nın 2/B maddesi kapsamında hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın davacının zilyetliğinde olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın zilyetliğin tespiti davası olup sadece zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık konusu ... İli, ... İlçesi, ... Mah. ... Ada 11 parsel sayılı taşınmazın 6831 Sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır....
Kaynarca Sulh Hukuk Mahkemesi ise,davacının talebinin kadastro tutanaklarına askı ilanından sonra itiraz mahiyetinde olup hakka dayandığı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'nun (HMK) 2. maddesine göre bu davalara bakma görevinin asliye hukuk mahkemesinde olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
Hukuk Dairesi'nin 2018/615 Esas 2019/159 Karar sayılı ilamında; "Davacı tarafından mülkiyeti Maliye Hazinesine ait olan ve Hazineye Ecrimisil ödeyerek zilyetliğinde bulunan dava konusu taşınmazdaki 347 m2'lik kısma davalının tecavüzde bulunduğunu belirterek açmış olduğu bu davada davacının zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayanmadığı, bu şekilde açmış olduğu dava salt zilyetliğin korunması davası olup, bu nedenle zilyetliğin korunması davasına bakmaya görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle yerel mahkemece zilyetliğin korunmasına dair davanın bu dosyadan tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmesi, davacının maddi tazminat talebinin ise Asliye Hukuk Mahkemelerinin görev alanında kalması nedeniyle görülüp sonuçlandırılması gerekir iken yerel mahkemece her iki talebinde aynı dosyada görülüp sonuçlandırılması usul ve yasaya uygun değildir." şeklindeki gerekçe ile kaldırılmasına karar verilmiştir....
Böylesine eksik ve yetersiz bir incelemeye dayalı olarak karar verilemez....
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; inançlı işleme dair iddialarını sözleşme ve tanık beyanları ile kanıtladıklarını, taşınmazın keşif sırasında tapulu olduğunun anlaşılması üzerine 26.10.2017 tarihli dilekçe ile davalarını zilyetliğin tespiti olarak ıslah ettiklerini ve tescil taleplerinin bulunmadığını ileri sürmüştür. C....
Maddesine göre korunmaya değer ... bir hakkının ve zilyetliğinin olmayıp, bu hakkın ve zilyetliğin müvekkillerine ait olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; Medeni Yasanın 984. Maddesinde anılan 2 ay ve 1 yıllık hak düşürücü sürelerin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Medeni Yasanın 937 ve 987. maddelerine göre açılan zilyetliğin korunması ve haksız el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiracılık sıfatının tesbiti Dava kiracılığın tespiti, şahsi hakka dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece kiracılığın tespitine ilişkin talep, davaya konu yerin kira sözleşmesine dahil olduğu bu konuda davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davacının el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi ise bu konudaki taleplerin haksız olduğu gerekçesiyle reddedilmiş, karar davacı vekili tarafından el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görev alanı dışında bulunduğundan dosyanın 14. Hukuk Başkanlığı'na gönderilmesine, 06.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Çekişmeli 106/3, 71, 72, 73 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespiti 1974 yılında yapılmış, davacılar tarafından kadastro sonrası miras yoluyla gelen hakka ve zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuş olmakla, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun Geçici 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 2015/8 sayılı iş bölümü kararı uyarınca temyiz inceleme görevinin Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunması nedeniyle görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın, 6644 sayılı Kanunla değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/2 maddesi uyarınca Hukuk İş Bölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 08.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Dava, şahsi hakka dayalı imar ihya yaptığının tespiti istemine ilişkindir. Adı geçen dosya hakkında Dairemizce 14.06.2012 tarihinde 4.Hukuk Dairesine aidiyet kararı verildiği halde (4), (14), (13) ve (3).Hukuk Dairelerince de aidiyet kararı verilerek dosyanın Yargıtay Yüksek Başkanlar Kuruluna gönderilmesi gerekirken zuhülen dosya Dairemize gönderildiğinden 6110 sayılı Kanunla değişik Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi hükmüne göre Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan ve Büyük Genel Kurul'ca kabul edilerek yürürlüğe giren işbölümü kararına göre temyiz inceleme yerinin belirlenmesi için dosyanın YÜKSEK HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU’na SUNULMASINA, 26.12.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
Zilyetliğin ilk önce tanık sözleri ile tespiti şarttır. Bu yapılmadıkça mahalli bilirkişi sözleri yalnız başına bir delil olamaz. Mahalli bilirkişinin zilyetlik konusundaki sözleri; ancak, zilyetliğin tespiti maksadı ile dinlenilen tanıkların sözlerinin doğruluğunu gösteren bir bilgi olarak gözönünde tutulabilir. Bu itibarla zilyetlik olaylarının açıklandığı gibi tanık sözleri ile ispat edilebileceğinin gözönünde tutulması, davacı, dava dilekçesinde açıkça tanık deliline dayandığına göre, öncelikle, davacıya tanıklarını liste halinde vermesi için usulüne uygun kesin süre ve imkan verilmesi, belirlenen yerel bilirkişi listesinde yer alan kişiler ile taraf tanıklarının HMK.nun 240, 243 ve 259. maddeleri uyarınca davetiye ile keşif yerine çağrılarak, aynı Kanunun 259/2 ve 290/2. (HUMK. 259) maddeleri hükümleri uyarınca ve mümkün olduğunca taşınmaz başında yapılacak keşifte dinlenilmeleri, beyanları arasında aykırılık çıktığı takdirde aynı Kanunun 261/1....