Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı-karşı davalının, dava dilekçesinde haysiyetsiz hayat sürme, zina pek kötü muamele, davalı-karşı davacının ise onur kırıcı davranış nedeni ile boşanma sebebi gösterilerek davalarını açtığı, mahkeme tarafından tarafların boşanma nedenin açıklattırılmadığı, ön incelemede uyuşmazlığın evlilik birliğinin temelden sarsılmasına dayalı boşanma davası olduğunun kabul edilerek yazılı gerekçe ile asıl davada tarafların TMK 166/3 maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmesi doğru görülmediğinden, davalı-karşı davacının istinaf başvurusunun kabulü ile diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Davalı-karşı davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, Viranşehir 1....

DAVALI-DAVACI : DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, reddedilen her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı kocanın boşanma davasının Türk Medeni Kanununun 163. maddesindeki "Haysiyetsiz hayat sürme" nedenine dayalı olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.10.2012(Çrş.)...

    Bozma Kararı 1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde , taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairenin 15.03.2016 tarih, 2015/130 99 Esas, 2016/4956 Karar sayılı ilamıyla davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebi ile, birleşen davada ise pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi ile boşanma talep ettiği, Mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar verildiği, Mahkeme hükmünün gerekçe bölümünde, zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine karar verildiği belirtilmiş ise de koşullara ilişkin bir açıklama yapılmadığı, gerekçede tartışılmadığı, bu sebeple Yargıtay denetimine elverişli olarak karar gerekçeli olarak açıklanmadığı, onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin ise hiçbir gerekçe oluşturulmadığı, Mahkemece yukarıda açıklanan yön üzerinde durulmadan gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle...

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; özel boşanma nedeni olarak ileri sürülen haysiyetsiz hayat sürme, pek kötü ve onur kırıcı davranışa yönelik iddialarını ispat ettikleri halde, sadece evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, takdir edilen tazminat ve nafaka tutarlarının da son derece yetersiz olduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini, yine faiz talepleri hakkında karar verilmediğini beyan etmek suretiyle belirtilen yönlerden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      verilmiş, davacı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 163. maddesine dayalı boşanma davası ile ilgili her hangi bir hüküm kurulmadığı halde hükmün gerekçesinde; "Davacının ön inceleme aşamasına kadar karşı tarafın muvafakatına bağlı olmadan dava sebebini değiştirebileceği, davalının bir başka bayanla birlikte olmasının kendi tercihi olup, Türk Medeni Kanunu'nun 163. maddesi kapsamında haysiyetsiz hayat sürme şeklinde değerlendirilmeyeceği, ancak davalının bu davranışı sebebiyle evlilik birliğinin sarsıldığı gerekçesiyle tarafların boşanmalarına karar verildiği" belirtilerek, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmuştur....

        İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-karşı ve birleşen davalı koca, kusur belirlemesi, hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış nedeniyle TMK 162. Maddeye dayalı boşanma davasının reddi, haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle TMK 163. maddeye dayalı dava ve zina nedeniyle boşanma ile ilgili karar verilmemesi, kadının karşı ve birleşen davası, tazminat isteklerinin reddi ve velayet yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı-karşı ve birleşen davacı kadın, kusur belirlemesi, kocanın kabul edilen davası, iştirak ve yoksulluk nafakasının miktarı, tazminat isteklerinin reddi yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından açılan boşanma davası, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde yer alan "zina", 163 .maddesinde yer alan “haysiyetsiz hayat sürme” ve 166/1. maddesinde düzenlenen "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebeplerine dayanmaktadır. Mahkemece davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanununun 161, 163 ve 166/1 maddeleri gereğince boşanmalarına karar verilmiştir. Toplanan delillere göre davalı erkeğin başka bir kadınla arkadaşlık kurduğu ve telefon görüşmeleri yaptığı anlaşılmaktadır. Erkeğin güven sarsıcı bu davranışları, zina yaptığının ve haysiyetsiz hayat sürdüğünün kabulü için yeterli değildir....

          Birinci Bozma Kararı 1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairenin 13.12.2016 tarihli ve 2016/6272 Esas, 2016/15892 Karar sayılı kararıyla, davacı kadının zina (4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi), haysiyetsiz hayat sürme (4721 sayılı Kanun'un 163 üncü maddesi) ve evlilik birliğinin sarsılması (4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası) hukuki sebeplerine dayanarak boşanmalarına karar verilmesini talep ettiği halde zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebeplerine dayalı boşanma davaları konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmediği gerekçesiyle hükmün münhasıran bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir. B....

            Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delilerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle, davacı-karşı davalı (koca), boşanma talebini; eşinin, iş ortağı erkekle ilişkisi olduğunu ileri sürerek, “haysiyetsiz hayat sürme” ve “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” hukuki sebeplerine dayandırmış olması karşısında, davalı-karşı davacı (kadın)'ın gerçekleşen eyleminin Türk Medeni Kanununun 163'ncü maddesinde yer alan “haysiyetsiz hayat sürme” niteliğinde olmayıp, aynı Yasanın 166/1. maddesi gereğince boşanma sebebi olarak kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kocanın; gerçekleşen ve mahkemece de sabit görülen eylemleri nazara alındığında, evlilik birliğinin ortak hayatın devamına imkan bırakmayacak derecede temelinden sarsılmasında, baskın ve ağırlıklı kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davacı-karşı davalı (koca)'nın, kadının karşı boşanma davasının reddi gerektiği yönündeki temyiz itirazları yerinde görülmediği...

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafından davalı aleyhine yapmış olduğu zina eylemleri sebebiyle TMK 161 maddesi gereği zina nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Davacı tarafından davalı aleyhine toplum anlayışları bağdaşmayacak şekilde hayat sürmesi nedeniyle TMK 163 maddesi gereğince haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle açılan boşanma davasının REDDİNE, Asıl davanın Kabulü ile; Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜNE, tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Tarafların müşterek çocukları 18/08/2004 doğumlu, T.C Kimlik numaralı AYSİMA DEMİR ile 20/11/2009 doğumlu, T.C Kimlik numaralı AZİZ DEMİR'in velayetlerinin davalı anneleri T3'e verilmesine, Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuklar ile baba arasında ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİNE, Birleşen dava yönünden asıl davada...

              UYAP Entegrasyonu