WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belirtildiği üzere ihtiyati haczin infazı sonrası yedi gün içinde takip talebinde bulunma zorunluluğu da olmadığından ihtiyati haczin düşmesi de söz konusu olmayacaktır. Somut olayda tasarrufun iptali davasının davalıları olan B.. P.. ile Y.. Ç..'...

    Somut olayda, tapu kayıtları ve dosya kapsamındaki sair belgelere göre; şikayete konu hacizi taşınmazın takip borçlusu müteveffa T4 adına kayıtlı iken açılan tapu iptali tescil davasının kabulüne karar verilerek tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği kararının derecattan geçerek 08/05/2019 tarihinde kesinleştiği şikayete konu taşınmaz üzerindeki kaldırılması istenen haczin ise 19/06/2019 konulduğu görülmektedir. Kayıtlardan anlaşıldığı üzere haczin tapuya işlendiği tarihte hacizli taşınmaz takip borçlusu adına kayıtlı değildir. Önceki hacizler ise şikayet konusu olmadığından icra müdürlüğünün 23/06/2020 tarihli haczin kaldırılmasına yönelik işleminin ve anılan işlemin şikayet yoluyla iptali talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkeme kararının yerinde olduğu görülmektedir. Yukarıda açıklandığı şekilde, davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Kat, 7 nolu bağımsız bölüm üzerine haciz konulduğunu ancak söz konusu taşınmaza ilişkin müvekkilinin borçluya karşı tapu iptali ve tescil talepli dava açıldığını, Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesince taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkil adına tesciline karar verildiğini, bu karar gereğince taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasının talep edilmesine rağmen icra müdürlüğünce satış avansı yatırılmış olması sebebiyle talebin reddedildiğini ayrıca konulan haczin İİK 106- 110 maddesine göre kaldırılması gerektiğini belirterek, haczin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilgili taşınmazdaki haczin 2009 yılında işlendiğini, daha sonra bu haczin yenilendiğini, taşınmaz hakkında satış işlemlerine başlandığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlu adına kayıtlı taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulduğu, borçlu vekilinin, itirazın iptali davasında karar verilmekle taşınmazlar üzerindeki ihtiyati haczin kesin hacze dönüşüp 2 yıllık satış isteme süresinin başladığını, icra müdürlüğünün iki yıllık süre dolmadan taşınmazlara yeniden haciz konulması işleminin doğru olmadığını ileri sürerek işlemin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece kesin hacze dönüşen ihtiyati haczin hukuki geçerliliği devam ederken, taşınmazlara yeniden haciz konulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle...

      Bu aşamada, haczin kaldırılması, ancak, üçüncü kişilerin genel mahkemede açacağı dava sonucunda çözümlenir. Öte yandan, üçüncü kişilerin, adlarına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK’nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 E. 1997/729 K.; HGK’nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E. 2001/516 K.; HGK’nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 E. 2004/183 K.). Bir diğer ifade ile taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması şikayet yoluyla icra mahkemesinden istenmesi gerekip, icra müdürlüğünce taşınmazın üçüncü kişiye ait olduğu nedeniyle haczin kaldırılmasına karar verilemez....

        -K A R A R- Şikayetçi vekili, dava dışı borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, süresinde satış istenmediğiden haczin düştüğü gerekçesiyle müvekkiline pay ayrılmadığını, oysa ki ....05.2005 tarihinde satış talep edildiği halde satışa konu taşınmaz üzerinde ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tasararrufun iptali davası sırasında konan tedbir nedeniyle satış taleplerinin reddedildiğini, haczin düştüğüne dair memur işlemi hakkında ... .... ... Hukuk Mahkemesi'ne şikayette bulunduklarını, ileri sürerek, sıra cetveline şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Şikayetçi vekili, tasarrufun iptali sırasında taşınmaz üzerine konan haczin satışa engel olmadığını savunarak,şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamana göre; şikayetçinin ... .... ... Müdürlüğü'nün 2007/2449 Esas sayılı dosyasında, ... memurunca haczin düştüğüne dair verilen karara karşı, ... .... ......

          Haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı taşınmaz için 3. kişinin açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesi dahi, haciz tarihindeki mülkiyet durumunu etkilemez. Tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm de taşımadığından haczin kaldırılması istemi ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir. Somut olayda, taşınmaz üzerine haciz konulması için 04.11.2013 tarihinde haciz müzekkeresi yazıldığı, taşınmaza konan haczin 06.11.2013 tarihli olduğu, Menderes Asliye Hukuk Mahkemesi’nin tapu kaydının iptali ve tescil kararının ise 22.02.2011 tarihli olup kararın 15.06.2012 de kesinleştiği, mahkeme kararının 30.12.2013 tarihinde tapuda tescil edildiği görülmektedir. Dairemizin 18.11.2014 tarihli, 2014/28478E-27459K sayılı ilamı maddi hataya dayalı olup, şikayet konusu 06.11.2013 tarihli haczin dairemizin anılan kararında gösterilmemesi usuli kazanılmış hak oluşturmaz....

            İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/427 Esas, 2021/755 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin kabulü ile haczin kaldırılması kararına karşı, davalı banka vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından davalı T5 aleyhine icra takibi başlatıldığını, murisi olan Mehmet Keskinaslan'dan kalan taşınmaza bu borca ilişkin icra dosyasından hissesi oranında haciz konulduğunu, ancak borçlunun 16/10/2019 tarihinde muris Mehmet Keskinaslan'ın mirasını Çeşme Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/382 Esas 2019/450 Karar sayılı ilamı ile reddettiğini, 04/01/2021 tarihinde murisin taşınmazına konulan haczin dayanaksız olduğunu, icra dairesine konulan haczin kaldırılması için talepte bulunduklarını, ancak icra dairesinin 22/06/2021 tarihli kararı ile talebi reddettiğini belirterek, hukuka aykırı kararın iptali ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini...

            Kat, 7 nolu bağımsız bölüm üzerine haciz konulduğunu ancak söz konusu taşınmaza ilişkin müvekkilinin borçluya karşı tapu iptali ve tescil talepli dava açıldığını, Bakırköy 10. Asliye Hukuk Mahkemesince taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkil adına tesciline karar verildiğini, bu karar gereğince taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasının talep edilmesine rağmen icra müdürlüğünce satış avansı yatırılmış olması sebebiyle talebin reddedildiğini ayrıca konulan haczin İİK 106- 110 maddesine göre kaldırılması gerektiğini belirterek, haczin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilgili taşınmazdaki haczin 2009 yılında işlendiğini, daha sonra bu haczin yenilendiğini, taşınmaz hakkında satış işlemlerine başlandığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir....

            Öte yandan kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yolu ile yapılan takipte ihtiyati haczin, ödeme süresinin dolması ile kesin hacze dönüştüğünün ve genel haciz yolu ile takibe vaki itirazın iptali davasında karar tarihinin, ihtiyati haczin kesinleşme tarihi olduğunun gözden kaçırılması da kabul şekli itibariyle doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenle, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenle, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün şikayet olunan yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu