rekabete aykırılık oluşturarak yapıldığına dair dosyada başkaca delil yer almadığından haksız rekabet oluşturmadığı beyan edilmiştir....
“markasını izinsiz ve marka hakkını ihlal ile haksız rakebet yaratacak şekilde kullandığını iddia ederek; markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, meni ve maddi manevi tazminat isteminde bulunmuş; davalı ise, davacının marka üzerinde hak sahibi olmadığını ve dava açma hakkı bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davaya konu ... ibareli markanın dava dışı ... Limited Şirketi adına 41.sınıf için 31.12.2014 tarihinde tescil edildiği, markanın kullanımı konusunda dava dışı ... Turizm İşletmecilik ve Tic. A.Ş.’ye, bu şirket tarafından da davacı şirkete sözleşme ile yetki verildiği ve sözleşme içeriği dikkate alındığında davacının markayı kullanım hakkına sahip olduğu sabittir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin ... değişik İş Sayılı dosyası ile tespit işlemi yapıldığını ve bu tespit neticesinde dosyaya sunulan raporda davalı tarafa ait ... kod numaralı modellerinin sırasıyla davacıya ait... kod numaralı tasarımları ile benzerlik gösterdiği tespit edildiğini, davalıların eylemi, ticaret yasa uyarınca haksız rekabet oluşturduğunu, Türk Ticaret Kanununda davalının bu şekildeki eylemleri haksız rekabet ve iyi niyet kurallarına aykırı hareket olarak değerlendirildiğini ve bu tür davranışlara karşı davalı aleyhine haksız rekabet ve tazminat istemli davaların açılabileceği belirtildiğini, bu doğrultuda .......
GEREKÇE: Dava; davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti, haksız rakebet eylemler nedeniyle uğranılan zarar kalemlerinin tahsili, haksız rekabet nedeniyle elde edilen menfaatin tahsili, haksız rekabetin meni istemine ilişkindir. Davacının zarar kalemleri olarak, ticari satıma konu malların düşük bedelle satılmasından doğan zarar, faiz ödemesinden doğan zarar ile birlikte dava dışı taşıyıcıya ödediği demuraj bedellerinin de talep edildiği görülmektedir. Mahkemece taraflar arasındaki ihtilaftın TTK'nın 5/2 maddesi uyarıca Deniz İhtisas Mahkemesinin görevi alanında kaldığından bahisle görevsizlik kararı verilmiş, karara karşı davacı ve davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur. Haksız rekabete ilişkin kuralar 6102 sayılı TTK 55 ve devamı maddelerinde düzenlenmekle mutlak ticari davalardandır. Eldeki uyuşmazlıkta davacının zarar kalemleri arasında talep ettiği demuraj bedeli dava dışı üçüncü kişiye yaptığını iddia ettiği bir ödemedir....
Davacı, adına tescilli "..." ve "..." ibareli markalarını davalı tarafından izinsiz ve marka hakkını ihlal ile haksız rakebet yaratacak şekilde kullanıldığını iddia ederek; markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi, durdurulması ve maddi tazminat isteminde bulunmuş; davalı ise, davacı markalarına tecavüz veya haksız rekabet sayılabilecek bir kullanımının olmadığını, dava dilekçesini tebliğ ile birlikte "..." kullanımlarının kaldırılarak "..." olarak düzeltildiğini beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
GEREKÇE: Dava; davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti, haksız rakebet eylemler nedeniyle uğranılan zarar kalemlerinin tahsili, haksız rekabet nedeniyle elde edilen menfaatin tahsili, haksız rekabetin meni istemine ilişkindir. Davacının zarar kalemleri olarak, ticari satıma konu malların düşük bedelle satılmasından doğan zarar, faiz ödemesinden doğan zarar ile birlikte dava dışı taşıyıcıya ödediği demuraj bedellerinin de talep edildiği görülmektedir. Mahkemece taraflar arasındaki ihtilaftın TTK'nın 5/2 maddesi uyarıca Deniz İhtisas Mahkemesinin görevi alanında kaldığından bahisle görevsizlik kararı verilmiş, karara karşı davacı ve davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur. Haksız rekabete ilişkin kuralar 6102 sayılı TTK 55 ve devamı maddelerinde düzenlenmekle mutlak ticari davalardandır. Eldeki uyuşmazlıkta davacının zarar kalemleri arasında talep ettiği demuraj bedeli dava dışı üçüncü kişiye yaptığını iddia ettiği bir ödemedir....
Davacı huzurdaki davada davalının “ISEWorld “markasını izinsiz ve marka hakkını ihlal ile haksız rakebet yaratacak şekilde kullandığını iddia ederek; markaya tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, meni ve maddi manevi tazminat isteminde bulunmuş; davalı ise, davacının marka üzerinde hak sahibi olmadığını ve dava açma hakkı bulunmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davaya konu ISE World ınternatıonal Student Exchange Programs ibareli markanın dava dışı ISE Danışmanlık UluslararasI Eğitim Hizmetleri Pazarlama Limited Şirketi adına 41.sınıf için 31.12.2014 tarihinde tescil edildiği, markanın kullanımı konusunda dava dışı Eduserv Turizm İşletmecilik ve Tic. A.Ş.’ye, bu şirket tarafından da davacı şirkete sözleşme ile yetki verildiği ve sözleşme içeriği dikkate alındığında davacının markayı kullanım hakkına sahip olduğu sabittir....
Davalı Sisteminin Davacı Sistemi İle Haksız Rekabet Yapıp Yapmadığı: Mahkememizin 2020/93 esas 2020/201 karar sayılı kararıyla verilen davacıya ait "okul otomasyon sistemi" içerisinde yer alan "veli bilgilendirme sistemi" ve "sürekli gelir getiren iş modeli"nin TTK'nun 54. maddesi gereğince ticari sır olarak kabulü ile davalının bu sistemi MEB sistemi içerisinde izinsiz kullanmasının haksız rakebet olduğunun tespiti ve men'ine ilişkin kısım ile manevi tazminata ilişkin kısım yargıtay tarafından temyiz isteminin reddi nedeniyle kesinleşmiştir....
Şti." şeklinde değiştirildiğini, müvekkili şirket tarafından herhangi bir haksız rakebet ve marka tecavüzü yapılmadığını, herhangi bir tecavüz mevcut olmadığından buna ilişkin ihtiyati tedbir isteminin de haksız olduğunu, müvekkilinin "..." ibareli ticaret ünvanını kullanmadığı göz önüne alınarak ticari sicilden ünvan silinmesi talebinin ve ilana yer olmaması nedeniyle bu taleplerinin yersiz olduğunu belirterek, davadaki tüm talepler bakımından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı ve davalının aynı iş kolunda faaliyet gösterdikleri, davacının "..." markasını 1983 yılında tescil ettirdiği, 1996 yılında davacının "... - ..." unvanı ile ticaret odasına kaydolduğu, dava tarihi olan 14.04.2015 tarihinde davalı şirketin unvanının ... Ltd....
şirketin sözleşme ile kendisine yüklenen tüm edimleri tam ve eksiksiz olarak yerine getirdiğini, verilen bu hizmetler karşılığında davalı şirket adına e-faturalar tanzim ve teslim edildiğini, davalı şirketin 712.298,61 TL borcu kaldığını, davalı şirketin bakiye cari hesap borcunu ödemediğini, bu yöndeki tüm çağrılara olumsuz yanıt vererek temerrüde düştüğünü, davalı şirket aleyhine 22.08.2022 tarihinde --------- İcra Müdürlüğü’nün --------Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin 27.08.2022 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini ve takibin durmasına sebebiyet verdiğini, dava konusu borcun dayanağı olan faturaların davalı şirketin ticari defterlerine işlenmiş olduğunu, ayrıca BA Formu ile davalı şirket tarafından --------- Vergi Dairesi’ne bildirildiğini, borcun dayanağı olan faturaların müvekkil şirket tarafından Form BS ile------- Vergi Dairesi’ne bildirildiğini, İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesine, davalı şirketin haksız...