Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle, ilgili projenin krokileri getirtilip zemine uygulanarak, proje nedeniyle tesis edilmesi gereken irtifak hakkının geçici mi, daimi mi olacağı, geçici irtifak hakkı kurulması yeterli ise; kaç yıl için tesis edileceği; irtifak hakkının taşınmazın ne kadarlık bölümünde tesis edilmesi gerektiği belirlenip, fen bilirkişisi krokili raporu ile de tespit ettirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, b) Taşınmazda geçici irtifak hakkı tesis edilmesi yeterli ise, irtifak hakkı tesis edilecek taşınmazın ve çevre taşınmazların kullanım durumunlarına göre bilirkişi kurulunca belirlenecek geçici irtifak bedeline hükmedilmesi; daimi irtifak hakkı tesis edilmesi gerekiyorsa, dava konusu taşınmaz ve üzerindeki binaların tüm değeri tesbit edildikten sonra, irtifak hakkı nedeniyle taşınmazın tamamında meydana gelecek değer düşüklüğü oranı belirlenerek, bu orana göre irtifak hakkı karşılığına hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile bilirkişi...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.10.2010 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nın 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı, 101 ada 294 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, 294 parsel sayılı taşınmaz lehine, 17.04.2014 tarihli raporda 2. alternatif olarak gösterilen yerden 304, 1408, 311, 302, 301, 300 ve 295 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine geçit hakkı tesisine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir....

      Belirtilen nedenle; dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2015 yılı verileri esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden 2014 yılı resmi verilerine göre değer biçen bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması, 2)Taşınmazın değeri belirlenirken bilirkişi raporunda genel idare giderleri, diğer giderler ve sermaye faizi üretim masraflarına dahil edilmek suretiyle az bedele hükmedilmesi, 3)Dava konusu taşınmazın geometrik durumu, yüzölçümü ve doğal gaz boru hattının güzergahı dikkate alınarak irtifak hakkı nedeniyle değer düşüklüğü oranının taşınmazın tüm değerinin % 1'ni geçemeyeceği gözetilmeden daha düşük oranda kabulüyle az bedele hükmedilmesi, 4)Davacı idarece taşınmaz üzerinde daimi ve müstakil nitelikli üst hakkı kurulması talep edildiği halde, daimi irtifak hakkı tesisine ilişkin hüküm kurulması, 5)Tespit edilen kamulaştırma bedeline göre davalı taraf lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 04.12.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı, 841 parsel sayılı taşınmazı lehine, parseline komşu tapulama harici bırakılan taşınmazdan geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davanın haksız ve yersiz olarak açıldığını, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının davasının kabulü ile, ......

          Davacıya ait taşınmazın çevredeki yollara ulaşmasını sağlayacak tüm alternatifler belirlenerek en uygun yerden geçit kurulması gerekirken davalı taşınmazlarını bölecek şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir Kabule göre de, geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmazın aleyhine kurulacağından aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Aleyhine geçit kurulan 32 parsel sayılı taşınmaz malikleri hakkında harcı verilmek suretiyle usulüne uygun olarak açılmış veya haricen açılarak bu dava ile birleştirilmiş bir dava bulunmamaktadır. Mahkemece taraf teşkilindeki bu eksiklik tamamlanmadan davaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

            Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 04/11/2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı, 101 ada 534 parsel sayılı taşınmazı lehine geçit hakkı tesis edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne, 101 ada 534 parsel sayılı taşınmaz lehine, 101 ada 536 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....

              Mecra irtifakı kurulmasına ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine mecra hakkı kurulması istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına mecra hakkı kurulması istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Mecra irtifakı kurulmasına ilişkin davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da mecra hakkı kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.09.2005 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile 585 parsel lehine 576, 132 ve 1884 parsellerden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, Hazine vekili temyiz etmiştir....

                  Ancak; Davacı idarece taşınmaz üzerinde 49 yıllık daimi ve müstakil nitelikli üst hakkı kurulması talep edildiği halde, daimi irtifak hakkı tesisine ilişkin hüküm kurulması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1 ve 2 nolu bentlerindeki (daimi) kelimesinden sonra gelen (irtifak üst hakkı) ibarelerinin hükümden çıkartılmasına, yerlerine ayrı ayrı (ve müstakil nitelikli üst hakkı) ibaresinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    in aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Mahkemece davacılara ait 645 parsel saylı taşınmaz lehine, davalılara ait 648 parsel sayılı taşınmaz aleyhine 19.03.2012 tarihli bilirkişi raporu ve eki krokide kırmızı renkle gösterilen 1 no'lu alternatiften 3 metre genişliğinde, 200 m2 yüzölçümlü alandan geçit hakkı kurulması gerekirken kırmızı renkle gösterilen 1 no'lu alternatiften 3 metre genişliğinde "200 metre uzunluğundaki alandan" geçit hakkı kurulması doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ...'...

                      UYAP Entegrasyonu