Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Gebze Tüketici Mahkemesi ve Yalova 2....

    Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın gayrimenkul satım vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali tescil davasına dayalı ihtiyati tedbir istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 05.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının harici satış iddiasının doğru olmadığını, tapu iptali ve tescil istemi yönünden on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, bedel iadesi bakımından talebin zamanaşımına uğradığını bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, 250 parselin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi üzerine hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, harici satış sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil ile terditli bedel iadesi davasıdır. Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmişse de, mahkemenin bu gerekçesine katılma olanağı bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu 250 sayılı parsel 18.10.1972 tarihinde yapılan tapulama çalışmaları sırasında davalı adına tespit edilmiş, tutanağın itirazsız kesinleşmesi ile 29.07.1976 tarihinde tapu oluşmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil, tazminat ... ve müşterekleri ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali, tescil ve tazminat davasının kabulüne dair ... . Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 14.12.2010 gün ve 111/382 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar vekili, satın alma ve zilyetlik nedeniyle 1 ila 7 parsellerde davalı ... adına tapuya kayıtlı hisselere ilişkin tapu kayıtlarının iptali ile vekil edenleri adına tescilini; davalı ... ’dan satın alınan hisselerin adı geçen tarafından 3. kişiye satılmış olması nedeniyle rayiç değer üzerinden sözleşme gereği üç misli cezai şartla tazminat ödenmesini; davalı ... üzerindeki hisselerin satın alınan miktara ulaşmaması halinde eksik kısmın rayiç değerden yine cezai şartla tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, yargılama oturumlarına katılmamıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali , ödenen bedelin ve senetlerin iadesi ile tapunun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Gebze Tüketici ve Yalova 1....

            Parağrafında aynen “ Dava, harici taşınmaz satış sözleşmesi gereğince tapu iptal tescil olmadığı takdirde ödenen satış bedelinin iadesi istemine ilişkindir.” hatalı hukuki tespit ifadesinden de anlaşılacağı üzere; Sayın Mahkeme kendisinin 08.02.2019 tarihli duruşmada tam ıslah için verdiği mühlete istinaden usule uygun ve ıslah harcı yatırılmış Tam Islah Dilekçemizi ve Terditli Taleplerimizi dikkate almamıştır (İIslah öncesi ilk Dava Dilekçesinde ise fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak sadece tapu iptal ve tescil talebi vardır) . Tam Islah Dilekçemizde “Tapu İptal Tescil Talebi” bulunmadığı ve Haksız Fiil / Sözleşmenin Kurulmasındaki Kusur vs yarışan nedenlerle Tazminata ilişkin terditli taleplerin ileri sürüldüğü aşikardır. Karar bu şekli ile usul ve esasa ilişkin verilecek nihai karar açısından çok hatalıdır. Bu şekli ile yargılamanın sürecini (istinaf-temyiz dahil) ve verilecek hükümlerin tamamını müvekkil aleyhine yanlış etkiler şekildedir. Bu tarafımızca kabul edilemez....

            Buna göre; ödenen bedelin çeşitli ekonomik etkenlerin (enflasyon, ÜFE, TÜFE, faiz, altın ve döviz kurlarındaki artışlar, memur maaş ve işçi ücretlerindeki artışlar vs) ortalamaları alınmak suretiyle ifanın imkansız hale geldiği tarihteki ulaşacağı değer belirlenecek ve ifanın imkansız hale geldiği tarih dava tarihinden önce ise belirlenen bedel için sebepsiz zenginleşen iyiniyetli ise ancak dava tarihinden itibaren faize hükmedilecektir....

            Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlar tekrar edilerek ,müvekkiline yapılan ödeme olmadığı,mahkemenin fotokopi belgeye dayanarak karar verdiğini , kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava ,harici satış sözleşmesi uyarınca ödendiği iddia edilen kapora bedelinin iadesi talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; taraflar arasında 01.12.2018 tarihinde davalıya ait Bakırköy ilçesi Basınköy Mah. 715 ada 77 pafta 31 parsel nolu taşınmazın 5.500.000- TL bedelle ilgili alım satım hakkında ‘ Gayrimenkul Alım-satım Ve Komisyon Sözleşmesi’ imzalandığı ve bu sözleşme uyarınca davalıya verilen kaporanın satış gerçekleşmediğinden iadesi iddia ve talebi ile dava açılmıştır....

            Davacı, davalının babasının adına kayıtlı olup harici taksim ile davalıya isabet eden tapulu taşınmazı 15.09.2003 tarihli harici satım sözleşmesi ile 10.000,00 TL'ye satın alıp zilyetliğinin tarafına verildiğini, tapusunun tarafına devir edilmediğini ileri sürerek, ödediği bedelin denkleştirici adalet ve rayiç bedeline göre tespiti ile şimdilik 40.000,00 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesi ile talebini 43.218,00 TL'ye çıkartmıştır. Davalı, diğer mirasçılarla anlaşıp yargı kararı ile taksime gidilmesi gerektiğini savunmuştur....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava ; hazine adına tapulu taşınmaza ilişkin adi yazılı zilyetliğin devri sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil olmazsa alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve devamı maddelerindeki (TBK'nın 77 ve devamı maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

              UYAP Entegrasyonu