılar tarafından birlikte veya tereke temsilcisi tarafından açılması gerekirken davacı tarafından miras payı oranında açılan davanın dinlenme olanağı bulunmadığı kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, davanın bu gerekçe ile reddine karar verilmiş olması sonucu itibariyle doğru olduğuna göre davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 0.90.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; her ne kadar mahkemece dava hile hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olarak nitelendirilmek suretiyle 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 39. maddesinde düzenlenen (818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 31. maddesi) hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de gerek dava dilekçesi gerekse aşamalarda verilen dilekçelerdeki iddiaların içeriği ve ileri sürülüş biçiminden; hile hukuksal nedenine değil, vekaletin hile ile alındığı iddiasına dayanıldığı açıktır. Bilindiği üzere vekaletin hile ile alındığı iddiası, vekalet görevinin kötüye kulanıldığı iddiasını da içermektedir. Ne varki, mahkemece vekalet görevinin kötüye kullanılması hususunda hükme yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan sonuca gidildiği görülmektedir......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.08.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal tescil ve elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın görev yönünden reddine dair verilen 21.07.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın çözüm yeri aile mahkemesi olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir....
Kurumu’ndan alınacak rapor ile saptanması, hukuki ehliyete haiz değilse her iki davanın da kabul edilmesi, ehliyetli ise bu kez feragat dilekçesinin hile ile alındığı iddiası üzerinde durularak, bu yönde tarafların bildirecekleri delillerin toplanması, bu inceleme sırasında vesayet dosyasında alınan 17/11/2014 tarihli ... Kurumu raporunun gözetilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal sebebine dayalı tapu iptal ve tescil istemli davanın feragat nedeniyle, birleştirilen feragatin iptali istemli davanın ise davacının feragat dilekçesini verdiği 11.06.2010 tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğu, feragat dilekçesinin hile ile alındığının da ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir....