Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacının icra mahkemesine müracaat ile meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetin bulunduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmektedir. İİK.nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12. bendinde yer alan haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda; taşınmaz haczinin borçluya 103 davetiyesi ile 11/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 02/11/2018 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Borçlu meskeniyet şikayet dilekçesinde 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini de ileri sürmediğinden şikayetin süre aşımından reddi gerekir. Bu nedenle istinaf sebebi yerinde değildir....
Dava İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca açılmış meskeniyet iddiasıyla ilgili haczedilmezlik şikayeti davasıdır. İİK'nun 16.maddesine göre haczedilmezlik şikayeti ile ilgili işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde yapılır. Somut olayda, icra dosyasında davacıya ait taşınmaz üzerine 03/02/2020 tarihinde haciz konulduğu, davacı asilin duruşmadaki beyanında 20/02/2020 tarihinde tapu kaydını Tapu Müdürlüğü'nden aldığını beyan ettiği anlaşılmakla 20/02/2020 tarihi itibariyle taşınmaz üzerindeki hacizden haberdar olduğunun kabulü gerektiği, davanın ise öğrenme tarihinden itibaren yasal 7 günlük süre geçtikten sonra açıldığı anlaşıldığından mahkemece süresinde olmayan davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir....
kişi bu haciz yönünden mahcuzlara ilişkin haczedilmezlik şikayetinde bulunmaya yetkili değildir. 3. kişinin haczedilmezlik şikayeti yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığından şikayetin reddi ile, uyuşmazlığın üçüncü kişinin mülkiyet hakkına dayanan ve İİK'nun 96. vd. maddelerinden kaynaklanan istihkak iddiası olarak ele alınıp, işin esasına girilerek tarafların delillerinin toplanması varsa noksan harcın tamamlattırılmasından sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen husus dikkate alınmadan duruşma yapılmaksızın davanın hukuki nitelendirmesinde hata yapılarak yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı üçüncü kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Bir başka ifadeyle, meskeniyet şikayeti, şahsi hak niteliğinde olup; iddiada bulunan kişinin ihtiyacı ve haczedilen meskenin bu şahsın haline münasip olup olmadığı araştırılarak sonuçlandırılması gerekir. Bu nedenle, haczedilmezlik şikayetinin incelenmesi sırasında şikayetçi borçlunun ölümü halinde mirasçılarının yargılamayı sürdürmeleri mümkün değildir. Öte yandan, borçlunun ölümü ile İİK'nun 53. maddesi uyarınca; alacaklı tarafından takibin mirasçılara yöneltilmesi ve bu konuda muhtıra tebliğinden sonra, mirasçılar haczin kendilerine tebliğ tarihinden ya da öğrenmeleri halinde bu tarihten itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde ön görülen yasal yedi günlük sürede İİK'nun 82/12. maddesi uyarınca kendileri adına haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceklerdir....
İcra Müdürlüğünün 2022/1063 Esas sayılı takip dosyasındaki ihtiyati haciz işlemi ile 02.03.2022 tarihli kararı olduğu, haczedilmezlik şikayetinin bu dosya üzerinden incelenip karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (2004 sayılı Kanun) uyarınca haczedilmezlik şikayeti ile haczin kaldırılması istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, alacaklının 01/12/2010 tarihli davacının taşınmazı üzerine haciz konulması talebinin müdürlüğün aynı tarihli kararı ile kabul edildiği, taşınmazın tapu kaydı üzerine 14/12/2010 tarihinde haciz şerhi işlendiği, alacaklının yasal süresinde taşınmazın satışını talep ettiği ve haczin ayakta olduğu, 02/05/2012 ve 17/01/2014 tarihlerinde taşınmazın tapu kaydına işlenen satış şerhinin haciz niteliğinde olmadığı, taşınmaz üzerine şikayete konu icra dosyasından konulan başkaca haciz olmadığı, 03/10/2014 tarihinde yapılan kıymet takdirine ilişkin raporun ise 23/06/2015 tarihinde borçlu vekiline tebliğ edildiği, 25/12/2017 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 27.01.2016 tarih, 2015/24216 E., 2016/2344 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair karar düzeltme itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlular hakkında başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçlular, icra mahkemesine başvurularında haczedilmezlik şikayeti ile birlikte takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğini ileri sürerek itfa itirazında bulunmak suretiyle takibin iptalini talep etmişler, mahkemece haczedilmezlik şikayeti reddedilmiş, itfa itirazının ise beş günlük itiraz süresinden sonra...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçlunun taşkın haciz şikayeti yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; İcra mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK.nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir....
Dava, ilamlı icraya dayalı icra takip dosyasında haczedilmezlik şikayeti ve kararı üzerine söz konusu ödemelerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalılar tarafından, murisleri ...’ın davacı belediyeye ait iş makinesinden kaynaklanan ölümü nedeni ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/119 esas sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat davası açıldığını, mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne dair karar üzerine davacı aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını ve davacıya İller Bankası tarafından gönderilen paraların bulunduğu hesaba haciz konulduğunu, bu nedenle haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğunu, yapılan yargılama sonunda davanın kabul edildiğini ve onama üzerine kesinleştiğini belirterek, 12.443,23TL’nin faiziyle tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekilince, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ana bilgisayar ile santral ve serverin, yine bilgisayar kasalarının haczedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, haczedilen malların mesleki faaliyetin devamı için önemli olduğunu, haciz ve muhafaza işleminin de hukuka aykırı yapıldığından 04/10/2019 tarihinde gerçekleştirilen haciz işlemi için şikayette bulunduklarını, yapılan haciz sonrası malların teslim edildiği şahsın resmi yediemin olmadığını, yerel mahkemenin bu konuda bir inceleme yapmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca icra memur işlemini şikayet ve İİK'nın 82. maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....