(Y2HD, 20.04.2006, 21518-5959, GENÇCAN-TMK-2., s.1388-1389) Boşanma davası davacı “kadın” tarafından “sürekli kalma niyetiyle” oturduğu (TMK. m. 19 f. I) (=yerleşim yeri) ve bu sebeple yerleşim yeri (TMK. m. 168) olan yerde/doğru yerde açılmıştır. Bu sebeplerle değerli çoğunluğun “farklı düşüncesine” katılmıyorum. Üye...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK nun 683. Maddesi gereğince açılmış olan el atmanın önlenmesi ve Yine TMK nun 737 ve 738. maddeleri gereğince komşuluk hukukundan kaynaklı el atmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesi istemine ilişkindir....
Mahkemece, davacı eşin ayrı yaşamakla nafaka talebinde haklı olduğu gerekçesiyle aylık 300,00 YTL tedbir nafakasının tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı TMK.nun 195. maddesi uyarınca; “evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde hakimin müdahalesi gerekir.” Aynı Kanunun 197/1 maddesi de; "eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıyı, konut ve ev eşyalarından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır. " hükmünü getirmiştir....
(Y2HD, 20.04.2006, 21518-5959, GENÇCAN-TMK-2., s.1388-1389) Boşanma davası davacı “kadın” tarafından “sürekli kalma niyetiyle” oturduğu (TMK. m. 19 f. I) (=yerleşim yeri) ve bu sebeple yerleşim yeri (TMK. m. 168) olan yerde/doğru yerde açılmıştır. Bu sebeplerle değerli çoğunluğun “farklı düşüncesine” katılmıyorum....
(Y2HD, 20.04.200 Boşanma davası davacı “kadın” tarafından “sürekli kalma niyetiyle” oturduğu (TMK. m. 19 f. I) (=yerleşim yeri) ve bu sebeple yerleşim yeri (TMK. m. 168) olan yerde/doğru yerde açılmıştır. Bu sebeplerle değerli çoğunluğun “farklı düşüncesine” katılmıyorum....
Hukuk Dairesi Y A R G I T A Y İ L A M I MAHKEMESİ : Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/12/2014 NUMARASI : 2013/313-2014/1784 Dava dilekçesinde, Kat Mülkiyeti Yasasına göre hakimin müdahalesi istenilmiştir. Mahkemece davalı hakkında davanın reddine, diğerleri yönünden kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Karar başlığında isimleri yazılmamış olan davalılar 'ye gerekçeli kararın tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davada vekille temsil edilen davalı ın Bacanlı veya Av.Mehmet ye gerekçeli kararın usulünce tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. Karşılaştırıldı. SA....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/869 KARAR NO : 2021/1492 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : M TARİHİ : 09/01/2020 NUMARASI : 2018/195 ESAS-2020/13 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı kadın, dava dilekçesinde özetle; davalı-karşı davacı ile evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, kendisi için 30.000,00 TL maddi ve manevi tazminat, 100.000,00 TL mehir alacağı ile 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuğun velayetinin kendisine verilmesine, çocuk için aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
KARŞI OY YAZISI Üzerinde aile konutu şerhi (TMK m. 194 f. III) bulunmayan ve davalı-malik olan eş adına kayıtlı taşınmazın davalı-malik olan eş tarafından, malik olmayan davacı eşin “açık rızası alınmadan” (TMK m. 194 f. I) ve rızayı sağlayamadığı veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmemesi söz konusu olmadığı için hâkimin müdahalesi de istenilmeden (TMK m. 194 f. II) devredilmesi sebebiyle davacı-malik olmayan eş tarafından dava açıldığı ve yerel mahkeme tarafından davanın reddine karar verildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Değerli çoğunlukla aramızdaki çekişme nedir? TMK m. 194 hükmü ile korunması hedef alınan malik olmayan eşin “açık rızası alınmadan” yapılan işlemi “geçerli” sayabilir miyiz? Başka bir anlatımla “yoktan var çıkabilir mi?” Bilindiği üzere benzer çekişme Yargıtay Hukuk Genel Kurulu önüne daha önce gelmiştir....
SONUÇ: Hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen nedenlerle ONANMASINA, davalı ...’un katılma yoluyla temyiz isteğinin yukarıda l. bentte gösterilen nedenlerle incelenmesine yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 20.04.2009 KARŞI OY YAZISI Üzerinde aile konutu şerhi (TMK m. 194 f. III) bulunmayan ve davalı-malik olan eş adına kayıtlı taşınmazın davalı-malik olan eş tarafından, malik olmayan davacı eşin “açık rızası alınmadan” (TMK m. 194 f. I) ve rızayı sağlayamadığı veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmemesi söz konusu olmadığı için hâkimin müdahalesi de istenilmeden (TMK m. 194 f....
KARŞI OY Üzerinde aile konutu şerhi (TMK m. 194 f. III) bulunmayan ve davalı-malik olan eş adına kayıtlı taşınmazın davalı-malik olan eş tarafından, malik olmayan davacı eşin “açık rızası alınmadan” (TMK m. 194 f. I) ve rızayı sağlayamadığı veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmemesi söz konusu olmadığı için hâkimin müdahalesi de istenilmeden (TMK m. 194 f. II) * sebebiyle davacı-malik olmayan eş tarafından dava açıldığı ve yerel mahkeme tarafından davanın reddine karar verildiği konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır. Değerli çoğunlukla aramızdaki çekişme nedir? TMK m. 194 hükmü ile korunması hedef alınan malik olmayan eşin “açık rızası alınmadan” yapılan işlemi “geçerli” sayabilir miyiz? Başka bir anlatımla “yoktan var çıkabilir mi?” Bilindiği üzere benzer çekişme Yargıtay Hukuk Genel Kurulu önüne daha önce gelmiştir....