Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin kaldırma kararı uyarınca gerekli hususların tam olarak yerine getirilmediğini, adı geçen bankanın 07/10/2020 tarihli müzekkere cevabında davacının haciz tarihi itibariyle borcunun bulunup bulunmadığı net olarak bildirmediğini, tüm bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 82/1- 4 maddesi uyarınca açılmış haczedilmezlik şikayeti davasıdır....

Sayılı kararıyla onandığını ve kesinleştiğini, bu konuda verilmiş bir kesin hüküm bulunduğundan, davacının yeniden haczedilmezlik itirazında bulunmasının kötüniyetli ve hukuka aykırı olduğunu, haczedilmezlik itirazının ayrıca davaya konu ev için kullanılan kredinin karşılığı verilen ipoteğin davacının kullandığı ve kullanacağı tüm kredilere karşılık olarak verildiğini ve haczedilmezlik şikayetinin dinlenilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu muhitte belirlenen kıymet ile sıfır lüks evler bulunduğunu, borçlunun bu kıymet takdirine itiraz etmesinde hukuki yararı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Salihli İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davacının Salihli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/2407 Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrikine, meskeniyet şikayeti yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceği düzenlemesi haczedilmezlik şikayeti olup, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde haciz safhası olmadığından bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı da yoktur.Bu durumda mahkemece; haczedilemezlik şikayetinin konusu bulunmadığından istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de, sonuçta istem reddedilmiş olmakla; sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....

    Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Borçlu, meskeniyet şikayeti ile birlikte haciz işlemi tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerse, öncelikli olarak haciz işlemi tebliğinin usulüne uygun olup olmadığının denetlenmesi, usulsüz olduğunun saptanması ve borçlunun, haczi öğrenme tarihine göre 7 gün içinde meskeniyet şikayetinde bulunduğunun anlaşılması durumunda işin esasının incelenmesi gerekir....

    İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Somut olayda, İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2015/17593 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takibin ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip olduğu, takibin niteliği gereği bu takip dosyasına ilişkin olarak haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunulamayacağı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....

    Dava İİK'nun 82/1- 4 maddesi uyarınca açılmış haczedilmezlik şikayeti davasıdır....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İİK'nın 82/1- 12. maddesi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    Dava, ilamlı icraya dayalı icra takip dosyasında haczedilmezlik şikayeti ve kararı üzerine söz konusu ödemelerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalılar tarafından, murisleri ...’ın davacı belediyeye ait iş makinesinden kaynaklanan ölümü nedeni ile ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/119 esas sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat davası açıldığını, mahkemece verilen davanın kısmen kabulüne dair karar üzerine davacı aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını ve davacıya İller Bankası tarafından gönderilen paraların bulunduğu hesaba haciz konulduğunu, bu nedenle haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğunu, yapılan yargılama sonunda davanın kabul edildiğini ve onama üzerine kesinleştiğini belirterek, 12.443,23TL’nin faiziyle tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekilince, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, adına kayıtlı ... ilçesindeki tarla vasfındaki paylı taşınmaz üzerinde ürün haczi yapıldığını, haciz işleminin yapılabilmesi için paydaşların her birinin paylarının belirlenmiş olması ve ortaklığın giderilmiş olması gerektiğini ileri sürerek haczin kaldırılması için şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, haczedilmezlik iddiasının İcra ve İflas Kanunu'nda sınırlı olarak belirtilen hallere girmediği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. Haczedilmezlik şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir....

        Yine davalı vekili tarafından banka haciz taleplerinin ve talep sonucunda gerçekleştirilen işlemin hukuka uygun olduğunu ancak; icra müdürlüğünün işlenen hacizlerin kaldırmasını hakkaniyete aykırı olduğu, şikayet hakkının alacaklı olarak kendilerinde olduğu beyan edilmiş ise de bu husus davalı alacaklının icra memuru tarafından haciz kaldırma işlemine ilişkin ayrı bir şikayetine konu olabileceği, bu aşamada haczedilmezlik şikayeti ile ilgisi bulunmadığından anılan istinaf sebebi yerinde değildir....

        UYAP Entegrasyonu