Davacı haksız fiil nedeniyle 20.000 TL manevi tazminat istemiş, bu istemin 3.500 liralık kısmı kabul, davalıların karşı dava ile 1.000'er liralık manevi tazminat istemleri ise tümden reddedilmiştir. Davaların manevi tazminata ilişkin olması ve yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 10/2, 10/3 ve 12/(2). maddeleri birlikte değerlendirildiğinde hüküm altına alınan vekalet ücretleri fazla ise de bu yanılgının gedirilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK 438. maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Asıl davada davacı ... vekili Avukat ..., davalı ... aleyhine 30/12/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle manevi tazminat, birleşen davada ise davacı ... vekili Avukat ... tarafından davalılar ... ve ... aleyhine 22/07/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın ve birleşen davanın reddine dair verilen 04/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....
a velayeten kendi adlarına asaleten ... ve ... vekilleri Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 25/06/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Dosyanın incelenmesinde; temyiz incelemesi için gerekli görülen... Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/37 esas ve 2015/93 karar sayılı dava dosyasının eklenmediği anlaşılmaktadır....
ve diğerleri aleyhine 10/03/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/12/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamından; mahkeme kararını davalılar adına temyiz eden Avukat ...’in, davalılardan ... ve ... adına düzenlenmiş vekaletnamesinin dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Şu durumda, adı geçen Avukat davalılardan ... ve ...’in de vekili ise vekaletnamesinin sunulmasının istenilmesi için dosyanın geri çevrilmesi gerekmiştir....
ın manevi tazminat talebi yönünden; davalılar ... ve ...'ye karşı açılan davanın kısmen kabulü ile; 3.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 25/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'den alınarak davacı ...'a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı ...'ın manevi tazminat talebi yönünden davalılar ... ve ...'ye karşı açılan davanın kısmen kabulü ile; 1.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 25/07/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'den alınarak davacı ...'a verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-6100 Sayılı HMK'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK'un 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL'ye çıkarılmıştır.Davalılar ... ve ...'...
icra inkar tazminatından dolayı da ayrıca manevi tazminat talebi yerinde görülmediği gerekçesiyle davacının maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir....
ın evlilik dışı birlikteliğinden kaynaklanan kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; yanlar tarafından temyiz edilen hüküm, Dairemiz çoğunluğunun, davalı ...'ın bu eyleminin, davacının kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir fiil olarak kabul edilemeyeceği benimsenerek, hükmedilen manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Yerel mahkemenin kararında da vurgulandığı gibi; eşler evlilik birliğini kurmakla birbirlerine sadakat borcu altına girmelerinin yanında, mensubu oldukları aile birliğine karşı da sorumlulukları bulunmaktadır. Davacının eşinin evli olmasına rağmen bir başkası ile cinsel ve duygusal ilişkiye girmesi, evlilik sözleşmesi ile bağlandığı, sadakat borcu altına girdiği eşine karşı haksız eylem niteliğindedir. Davalı ...'...
Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir. -/- -2- 2014/15144-2015/14884 Somut olaya gelince, davalının ve dava dışı eşin davacıya yönelik ve bütün olarak aldatma mahiyetindeki davranışlarının manevi tazminatı gerektirip gerektirmeyeceğinin tartışılması gereklidir. Yukarıda incelenen yasa maddeleri uyarınca, davacının dava dışı eşinin TMK'nın evlenmeyle eşe yüklediği ödevler arasında bulunan sadakat yükümlülüğünü ihlali nedeniyle, Yasanın 185. ve 174. maddeleri uyarınca boşanma sebebi ve istek halinde manevi tazminatı gerektirir nitelikte olduğu kuşkusuzdur. TMK'daki düzenleme, dava dışı eşin evlenme ile kurulan aile birliğinin tarafı olması sıfatından kaynaklanmaktadır....
Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacının manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle, yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/04/2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY YAZISI Dava, davalının davacının dava dışı eşi ile birlikteliğinden kaynaklanan haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Çoğunluk ile aramızdaki uyuşmazlık evlilik dışı birlikteliğin haksız fiil olarak kabul edilip edilemeyeceği dolayısıyla davalının bu eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmeyeceği noktasında toplanmaktadır....
Evlenmeyle eşler arasında kurulan aile birliğinin taraflara yüklediği ödevlerin ihlali veya yerine getirilmemesi durumunda bu yükümlülüğü yerine getirmeyen eş yönünden Türk Medeni Kanunundaki sonuçları, boşanma ve boşanma sebebi olması durumunda, bu olaylar yüzünden kişilik haklarının saldırıya uğraması halinde manevi tazminat talep edilebileceğidir. BK. 41 (TBK 49). maddesine göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Yine BK. 49 (TBK.58) maddesinde "Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir." Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir....