Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

aleyhine 26/02/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/12/2015 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ve davalı ... Grafik Kutu Ambalaj San. Ve Paz. Tic. Ltd. Şti. vekili ve davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacılar vekili ve davalı ... Grafik Kutu Ambalaj Sanayi ve Pazarlama Ticaret Limited Şirketi vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili; davacıların birlikte ... Mahallesi ......

    Dava kabulle sonuçlandığı taktirde, İİK’nun 281/2. maddesi uyarınca uygulanan ihtiyati haciz kesin hacze dönüşür ve davacı alacaklı verilen ilamı icra dosyasına ibraz ederek cebri icra işlemine devam eder. 2004 sayılı İİK’nun 259/1. maddesinde ise, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden BK’nun 49. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Dosyanın incelenmesinde; ... 8. İcra Müdürlüğünün 2009/334 esas sayılı kambiyo senetlerine mahsus icra takip dosyasında alacaklı sıfatını taşıyan ..., dosya borçlusu olan ... ’ın alacaklısı olduğu ... 1....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız fiile dayalı açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Talep ise, tazminat davasında ihtiyati tedbir ve haciz talebinin reddi kararına karşı istinaf başvurusudur. İhtiyati tedbir yönünden yapılan incelemede: Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekir....

      Şti. ile ... aleyhine icra takibi yapıldığını, borçlu şirket ile davacı şirket arasında herhangi bir hukuki ve fiili irtibat olmadığı halde davacı iş yerinde haciz tatbik edilerek 300 adet farklı renk ve modellerde kabanın haczedildiğini, ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 12.09.2012 tarih, 2011/13-2012/1191 sayılı kararı ile haczedilen mallarla ilgili şikayetin kabulüne karar verildiğini belirterek, davalının haksız haciz işlemi nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı vekili ise, yapılan haciz ve muhafaza işleminin usulüne uygun olduğunu belirterek, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davacı şirketin, takip borçlusu dava dışı şirketten ayrı bir tüzel kişilik olduğu ve borçlu şirketin iflas halinde olduğunun alacaklı tarafından bilinmesi gerektiği, bu nedenle yapılan haczin haksız olduğu gerekçesi ile maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

        Hal böyle olunca haksız eylemden kaynaklanan tazminat ve alacak isteklerinde para alacağına kavuşulması amaçlandığından, zararın haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiğinden mahkemece davacı .... yönünden de onun BTM ile giderilebilir yaralanması bulunması ve eşinin de olayda ağır yaralanması nedeniyle manevi tazminat talep edebileceği nazara alınması suretiyle her iki davacı yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davacı .... yönünden şartların bu aşamada kabule göre mevcut olmadığından bahisle ihtiyati haciz talebinin reddedilmesi doğru olmamıştır. Davacılar vekilinin reddedilen ihtiyati tedbir istemine yönelik istinafına gelince, davacının talebi haksız fiil nedeniyle uğradığı zararlardan oluşan maddi ve manevi tazminat talebinden ibaret para alacağına ilişkindir. Davalı ... ın taşınır taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları uyuşmazlık konusu değildir....

          DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Uyuşmazlık; haksız eylem iddiasına dayanan maddi tazminat davasında dava ile birlikte istenilen ihtiyati haciz isteğinin reddi kararına karşı,yapılan itiraza yöneliktir. Uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilebilecektir. 2004 sayılı İİK'nın 258/1. madde metninden de anlaşıldığı üzere ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin ''alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması'' gereklidir....

            Davacının, iş bu davada şimdilik maddi tazminat olarak talep ettiği 200,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafından da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin reddine dair ilk derece mahkemesinin ara kararı usul ve yasaya uygun bulunmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesinde belirlenen koşulların varlığı halinde, incelenen ilk derece mahkemesine ait dava dosyasının ve kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılması...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/03/2014 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava haksız haciz nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

              Dava haksız fiil iddiasına dayalı maddi - manevi tazminat istemine ilişkin olup, 24/03/2023 tarihinde harçlandırılarak açılmıştır. Davacı davalılardan HMK'nın 107 maddesi kapsamında 20.000,00 TL manevi tazminat ve şimdilik 1.200,00 TL maddi tazminat olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı hususuna ilişkindir. İhtiyati haciz, nitelikçe bir geçici hukuki koruma tedbiridir. (HMK 406/2) Geçici hukuki koruma tedbirlerinin amacı, yargı organları önünde hak arayan kişilerin nihai olarak elde etmeyi umdukları haklarına erişimi kolaylaştırmaktır. Bu amacın gerçekleşmesi için, elde edilmesi umulan hakların ya da onların konularının ortadan kalkması, yok olması, değiştirilmesi gibi olasılıkların bertaraf edilmesi gerekir....

              İhtiyati haciz talebi, davalının, davacıyı kasten yaralaması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiasıyla açılan tazminat davası dilekçesi ile birlikte yapılmıştır. Zarar; haksız eylemden kaynaklandığından tazminat, haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Yukarıda belirtilen iddialar ve tüm dosya kapsamındaki belgeler dikkate alındığında davacının maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Alacağın kesin olarak kanıtlanması gerekmez. Davacının alacağı rehinle de temin edilmediğine göre davalının elinde veya üçüncü kişilerde bulunan taşınır ve taşınmaz malları ile alacak ve diğer haklarından uygun miktarının ihtiyaten haczine karar verilebilir....

              UYAP Entegrasyonu