İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, "Davanın KISMEN KABULÜ ile; 1- ) Davacının el atmanın önlenmesi isteğinin KABULÜ ile; 10.11.2021 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen 185,67 m2 lik kısma davalı şirketin el atmasının önlenmesine, 2- ) Davacının ecrimisil isteğinin KISMEN KABULÜ ile; kazanılmış haklar da gözetilerek 241,03- TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, 3- ) Davacının eski hale getirme talebinin KABULÜ ile; 10.11.2021 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen 185,67 m2 lik kısımda boruların sökülerek uzaklaştırılması ve kazı malzemesinin doldurulması suretiyle taşınmazın davalı şirket tarafından eski hale getirilmesine, eski hale getirme masraflarının davalı şirket tarafından karşılanmasına, 4- ) 10.11.2021 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli krokinin kararın eki sayılmasına," şeklinde karar...
Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava ecrimisil istemine ilişkindir. Bilindiği üzere, ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/01/2021 NUMARASI : 2020/274 E 2021/4 K DAVA KONUSU : Haksız İşgal Tazminatı (Ecrimisil) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının Samsun ili Atakum ilçesi Küçükkolpınar mahallesi 176 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazın binanın yöneticisi olduğunu, davalının dava konusu taşınmazdaki parselde 9 m² dükkanı bulunduğunu, davalının alt bodrum katında bulunan bina sakinlerinin kullanımına tahsis edilen alanı duvar örerek ve kapı yaparak dükkanın parçası haline getirdiğini, bu işlemler için de 624EVNJ6 belge ve CASB201 barkot numaralı yapı kayıt belgesi aldığının tespit edildiği, davalının apartman sakinlerine ait olan yeri kendi dükkanına katarak gelir elde ettiğini, taşınmaza yapılan el atmanın önlenmesi, izinsiz yapılan yapının eski hale getirilmesi, izinsiz olarak yapılan yapının son beş yıllık kullanımı sebebi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 250,00 TL ecrimisil tazminatının...
Bu durumda HUMK.nun 437. maddesi hükmünde öngörülen 8 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, 2-Diğer davalıların temyizi yönünden; Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, kat mülkiyeti kurulu binanın ortak alanına davalıların yaptığı müdahelenin men'i, eski hale getirilmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, davalıların yaptığı haksız müdahalesinin men'ine, eski hale getirme isteminin reddine ve 16.877,16 TL ecrimisil tazminatına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SARAYKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2013 NUMARASI : 2013/118-2013/362 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale iade isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 2507 parsel sayılı taşınmaza, havuz inşa etmek, ağaçları kesmek ve tel örgü çekip kullanmak suretiyle davalı tarafından müdahale edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine, taşınmazın eski hale getirilmesine ve 1.000,00.-TL ecrimisile karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ESKİ HALE GETİRME ,ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kooperatif adına kayıtlı 3 parsel sayılı taşınmaza davalının taş yığmak suretiyle haksız elattığını ileri sürerek el atmanın önlenmesi eski hale getirme ve ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı iddiası sabit görülmeyerek davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, eldeki davanın 1.500 TL dava değeri üzerinden açıldığı, ecrimisil talebi yönünden 4.446,89 TL’ye ıslah edildiği ancak ıslah harcının yatırılmadığı, yine elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme talebi açısından dava değeri belirlenmediği ve hükümle birlikte de harcın tahsiline karar verilmediği, mahkemece elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme taleplerinin kabulüne ve ecrimisil talebinin ise reddine karar verildiği, taraflarca istinaf kanun yoluna baş vurulduğu; bölge adliye mahkemesince yatırılması gerekli peşin harçlar yatırılmaksızın eldeki davanın görülmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle usulüne göre açılmış bir müdahalenin men’i davası olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin davacının istinaf dilekçesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 241/2 ve 352/1 maddeleri gereğince aynı Kanun'un usulden reddine, davalılar vekillerinin istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri...
Kabule göre de; 2- Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarına göre, bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu parsel yönünden bu yönteme uyulmadan hesaplama yapıldığı anlaşıldığından, hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir....
Kabule göre de; 2- Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarına göre, bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu parsel yönünden bu yönteme uyulmadan hesaplama yapıldığı anlaşıldığından, hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir....
Kabule göre de; 2- Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarına göre, bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedeli ayrı ayrı tespit ettirilerek, el konulan bölüm bedeli eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesi kararı ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu parsel yönünden bu yönteme uyulmadan hesaplama yapıldığı anlaşıldığından, hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir....