Şubesinde bulunan 5007 nolu banka hesabındaki paraların emlak vergisi gelirleri ve 5395 s.K/15. madde kapsamındaki kurumlardan gelen Belediye paylarının yattığı hesap olduğunu, 5395 s.K/15-son maddesi ve İller Bankası'ndan gelen paylar, vergi, resim, harçlar, personel maaşları ve fiilen kamu hizmetinde kullanılan hesapların haczedilemeyeceğini belirterek haczedilmezlik şikayetinde bulununmuştur. Mahkemece ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2010/1282 Esas - 2010/1530 Karar sayılı dosyasında şikayet konusu hesap ve başka hesaplara karşı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, Mahkemece şikayetin kabul edilerek hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, karar gereğince hacizlerin kaldırılması için müzekkere yazıldığı Yargıtay 12....
İcra müdürü, alacaklının talebini kabul edip haciz kararı verdikten sonra, ancak borçlu tarafından İİK'nun 16. maddesi kapsamında icra mahkemesine haczedilmezlik şikayetinde bulunulması halinde mahkemece bu iddianın incelenmesi ve gerektiğinde haczin kaldırılması mümkündür. İcra müdürlüğünce haciz kararı verildikten sonra, borçlu tarafından icra müdürlüğü nezdinde haczedilmezlik iddiasında bulunulamayacağı gibi, bu iddianın icra müdürlüğünce kabul edilip, icra müdürünün verdiği ilk haciz kararından dönerek haczin kaldırılmasına karar verme yetkisi de bulunmamaktadır. O halde, mahkemece; alacaklının şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın konusunun İİK 82. maddede belirtilen taşınmazın haline münasip ev olduğundan bahisle haczedilmezlik şikayetine ilişkin olup, İİK 128/a. maddesi kıymet takdirine ilişkin şikayetlere ilişkin olduğu, taşınmazın borçlunun haline münasip evi olduğundan bahisle açılan haczedilmezlik şikayeti ile ilgili davalarda asıl icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi yetkili olduğundan talimat icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinin yetkili olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde, İİK'nın 79 ve 360. maddeleri yetki ile ilgili istisnaları düzenler....
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davaya konu taşınmazın davacı vekil edenlerinin murisi Şeref Kumaş adına kayıtlı olduğunu, Yargıtayın yerleşik içtihatlarında ipoteğin muris tarafından konulması durumunda, miras bırakanın ipotek nedeniyle evin haczedilmezlik iddiasından vazgeçmesinin mirasçıları etkilemeyeceğinin kabul edildiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, şikayetlerinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini ya da davacı vekil edenleri adına haline münasip ev alabilecekleri miktarda bedelin davacılara bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacılar vekili İİK.nun 82/12 maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunmuştur....
Somut olayda, borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu taşınmaza 29/07/2020 tarihinde haciz şerhi konulduğu, İİK 103. maddesine ilişkin davetiyenin davacıya 21/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince yasal 7 günlük süreden sonra 25/02/2021 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, davacı her ne kadar istinaf dilekçesinde 103 davetiyesi ve diğer tebligatlar tarafına ulaşmadığını beyan etmiş ise de, dava dilekçesinde tebligatın usulsüzlüğünün ileri sürülmediği, usulsüz tebligata ilişkin şikayetinde 7 günlük süre içinde yapılması gerektiğinden dava tarihi itibariyle tebligattan haberdar olan davacının istinaf isteminde tebligat usulsüzlüğünü ileri sürmesi yerinde olmayıp, mahkemece şikayetin süre aşımından reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, davacı vekilinin istinaf isteminin HMK 353/1- b.(1) maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Bu maddeye göre belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur. Asıl olan, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kural olarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal bir düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir. Buna göre, 5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinin de dar yorumlanması gerekip, maddede açıkça haczedilmezlik için "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşulunun kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir malın haczedilmezliği ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenmelidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, haczedilmezlik şikayetinin yanında ihalenin feshi istemine ilişkindir. İstanbul 29. İcra Müdürlüğü'nün 2016/17437 esas sayılı dosyası üzerinden yazılan talimat sonucunda, Bayramiç İcra Müdürlüğü'nün 2017/3 tal. sayılı dosyasında taşınmazın kıymetinin icra müdürlüğünce 36.179,30- TL olarak belirlendiği, 29/01/2019 tarihinde yapılan ihalede 20.600,00 TL bedelle davalı ihale alcısına ihale edildiği görülmüştür. Davacı-borçlu tarafından şikayet dilekçesinde, hem ihalenin feshi hem de meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, her bir başvurunun incelenme yöntemleri ve sonuçları da farklıdır. Bu durumda mahkemece, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilmek suretiyle yargılamanın sürdürülmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar.Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır.Somut olayda; alacaklının talebi üzerine, taşınmaz kaydı üzerine 27.12.2019 tarih, 77563 yevmiye numaralı haciz şerhinin işlendiği, bu durumda, her ne kadar taşınmaz üzerine daha önce konulmuş haciz bulunmakta ise de, yukarıda da açıklandığı üzere, her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından, borçlunun, 27.12.2019 tarihli hacze karşı süresinde haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı bulunmaktadır.O halde mahkemenin gerekçesine esas aldığı 08.05.2018 tarih ve 2018/85Esas 2018/351K sayılı kararın kesin hüküm oluşturmayacağı, borçlunun ... bu dosyadaki haczedilmezlik şikayetinin 27.12.2019 tarihli haciz şerhine ilişkin olduğu kabul...
Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin kıymet takdirine itiraz yönünden (REDDİNE), 2- Haczedilmezlik şikayetine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu vekili icra mahkemesine yaptığı başvuruda, haczedilen makinaların fabrikanın işleyişi için gerekli temel makinalar olduğunu, mütemmim cüz olduğunu ileri sürerek haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, mahkemece şikayete konu mahcuzların İİK'nun 82. maddesinde belirtilen mallardan olmadığı gerekçesiyle haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 83/c maddesinde; "Taşınmaz rehni ipotek akit tablosunda sayılı bulunan eklenti, taşınmazdan ayrı olarak haczedilemez. Türk Medeni Kanunu'nun 862 inci maddesi hükmü saklıdır" hükmüne yer verilmiştir....
Davacı 01/02/2019 tarihinde açtığı bu dava ile İİK.nun 82/4 maddesi gereğince haczedilmezlik ve taşkın haciz şikayetinde bulunmuştur. İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, 16/09/2015 günü taşınmaz üzerine haciz konulmasına karar verilmiş, tapu idaresi tarafından 29/09/2015 günü haciz işlenmiş, 12/10/2017 tarihinde kıymet takdiri yapılmış, bilirkişi raporu davacıya 19/02/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bilirkişi kıymet takdiri raporunun tebliğ edildiği 19/02/2018 tarihinin, haczin öğrenilme tarihi olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, şikayet tarihi 01/02/2019 olmakla haczedilmezlik şikayetinin yasal süresinde yapılmadığı sabittir. İlk derece mahkemesince, borçlunun haczedilmezlik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine dair kararı yerindedir, istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekir....