Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava taşkın yapı nedeniyle tapu iptali - tescil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine yönünde verilen karara yönelik davacı tarafça süresi dahilinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 140 ada 160 parsel sayılı taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, mahkemece yapılan keşif sonrası alınan fen bilirkişisi tarafından sunulan rapor ve eki krokiye göre davacının temliken tescile konu edilen A harfiyle gösterilen 7.06 m2 ve B harfiyle gösterilen 10.79 m2'lik kısmın davalıya ait 140 ada 159 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, mülkiyet hakkı gerek Anayasa ve Yasalarla gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleri ile kabul edilmiş temel haklardandır....

Fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ve malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. Birleştirilen davada ise temliken tescil isteğinde bulunulmuştur. TMK’nın 684 ve 718. maddeleri hükümleri gereğince yapı, üzerinde bulunduğu taşınmazın mütemmim cüzü (tamamlayıcı parçası) haline gelir ve o taşınmazın mülkiyetine tabi olur....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle Tapu İptali ve Tescil, olmazsa İrtifak Hakkı Tesisi istemine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nin 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar. TMK’nin 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.11.2012 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil ve davalı tarafça savunma yoluyla TMK’nın 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı yanın taleplerinin reddi ile davalı yanın temliken tescil isteminin kabulüne dair verilen 08.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istemine ilişkin olup davalı tarafça savunma yoluyla TMK’nin 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunulmuştur....

    Somut olayda, davacının ilk talebi tapu tahsis belgesine dayalı şuyulandırma ve ifraz işlemleri nedeniyle yolsuz tescil sebebiyle tapu iptali ve tescil, ikincil talebi taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup ilk talebine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden terditli dava açılması nedeniyle ikinci kademedeki taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istemi hakkında delillerin toplanması, değerlendirilmesi ve talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.07.2013 gününde verilen dilekçe ile TMK'nin 725. maddesine dayalı tapu iptal ve tescil (temliken tescil) talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nin 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin 140 ada 10 parsel sayılı taşınmazı 10.10.2000 tarihinde dava dışı ...'ten satın aldığını, 2004 yılında taşınmazı üzerine bina yapmak istediğini ve davalılardan ... ile dava dışı ...'...

      davacıya ödeyerek işgal ettiği yerin miktarını 863 nolu parsellerine ilave edilerek Tapu Müdürlüğünce tescil edilmesi için karar verilmesine, arsa bedelinin yüksek olması halinde teknik bilirkişi ve mahalli bilirkişilerce belirlenecek bina bedelinin tarafına verilerek inşaat ruhsatında davalı adına tescil kararına karar verilmesine, yargılama giderlerinin de 1/2 oranında hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Somut olayda, davacı tarafından davalı aleyhine parseline bina yapmak, çit çekmek ve bahçe ekmek şeklinde gerçekleşen müdahale nedeniyle el atmanın önlenmesi, yıkım ve tazminat talepli dava açılmış, davalı tarafından cevap dilekçesi ile birlikte karşı dava açılarak binanın değerinin daha fazla olması nedeniyle adına tescili talep edilmiştir. İlk derece mahkemesince karşı dava tefrik edilerek aynı mahkemenin 2014/303 Esasına kaydedilmiş, yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile Türk Medeni Kanunu' nun 725.maddesi gereğince taşkın kısmın T1 adına olan tapu kaydının iptali ile T3 adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Bu davada alınan bilirkişi raporu ile tecavüzlü 325,28 m2 arsa değerinin 626 TL ,tecavüzlü kısmın bina değerinin 4.711 TL, tel çitin kaldırılma bedelinin 500 TL olmak üzere toplam değerin 5.837 TL olduğu tespit edilmiştir....

      Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı) 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtelmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık olmalı ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir....

        Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

          UYAP Entegrasyonu