ın maliki olduğu 754 parsel sayılı taşınmazını satış, 701 ve 411 parsel sayılı taşınmazlarını ise bağış yolu ile davalı oğlu ...’ye, 412 parsel sayılı taşınmazını bağış yolu ile davalı kızı ...’ye, 424 parsel sayılı taşınmazını ise ölünceye kadar bakım akdi ile davalı torunu ...’a temlik ettiğini, yapılan tüm işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, davalılardan ...’ye devredilen 412 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak 1131 ve 1132 parsel numaralarını aldığını, daha sonra dava dışı üçüncü kişiye satıldığını ileri sürerek dava konusu 754 ve 424 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile payı oranında adına tesciline, 701, 411, 1131 ve 1132 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde tenkis hesabı yapılmak suretiyle saklı payı oranında adına tesciline ya da tenkis bedelinin davalılar ... ve ...’den tahsiline, payı oranında adına tescil sağlanamadığı takdirde, dava konusu tüm taşınmazların tenkisine karar verilmesini istemiştir. II....
e tapuda satış göstermek suretiyle devrettiğini, mirasbırakanın amacının eşi ve çocuklarından mal kaçırmak olduğunu ileri sürerek taşınmazın satışının muvazaa nedeniyle iptali ile miras hisseleri oranında tapuya tesciline, bu durumun mümkün olmaması halinde mahfuz hisselerinin ihlal edilen kısmı kadar tenkisine, tenkis edilen kısmın hisseleri oranında tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, eş ve çocukların haklarının mirasbırakan sağ iken verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tapu iptali ve tescili talebi yönünden; davalıya satışın vekil aracılığıyla yapıldığı bu nedenle davacıların muris muvazaasına dayanarak dava açmalarının kendi lehlerine sonuç doğurmayacağı, tenkis talebi yönünden ise mirasbırakanın ölüm tarihi üzerinden 1 yıldan fazla süre geçtiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakanın ... 1....
Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümüyle bilinmesiyle mümkündür. Tereke mirasbırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu malvarlığı kıymetleri ile iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Mirasbırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 743 sayılı Kanun uygulanacaksa bir aylık 4721 sayılı Kanun uygulanacaksa üç aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanı ...'ın maliki olduğu 3178 ada 74 parsel sayılı taşınmazda bulunan 25 no'lu bağımsız bölümü davalı vakfa bağış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlem sonucunda saklı payının zedelendiğini ileri sürerek tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, dava konusu temlikin saklı payı zedeleme kastı ile yapılmadığını, tenkis koşulları oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının saklı payının zedelendiği gerekçesiyle davanın kabulüne ilişkin karar, Dairece; “... Somut olay gelince, dosya içeriğinden ve toplanan delillerden mirasbırakanın temliki, saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yaptığı kanıtlanmış değildir. Dolayısıyla tenkis koşullarının oluştuğundan söz etme olanağı yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen davalar, tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar asıl davada, mirasbırakanları ...'un, istemediği bir kişi ile evlilik yapması nedeniyle davacı ... ile görüşmediğini, diğer davacıların da davacı ...'den yana tavır almaları nedeniyle mirasbırakanın davacıları miras haklarından mahrum bırakmak amacıyla 2042 parsel sayılı taşınmazdaki payını davalı ...'...
Çeşitli şekillerde ortaya çıkar; gerçekte bağış olan işlemi satım sözleşmesi gibi, gerçekte bağışlamasına karşın ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi. Bu durumda görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler. Miras bırakanın yaptığı temliki tasarruflardan zarar gören mirasçılar, tenkis davası ile birlikte kademeli olarak veya tenkis davası açtıktan sonra ayrı bir dilekçe ile muris muvazaası nedenine dayalı iptal ve tescil davası açabilirler (22.5.1987 tarih ve 4/5 sayılı İBK). Özetle muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil davalarında murisin kayden malik olduğu bir taşınmazı mirasçılarından mal kaçırmak gayesi ile tapuda muvazaalı işlemle devretmiş olması gerekmektedir....
Davacı vekili dava dilekçesinde, öncelikle tenkis hukuksal nedenine dayalı saklı pay oranında tapu iptali ve tescil, uygun görülmemesi durumunda ikinci kademede tenkis hukuksal nedenine dayalı saklı pay oranında alacak talebinde bulunmuştur. 3. Tenkis davasını Türk Medeni Kanunu'nun 560 ıncı maddesine göre, saklı pay sahibi mirasçılar açabilir. Davacı ise, miras bırakan Sıtkıye Yüksel Karaer'in saklı pay sahibi mirasçısı değildir. Davacı vekili, tenkis davasını müvekkilinin babası ...'in saklı payına dayanarak açmıştır. Tenkis davası için öngörülen hak düşürücü süre dolmadan önce ölen saklı pay sahibi mirasçının, tenkis davasını açma hakkı kendi mirasçısına halefiyet yolu ile geçer (Ömer Uğur Gençcan, Miras Hukuku, Yetkin Yayınları, Ankara, 2021, 5. Baskı, sayfa 761). 4. Hâl böyle olunca, saklı pay sahibi mirasçı ...'in ölüm tarihi itibari ile tenkis davasını açması için öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususu önem kazanmaktadır....
nın muristen aldığı para ile Denizli ili merkezinden bir ev satın aldığını, saklı payının ihlal edildiğini ileri sürerek davalılar adına kayıtlı 2526 ve 2761 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, 2529 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise; satışından elde edilen bedeldeki saklı payının yasal faizi ile birlikte davalı ... alınmasına veya bu bedel karşılığında edinilen taşınmazdaki saklı payının adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., muris ... ömrünün son yıllarını hastalık ile geçirdiğini, murisin tedavi masraflarının karşılanması için eşi ... 18/12/2008 tarihinde muris ve eşi adına 2.900 TL havale ettiğini, murisin ihtiyaç gereği dava konusu 2526 parsel sayılı taşınmazı satmak istemesi üzerine verdiği borç paranın üzerine 800,00 TL daha vererek taşınmazı satın aldığını, satışın gerçek olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2020 NUMARASI : 2013/58 ESAS 2020/114 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Muris Muvazaası Nedeniyle) -tenkis KARAR : Bodrum 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Traflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu: GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Türk Medeni Kanunu’nun 565/4. maddesinin miras bırakanının ölümünden bir yıl öncesi yapılan bağışların saklı pay kurallarını gidermek amacıyla yapıldığının ispat edilmesi halinde tenkise tabi tutulacağını hükme bağladığı, miras bırakanın bağış işlemini 21.11.1991 tarihinde yapıp, 2004 tarihinde öldüğü, bağış işleminin davacının saklı payına tecavüz amacıyla yapıldığının kanıtlanamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....