Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVACI-DAVALI -KARAR- Dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı elatmanın önlenmesi ecrimisil, birleşen dava ise tazminat isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 9.10.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ, DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT. -KARAR- Dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Yukarıda da ifade edildiği üzere tapuda kayıtlı taşınmazların harici satışı resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmaz ve satın alana herhangi bir hak bahşetmez. TMK'nin 706. maddesinde öngörülen resmi şekil bir ispat şartı olmayıp bir geçerlilik şekil şartıdır. Bu husus 6098 sayılı TBK'nin 237. maddesinde “Taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için resmi şekilde düzenlenmesi şarttır.” şeklinde açıklanmıştır. Bu sebeple resmi memur önünde yapılmayan harici satış senetlerine değer verilemez ve buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamaz. Bu durumda davacı vekili tarafından sunulan 17.04.1974 tarihli harici satış senedinin düzenlendiği belirtilen dönemde eski 81 parsel numaralı taşınmaz tapuya kayıtlı olduğuna göre Mahkemece, davacının dava konusu 132 ada 58, 59 ve 60 parsel sayılı taşınmazlardaki ... ... hisselerinin iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi yerinde değildir....

        Bu sözleşmeden sonra 14.10.2002 gününde noter huzurunda düzenlenen sözleşmede satış bedeli her ne kadar 10.387.000.000 TL olarak gösterilmiş ise de, sözleşme kapsamından da açıkca anlaşılacağı gibi bu bedel ... satış bedeli olmayıp, aracın kasko değerini gösteren miktardır ve tarafların noter huzurunda kasko değerinin altında satış bedeli göstermeleri yasal olarak mümkün değildir. Hal böyle olunca 6.10.2002 gününde haricen düzenlenen sözleşmede gösterilen 9.500.000.000 TL nın tahsiline karar verilmesi gerekirken 10.387.000.000 TL na karar verilmiş olması, usül ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte belirtilen nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alının harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 28.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı, taşınmazı 1999 yılında davalıdan haricen satın aldığını iddia ettiğine göre, harici satış, taşınmazın tapulu olması nedeniyle TMK'nun 706, BK'nun 213 (TBK. m. 237), TK'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddesi gereğince geçersizdir....

            Davalı ...’in sözleşme tarihi itibarı ile kooperatifi temsile yetkili olan şahıslardan olup, davalı tarafça ibraz edilen sözleşmede temsile yetkili iki imzanın bulunduğu, harici sözleşmede satıcının Kooperatif olup ...’in Kooperatif adına hareket ettiğinin açıkça yazılmış olduğu, imza kısmında dahi kooperatif adına şerhinin bulunduğu, esasen satımı kooperatifin kabul etmiş olduğu anlaşılmaktadır. Haricen yapılan taşınmaz satış sözleşmesi mahkemenin de kabulünde olduğu gibi geçersizdir ve herkes verdiğini geri isteme hakkına sahiptir. Hal böyle olunca kooperatifi temsilen imza atan davalı ...’in sözleşmeden şahsen sorumlu tutulmasına imkan yoktur. Mahkemece ... yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

              Yüklenici ... ve Ortakları ile dava dışı arsa sahipleri arasında ....parsel sayılı taşınmazlara ilişkin 12.01.2012 tarihli kat karşılığı gayrimenkul satış vaadi ve inşaat sözleşmesi imzalanarak sözleşmeye konu 46757 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacılar ile davalı arasında 29.01.2019 tarihli alt yüklenici sözleşmesi imzalandığı, kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve alt yüklenici sözleşmesi içeriğine göre dava konusu edilen çeklerin bu sözleşmeler kapsamında verildiğine dair bir hüküm bulunmadığı, zira arsa sahiplerinden biri olan ... ile davacılar arasında imzalanan tarihsiz harici satış sözleşmesinde yüklenici davacıların 46757 ada 1 parsel üzerinde yapılacak olan inşaatta toplam 750.000 TL bedelli bir tam bir de 1/4 daire hissesinin alıcı arsa maliki ...'a satılması ve teminat olarak satıcı yüklenicilerden 750.000 TL bedelli bononun teminat olarak alınmasına ilişkin imzalanan sözleşme ve ardından ......

                Şüphesiz böyle bir durumda davacı sözleşmeden dönerek ödediğini isteyebilir. Ancak davacı ödediği bedeli kendi akidi olan ve parayı ödediği Hol-Tur Şirketinden isteyebilir. Davalı arsa sahiplerinin sebepsiz zenginleşmesi burada söz konusu değildir. Dava konusu uyuşmazlığın davacı ile davalı yüklenici arasındaki harici satış sözleşmesinden kaynaklı olarak satın alınan bağımsız bölümün tapuda devrinin yapılıp teslim edilmemesi nedeniyle sözleşme gereğince ödenen bedelin tahsili talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Somut uyuşmazlık davacı tüketici ile davalı yüklenici arasındaki konut satışından kaynaklanmakta olup diğer davalı arsa sahipleri yapılan harici satış sözleşmesinde taraf değildir....

                Davalı arsa malikleri yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan edimlerini süresinde ve gereği gibi yerine getirmediğini, bu nedenle yüklenici aleyhine ... 18.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/166 esas sayılı dosyası ile eksik işlerin tamamlanması için yetki verilmesi ve tazminat talepli dava açtıklarını ve bu davanın derdest olduğunu derdest davanın sonucu beklenmesi gerektiğini ve davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, eserin arsa sahibinin reddedemeyeceği seviyeye getirilmemesi ve yüklenicinin arsa maliklerine borçlu bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Somut olayda: davacı, davalı arsa malikleri ile davalı ... İnşaat Ltd. Şti. arasında 09.01.2004 tarihinde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye bırakılan 5 numaralı bağımsız bölümü 18.08.2005 tarihli harici satış sözleşmesi ile satın aldığını belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescili isteğinde bulunmuştur....

                  Davacı vekili dava dilekçesinde; davaya konu taşınmazların, davalıların murisi tarafından harici satış sözleşmesi ile davacıya satıldığını, bedelini aldığını, taşınmazları da davacıya teslim ettiğini, davacının açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasının reddedildiğini ileri sürerek, davacının harici satış sözleşmesi gereğince ödemiş olduğu satış bedelinin denkleştirici adalet kuralı gereğince dava tarihi itibari ile ulaştığı gerçek değerin belirlenerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000 TL'nin faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, dava değerini ıslahla 78.670 TL'ye çıkarmıştır. Davalılar cevap dilekçesinde davanın reddini talep etmişlerdir....

                    UYAP Entegrasyonu