WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, müvekkilinin kazaya karışan aracı 21.1.2005 tarihinde harici senetle 3.kişiye sattığını, resmi satış işlemlerinin 2006 yılı içinde yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının Samsun 2.İcra Müdürlüğü’nün 2008/2115 sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 3.312.38.-YTL asıl alacak ve 348.33.-YTL işlemiş faiz üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanmasına, alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Mahallesi ... parselde kayıtlı taşınmazın ....kat... nolu dairesinin 15.07.2006 tarihli harici satış sözleşmesi ile 40.000,00 TL'ye satın aldığını ve bedelin ödendiğini, yine taraflardan birinin edimini yerine getirmediği takdirde 20.000,00 TL cezai şart ödeyeceğinin kararlaştırıldığı halde davalının bu yerin tapusunu vermediğini, bunun üzerine davalı aleyhine asıl alacak, cezai şart ve faiz toplamı üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde, davacı tarafça 06.12.1973 ve 16.06.1976 tarihli harici satış senetleri dosyaya sunulmuş ise de eksikten getirtilen belgeler incelendiğinde dava konusu taşınmazın öncesinde dava dışı ... adına 18.03.1960 tarihinde hükmen tescil edildiği, imar sonrası 29.12.1997 tarihinde ise satış yoluyla davalı ... adına tescil gördüğü sabit olup, harici satımın yapıldığı tarih itibariyle taşınmazın tapuya kayıtlı olduğu gözetilmeden harici satış senetlerine değer verilerek ve buna dayanılarak iptal ve tescil isteğinin kabulü hatalı olmuştur. Bundan ayrı, davacı tarafın terditli diğer isteği yönünden dosya kapsamındaki bilirkişi raporları incelendiğinde yapı değerinin (17.243,92 TL) arsa değerinden (159.300,00TL) az olduğu da açık olup temliken tescilin koşullarının somut olayda gerçekleşmediği de gözetilmemiştir....

        Davacının harici satış nedeniyle davalı yana satış bedelini ödediği kabul edildiğine göre harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Mahkemece bu hususun dikkate alınmamış olması doğru görülmemiştir. Davacı vekilin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün bedele ilişkin bölümünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, yine 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 135,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 01.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          İTİRAZIN İPTALİ DAVASITEMİNAT İPOTEĞİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 67 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 766 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 2 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm davacılar avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı satıcı tarafından önce harici satış sözleşmesi ile davalıya satışı yapılan, daha sonra da tapuda resmi bir şekilde satışı yapılan bağımsız bölümün bakiye satış bedelinin tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince toplanan deliller ve yapılan yargılama sonunda,"... Dava, Devrek İcra Müdürlüğünün 2019/2091 Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....

            Ortak mirasbırakan ya da elbirliği şeklinde tüm mirasçılar adına kayıtlı bulunan tapulu taşınmazlardaki miras paylarının, mirasçılar arasında harici olarak yazılı senetle satışı geçerli bulunmakta ise de; söz konusu satış senedine dayanılarak iptal ve tescil davasının açılabilmesi için başta geçerli olarak yapılan mirasçılar arasındaki harici satış senedinin geçerliliğini koruması gerekir. Başka bir anlatımla, mirasçılar arasında yapılan harici satış sözleşmesinden dönülmemiş olması gerekir. Somut olayda; dava konusu 156 ada 136 parsel sayılı taşınmazın 21.7.2014 tarih, 8371 yevmiye numaralı işlem ile paylı mülkiyet şeklinde mirasçılara intikal ettiği, paylı mülkiyete geçiren intikal işleminden sonra 18.08.2014 tarih ve 9296 yevmiye numaralı satış işlemi ile davacı tarafından davalı dışındaki diğer mirasçıların hisselerini satın aldığı, taşınmazın 1/8 hissesinin davalı, 7/8 hissesinin davacı adına kayıtlı olduğu görülmüştür....

              hükümleri uyarınca tarafların arasında verilenlerin geri istenebileceğini, mahkemenin gerekçeli kararında satış vaadi sözleşmesinden bahsedilse de resmi bir satış vaadi sözleşmesi bulunmadığını, noterde düzenlenen muvafakatnamelerde satışa veya satış vaadine dair hiçbir beyan olmadığını, noterde sadece muvafakatname düzenlendiğini, muvafakatname harici satış sözleşmesini geçerli hale getirmeyeceğini, Yargıtay karannda belirtildiği şekilde adi harici satış sözleşmesi sonrasında tapuda devir yapılması bile harici satım sözleşmesini geçerli hale getirmediğini, dosyaya sunulan ve karara esas alınan noterde düzenlenmiş muvafakatnameler de sözleşmeye geçerlilik kazandıramayacağını, tanık anlatımlarının da sözleşmeye geçerlilik kazandıramayacağını, dava değerinin fazla belirlendiğini, harici satış sözleşmesinin konusu sadece arazi olduğunu, bina geçersiz harici satım sözleşmesinin konusu olmadığını, sonradan davacı tarafından inşa edildiğini, bu nedenle dava değerine konu edilmesinin yanlış olduğunu...

              Davalılar vekili, cevap dilekçesinde; davacı tarafın dayandığı ve dosyaya sunulan 07.11.1999 tarihli adi satış sözleşmesinin geçersiz olduğunu, harici satış nedeni ile tazminat istenemeyeceğini; kaldı ki, davaya konu geçersiz sözleşmede müvekkillerinin taraf olmadığını; davanın zamanaşımına uğradığını savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; "...Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile dava dışı... arasında 07.11.1999 tarihinde davalı ...'e ait dairenin satışı husuusunda harici satış sözleşmesi imzalandığı, dava dışı...'in satış yetkisini içeren vekaletnamesinin bulunmadığı yetkisiz temsilci olarak sözleşmeyi imzaladığı, taşınmazın 11.08.2004 tarihinde Abdul Şimşek'e, 07.12.2006 tarihinde de davalı ...'...

                Davalılar vekili, yapılan taksim ve harici satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmadığını, dolayısıyla geçersiz olduğunu belirterek davanın reddini savumuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarafların ortak miras bırakanından kaldığı, muristen kalan taşınmazların daha önce tüm mirasçıların katılımıyla paylaşıldığı, paylaşım doğrultusunda 20.10.2005 tarihinde taksim ve satış sözleşmesi yapıldığı, sözleşmeye göre davalıların yakın mirasbırakanı ... adına kayıtlı payın davacıya devredilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, ... parselde ... adına kayıtlı 1/5 payın iptaliyle davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmaza ilişkin yapılan harici taksim ve satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu