Davalı vekili cevap dilekçesinde takibin ihtiyati hacizde başladığını, davacıların takibe itirazı sonucunda İstanbul Anadolu 9. icra Hukuk Mahkemesi'nin 2019 / 97 esas sayılı dosyasından takibin iptaline karar verildiğini, ihtiyati haczin icra takip işlemi olmadığını, bu nedenle takibin iptaline karar verilmesinin ihtiyati hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağını, davacılar tarafından İstanbul Anadolu 4....
A.Ş, T2 ve diğer 3 borçlu aleyhine Niğde İş Mahkemesinin 2020/40 Esas 2022/629 Karar sayılı ilamına dayalı olarak toplam 1.443.912,77 TL alacak için 03/02/2023 tarihinde ilamlı takip başlatıldığı, icra emrinin borçlular vekiline 21/02/2023 tarihinde tebliğ edildiği, takip talebi incelendiğinde, "borçlu şirket tarafından yukarıda toplam hesap edilen alacak 29/12/2022 tarihinde hesabımıza ödenmiştir şu anda bir alacak veya ferisi talep edilmemektedir. Ancak alacak miktarı ile ilgili ihtilaf devam edip dolayısıyla konulan ihtiyati haczin devam etmesi gerektiği için İİK'nun 264/3. maddesine göre iş bu takibin yapılması zorunluluğu doğmuştur. " açıklamasının yapıldığı görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki blokenin kaldırıması alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yani, alacaklı, icra mahkemesinin takibin iptali kararının kendisine tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde genel haciz yolu ile takip yaparsa veya genel mahkemede alacak davası açarsa, ihtiyati haciz geçerli kalmakta devam eder (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuk El Kitabı, 2013 baskı, s;1070) (emsal karar; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2016/22349 E 2017/14530 K sayılı kararı) TTK MADDE 5/A- (Ek:6/12/2018- 7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir. Somut olayda, Mersin 2....
Alacaklı vekilinin talebi üzerine icra müdürlüğünce 01.09.2015 tarihinde yapılan dosya hesabı ile bankalardaki hak ve alacaklarına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Genel haciz yolu ile takipte, borçlunun yasal sürede yapmış olduğu itiraz üzerine İİK'nun 66. maddesi uyarınca icra takibi olduğu yerde durur. Alacaklının duran takibin devamını sağlayabilmesi için icra mahkemesince verilmiş bir itirazın kaldırılması kararı (İİK. m.68) ya da genel mahkemece verilmiş itirazın iptali ilamı (İİK. m.67) sunmalıdır. Buna göre itirazın iptali ilamı itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlayan bir ilamdır. İtirazın iptali davasını kazanan alacaklının, ilamsız icra takibine devam edilmesini (haciz, satış, paranın ödenmesini) isteyebilmesi için itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekmez. Ancak, itirazın iptali kararını temyiz eden borçlu, Yargıtay'dan icranın durdurulmasına karar verilmesini isteyebilir....
Sayılı kararı ile takibin devamına karar verilen takip alacağını aşan miktar yönünden iptali ile haczin bu miktar yönünden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken mahkemece takibin tamamen durdurulmasına karar verilmesi isabetsizdir…” gerekçesiyle alacaklının temyiz itirazları kısmen kabul edilerek (2) nolu bentte yazılı nedenlerle karar bozulmuştur. Direnme Kararı: 9. Mersin 3. İcra (Hukuk) Mahkemesinin 23.11.2016 tarihli ve 2016/627 E., 2016/765 K. sayılı kararı ile; önceki gerekçeyle birlikte, şikâyet ve talepte takibin durdurulması ve iptalinin istendiği, haczin kaldırılması talebinin olmadığı, Mersin 1....
İtirazın iptali davası sonucunda verilen karar uyarınca, ilamsız icra takibinin başlatıldığı dosya üzerinden, takipte istenip de, mahkemece takibin devamına karar verilen asıl alacak ve faizi hakkında takibe devam edilmesine engel yoktur. Bunun için icra emri gönderilmesine de gerek bulunmamaktadır. Ancak, itirazın iptali kararının fer'isi niteliğinde olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama gideri ilama dayandığından, borçluya aynı dosya üzerinden icra emri düzenlenerek tebliğ edilmesi gerekir. Somut olayda, davacı borçluya ödeme emrinin 24/11/2010 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine davacının yasal sürede borca itiraz ettiği ve icra müdürlüğünce takibin durdurulduğu, davalı alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davası sonunda, İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/02/2022 tarihli 2021/355 Esas 2022/63 Karar sayılı kararı ile borçlu davacı yönünden toplam 46.329,83 TL alacak üzerinden takibin devamına karar verildiği tartışmasızdır....
Ancak İtirazın İptali davasına bakan Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi yaptığı yargılama sonunda verdiği kararında "takibin gerçek ya da tüzel kişiye karşı yapılabileceği somut olayda takibin acente sıfatıyla... isimli gemiye ... tüzel kişiliği bulunmayan ... Denizcilik'e yöneltildiği, takibe itirazı ise .. Denizcilik adına gerçek kişi ...'nın yaptığı, bu itirazın takipte taraf olmayan gerçek kişiyi taraf haline getirmeyeceği ve bu durumda geçerli bir takibin ve itirazın varlığından söz edilemeyeceğine göre davacı alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının da bulunmadığı" gerekçesiyle davanın HMK.nun 114/1-h,115/2 maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmiş ve icra müdürlüğü bu gerekçeyi kullanarak takibin doğru kişiye yöneltilmesi mümkün olduğundan ihtiyati haczin devam ettiği kanaatiyle davacı borçlunun ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine karar vermiştir....
haciz kararı verilemeyeceğini, nitekim Takibin İptali kararı sebebiyle Mersin 1....
verildiği, bu durumda süresinde alacak davası için arabuluculuk başvurusu yapıldığından yukarıda anılan içtihat gereğince ihtiyati haczin geçerli kalmaya devam edeceğinin anlaşıldığı, İcra Müdürlüğü kararının sonucu itibarıyla doğru olduğu, gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, şikayetin reddine karar verilmiştir....