Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 1999/1861 Esas sayılı dosyasından 05.04.1999 tarih ve 2732 yevmiye sayılı ve yenileme ile 06.05.2003 tarih ve 4703 yevmiye sayılı haciz şerhlerinin işlendiğini, dava konusu haciz şerhlerinin işlenmesinden önce, adı geçen taşınmazın tapu kaydına 15.12.1998 tarihinde davacının satıcısı olan ... 'nin temlik edeni ... lehine gayrimenkul satış vaadi şerhinin işlenmiş olduğunu, mülkiyetinin dayanağını oluşturan 11.12.1998 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin dava konusu haciz şerhlerinden daha önce mevcut olduğunu ileri sürerek, adı geçen haciz şerhlerinin fekkini talep etmiştir. Tasfiye Halindeki ...'nin hak ve alacaklarını temlik alan ... vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu haciz şerhlerinin iptaline karar verilmiştir. Hükmü, davalı ...Ş. vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istemine ilişkindir. Somut olayda , dava konusu taşınmaz dava dışı .......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11/07/2014 gününde verilen dilekçe ile yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil ile haciz şerhlerinin terkini; ikinci kademede tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne; haciz şerhlerinin terkini isteminin kısmen kabulüne dair verilen 12/01/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil, haciz şerhlerinin kaldırılması; ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ... İnş. Ltd....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.08.2012 gününde verilen dilekçe ile ... kaydındaki şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 19.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava 13 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ait ... kaydının beyanlar hanesinde yer alan önceki maliklerden ...'tan ...'a intikal eden hisse üzerine konulmuş olan "haciz şerhlerinin" terkini istemine ilişkindir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, icra mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir....

        Davacı vekili, muristen müvekkiline intikal eden Amasya ili, Merkez ilçesi, Pirinççi Mahallesi'nde bulunan 1031 ada 2, 13, 14 ve 15 parseller üzerinde 04.12.1936 tarih 932 yevmiye numaralı haciz şerhlerinin bulunduğunu, hacizlerin taşınmazlar üzerine Amasya Vakıflar Şube Müdürlüğünce konulduğunu, yaptıkları araştırmada haciz şerhlerinin konulmasını gerektiren herhangi bir borç içeriği açıklaması veya belgesinin bulunmadığını, zaten tapu kaydından da bu şerhin vakıf şerhi olmadığının belli olduğunu, ...'nün 1936 yılından bu yana bahsi geçen taşınmazların satışı konusunda herhangi bir talepte bulunmadığını belirterek haciz şerhlerinin iptalini istemiştir. Davalı ... vekili, haciz şerhinin idareleriyle illiyetine dair herhangi bir bilgi ya da belgeye rastlanılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.01.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne, haciz şerhi terkini isteminin reddine dair verilen 07.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve Türkiye ... Bankası A.Ş. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava konusu taşınmaz kaydındaki haciz şerhlerinin terkini ile dava konusu taşınmazlardan 7 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına tescilini ve hacizlerin bu parsel kaydına taşınmasını talep etmişlerdir. Davalı ... davayı kabul etmiş diğer davalılar ise davanın reddini savunmuşlardır....

            Mahkemece, taşınmazlar önceki malik yüklenici ... adına kayıtlı iken ve yüklenicinin borcu nedeniyle tapu kayıtlarına haciz şerhlerinin konulduğu ve haciz şerhleri mevcut iken mülkiyetin hükmen yeni maliklerine geçmesi durumunda haciz şerhlerinin korunmasının zorunlu olduğu, haciz şerhlerinin önceki malikle yeni malik arasında bir iç sorun olarak çözümlenmesi gerektiği, alacaklıların koydurduğu hacze bir etkisinin olamayacağı gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar ..., ... ve ... vekili, davacı ... vekili ve davacı ... temyiz etmiştir. Kısaca tanımlamak gerekirse haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara alacaklının icra müdürlüğü aracılığı ile el koymasıdır....

              Kaydın terkini istenirken bu kayıtları tutmakla yükümlü tapu sicil müdürlüğünün davada hasım olacağı kuşkusuzdur. Pasif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddi doğru değildir" gerekçesi ile karar bozulmuştur. Davalı Hazine karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Bozma ilamında da vurgulandığı üzere Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca haciz şerhi tapuya yazıldıktan sonra borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi veya sona ermesi halinde haczi koyan makamın yazısı ile ya da haciz lehtarının talebi ile terkin edilebilir. Haciz şerhinin usulsüz kaydı hallerinde ilgilisinin terkinine olur vermemesi durumunda taşınmaz maliki şerhin terkinini dava edebilir. Ancak, taşınmazın tapu kaydındaki haciz şerhlerinin her zaman yasal prosedürüne göre terkin edilmesi mümkün olmayabilir. Bu, haczi koyan ilgili makamın, taşınmaz malikinin ya da haciz lehtarının ilgisizliğinden kaynaklanabilir. Bu gibi durumlarda tapu kaydında duran haciz şerhi yolsuz hale gelecektir....

                Haciz şerhinin usulsüz kaydı hallerinde ilgilisinin terkine olur vermemesi durumunda taşınmaz maliki, şerhin terkinini dava edebilir. Ancak, taşınmaz kaydındaki haciz şerhlerinin her zaman yasal prosedürüne göre terkin edilmesi mümkün olmayabilir. Bu hacizi koyan ilgili makamın, taşınmaz malikinin ya da haciz lehtarının ilgisizliğinden kaynaklanabilir. Bu gibi durumlarda tapu kaydında duran haciz şerhi yolsuz kayıt haline gelecektir. Somut olayda da; tapu kaydına işlenen haciz şerhlerinin dayanağı ve akibeti saptanamamış, kimlerin yararına konulduğu belirlenememiş bu nedenle de tapu sicil müdürlüğü tarafından davacının istemi karşılanamamış, sorunun dava yoluyla giderilmesi istenmiştir. Bilindiği gibi, tapu sicil müdürlüğü tapu kayıtlarının düzenli tutulması ile sorumludur. Kayıttaki hatalardan bireylerin hak ve işlem güvenliğini sağlamakla yükümlü olan Devlet sorumludur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.01.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.11.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Tapu Sicil Müdürlüğüne izafeten Hazine tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 2274 ada 44 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, pay düzeltilmesi davası sonunda verilen hükmün infazı sırasında diğer paydaşın kaydındaki haciz şerhlerinin adına tescil edilen paya da aktarıldığını ileri sürerek paydaş ..., Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüğünü hasım göstermek suretiyle haciz şerhlerinin terkinini istemiştir....

                    Öte yandan, haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi, Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de haciz şerhinin terkini mümkündür. Haciz şerhinin terkini istemine ilişkin bu tür davalarda, tüm şerh lehtarlarının davada davalı olarak yer alması zorunludur. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup mahkemece, yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir. Yapılan bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; mahkemece dava konusu taşınmazlar üzerindeki 27.06.2006 ile 28.07.2015 tarihleri arasında tesis edilmiş tüm hacizlerin terkinine karar verilerek bu tarih aralığında tesis edilen ve davada taraf olmayan kişiler lehine olan hacizlerin de terkinine karar verilmiştir. Taşınmazların tapu kaydında SGK lehine 09.02.2015 tarihli, Ahmet Hamdi Ekizer lehine 25.03.2015 tarihli, Lider Dış Tic....

                      UYAP Entegrasyonu