"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukuki niteliğe göre uyuşmazlık, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteminden kaynaklanmaktadır. Davada Orman Yönetimi taraf olmadığı gibi, dava ve savunmaya göre şimdilik orman araştırmasını da gerektirir bir durum bulunmadığından, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Başkanlar Kurulunun 23.01.1992, 01.03.2004 ve 07.03.2008 günlü kararları uyarınca temyiz incelemesi 1. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 17/12/2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 8.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi İstanbul 2.Tüketici Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 29.3.2010 gün, 2634-3394 sayılı, 13.Hukuk Dairesinin 12.10.2010 gün 4476-13119 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, harici satım sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın 8.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 10.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 01.09.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, emlak alım satım sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. Davalı vekili, harici satış sözleşmesine dayanarak davacıların tapu iptal ve tescil talep edemeyeceklerini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıların tapu iptal ve tescil taleplerinin reddine karar verilmiştir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.06.2002 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı ve harici satıma dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05.06.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı 68, 69, 71, 119, 147 ve 422 parsel sayılı taşınmazlarda paydaş olan davalı ... oğlu ...’den 02.06.1987 tarihli, ...’den 30.04.2002 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile, davalılar ... (...) ve ...’den harici satım sözleşmesi ile murislerinden intikal eden paylarını satın aldığını, fakat davalıların tapuda devir işlemini yapmaktan kaçındıklarını beyan ederek Tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur....
tapulu taşınmaz ile ilgili harici satım sözleşmesine değer verilerek tapu iptali ve tescil kararı verilmesinin doğru görülmediği’’ gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir....
Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." Dava harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ödenen satış bedelinin tahsili isteminden ibarettir. Davacı yanca tutunulan harici satış senedi resmi nitelikte olmadığından ve taşınmaz mülkiyetini nakil borcu doğuran sözleşmelerin geçerliliği için resmi şekilde yapılmış olmaları şart olduğundan tapu iptali ve tescil isteğinin reddedilmesinde yasaya aykırılık yoktur. Davaya konu 1339 (yenileme kadastrosu ile 188 ada 119 parsel) parsel sayılı taşınmazın 1/4 payı davalı adına kayıtlı olup davacı tarafından örneği sunulan ve davalı yanın da kabulünde olan 09.09.2008 tarihli harici satış sözleşmesi ile bu taşınmazdaki 1/4 davalı payının davacıya 6.000,00 TL bedel karşılığında satıldığı ve bedelinin alındığı kararlaştırılmıştır....
Somut olayda, mahkemece, davacılar vekilinin dava dilekçesinde, davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptaliyle harici satım sözleşmelerinde satın alınan yer kadar davacılar adına pay şeklinde tescili olmadığı takdirde, harici satım bedelleriyle taşınmaz üzerindeki yapı bedellerinin davalılardan tahsilini talep etmiş, mahkemece, tapu iptali ve tescil istemiyle ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden, harici satım bedelleriyle yapı bedelleri hakkında hüküm kurulmuştur. Buna göre, davacılar vekilinin ilk talebi olan tapu iptali ve tescil talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verildikten sonra terditli talepleri hakkında hüküm verilmesi gerekirken, 6100 sayılı HMK’nin az yukarıda açıklanan ilkelerine aykırı olarak yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru görülmemiştir....
Dava, nizalı taşınmazın kadastro tespitinin yapıldığı 2002 yılından sonra ancak (31.12.2012 tarihli) kesinleşme tarihinden önce 11.02.2007 tarihli tarla alım satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olarak açılmış ise de; dava konusu parsele kadastro çalışmaları esnasında 03.08.1935 tarih ve 12 sıra ile 11.03.1975 tarih ve 13 sıra nolu tapu kayıtlarının uygulandığı anlaşıldığına göre, taşınmazın kadastro öncesi de tapulu olması nedeniyle 2007 yılında yapılan harici satış kural olarak, geçerli bir hukuki sonuç doğurmaz ve haricen satın alana herhangi bir hak bahşetmez Tüm bu açıklamalar göz önüne alınarak; mahkemece yapılacak iş; yeniden fen, mahalli bilirkişiler ve tanıklar aracılığıyla 130 ada 129 parselin bulunduğu yerde keşif yapılmak suretiyle yukarıda ifade edilen ve kadastro kadastro çalışmaları sırasında uygulanan tapu kayıtları tedavülleri ile birlikte bulundukları yerlerden getirtildikten sonra, dayanak tapu kayıtlarının zemine uygulanması, taşınmazın kapsamda...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.09.2014 gününde verilen dilekçe ile harici satım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 30.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenici ve aynı zamanda arsa sahibi olan yapsatçının temlikine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....