Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. ... .... Asliye Hukuk Mahkemesince, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin .../.../2016 tarih 2015/8625 E. - 2016/11230 K. sayılı olan bozma kararına uyulmuş, davacı vekili, haksız fiil nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle dava açmış olup, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte davalı ...'in ergin olmadığı anlaşılmaktadır. Kural olarak her dava açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilsede haksız fiil nedeniyle verilen zarar olay gününde meydana geldiğinden hukuki sorununda olay günündeki koşullara göre çözümlenmesi zorunludur....
aleyhine .. gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen .. günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davanın zamanaşımından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, kendisinin haberi olmadan, imzası taklit edilerek adına çıkarılan telefon hatlarına ilişkin fatura bedellerinin tahsili için aleyhinde yapılan haksız icra takibi ve haciz nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini savunmuştur....
Dava, haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava, davalı ...'in haksız fiilinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, dosya kapsamından davanın haksız fiil faili olan davalı ... ile 4721 sayılı MK'nın 369. maddesine dayanılarak ev başkanı sıfatıyla davalı ...'ın anne ve babası olan diğer davalılara karşı açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Fiil ehliyetine sahip bulunmayan küçükler tarafından haksız fiil işlenmesi durumunda sorumluluk iki çeşittir. Küçük ...'nın 47. maddesi uyarınca haksız fiil faili olarak, anne ve babası ise TMK'nın 369. maddesi uyarınca ev başkanı olarak zarar görene karşı sorumludurlar. Her iki sorumluluk da birbirinden farklı hukuki nedenlere dayalı olup, zarar gören küçüğe ve ev başkanına karşı birlikte veya ayrı ayrı dava açabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...vd. aleyhine 28/12/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/03/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılardan ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, kararı davalılardan ... temyiz etmiştir. Davacı, davalılardan ...'...
manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 2.250,00- TL'nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, T3 tarafından T8 aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 2.250,00- TL'nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, davacı vekilinin fazlaya ilişkin talebin reddine, Günay TALAY tarafından T7 aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.200,00- TL'nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, Günay TALAY tarafından T8 aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.200,00- TL'nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, Günay TALAY tarafından T6 aleyhine açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 1.200,00- TL'nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, davacı vekilinin fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/06/2013 NUMARASI : 2007/269-2013/303 Uyuşmazlık, haksız fiilden doğan tazminat isteminele ilişkindir. Sözkonusu haksız fiil nedeniyle haksız fiil failine karşı açılan davanın kısmen kabulü kararı verilmiş; aile başkanına karşı açılan dava yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. Sözkonusu hüküm esas itibariyle haksız fiil failine yönelik açılan davada verilen kısmi kabul kararı yönünden temyiz edilmiş; temyiz isteminde aile başkanına karşı açılan davada verilen görevsizlik kararından bahsolunmamıştır. Davanın niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Ancak dosya daha önce iş bölümünden kaynaklanan görevsizlik nedeniyle Yargıtay 17. ve 4. Dairelerince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret, kasten yaralama ve mala zarar verme HÜKÜM : - Sanık ... hakkında kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılması, haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığı, - Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması, haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığı, Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanıkların temyizlerinin hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik olduğu anlaşılmakla, bu suçla sınırlı yapılan temyiz incelemesinde; 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik 14. ve eklenen geçici 13. maddeleri uyarınca; temyizin kapsamına,tebliğname tarihine, suça ilişkin mahkeme kararındaki nitelendirmeye ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20.07.2014 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 17.07.2014 gün ve 2014...
Oysa ki davacı, sözü edilen dava dilekçesinde davacı olan dava dışı 3.kişi aleyhine aynı ibareler nedeniyle kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle manevi tazminat davası açmış ve ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/216 Esas, 2010/649 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar onanarak kesinleşmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse, manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumları da dikkate almalıdır. Davaya konu edilen olayın oluş biçimi dikkate alındığında meydana gelen haksız fiil tektir ve bu haksız fiil nedeniyle davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/216 Esas, 2010/649 Karar sayılı kararı ile kabul edilmiş, davacı lehine manevi tazminata hükmedilmiştir....
Zira, yukarıda değinildiği üzere, bir fiilin haksız fiil olarak nitelendirilebilmesi için, diğer koşullar yanında, onun bir zarara neden olması da zorunludur. Kendisinden kaynaklanan bir zarar bulunmadıkça, bir fiilin hukuka aykırılığından söz edilebilirse de, henüz bir haksız fiil olarak kabulü mümkün değildir. Böyle durumlarda, zarar doğuncaya kadar, ortada sadece hukuka aykırı bir fiil bulunur; dolayısıyla, bu aşamada, haksız fiilin unsurlarından sadece hukuka aykırılık ve –koşulları varsa- kusur unsurları gerçekleşmiş olur. O fiilin, hukuka aykırı bir fiil olmaktan çıkıp, haksız fiil niteliğine dönüşebilmesi ise, ancak diğer iki unsurun; bir zararın doğması ve zarar ile fiil arasında nedensellik bağının bulunması unsurlarının birlikte gerçekleşmesiyle mümkündür....
Davalı, davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davalının zamanaşımı def'i, ceza mahkumiyet kararının Yargıtay tarafından onandığı tarihten itibaren yasal süresi içinde dava açıldığı gerekçesiyle reddedilerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 60. maddesinde haksız fiil nedeniyle tazminat davasının zararın ve failinin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl, her halde zararı doğuran olayın gerçekleşmesinden itibaren on yıllık sürede zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Haksız fiil aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem ise ve Ceza Kanunu’nda daha uzun zamanaşımı süresi öngörülmüşse haksız fiil sorumluluğunda da bu uzamış ceza zamanaşımı süreleri uygulanır....