Zorunlu olmayan nüfus bilgisinin ilavesi veya düzeltilmesi dava yoluyla istenemez... Ne var ki; akit tablosu, dayanak tapu kaydı, kadastro tutanağı gibi belgelerde var olan çelişkiler veya hatalı yazımlar nedeniyle, idarece tapu maliklerinin tasarruf talepleri kabul edilmemektedir. Ancak gerekli araştırma ve incelemeler yapılarak tapu kayıt maliki ile aynı şahıs olduğu yönünde tam bir kanaat oluştuğu taktirde "çoğun içerisinde az da vardır" kuralı gereğince doğum tarihinin düzeltilmesi isteğinin tespit davası olarak değerlendirilerek, kayıt maliki ile kimlik bilgileri düzeltilmesi istenen kişinin aynı şahıs olduklarının tespitine karar verilmesi olanaklıdır......
İlk Derece Mahkemesinin Kararının Özeti: İlk Derece Mahkemesince; "..... davacının Geçici Koruma Kimlik Belgesi bulunduğu, bu belgede, baba adının Abdullah, anne adının Emine, doğum yerinin ise Halep olarak belirtildiği, Suriye Arap Cumhuriyeti Kimlik Kartının Tercüme evrakında ise davacının baba adının Mohamed, anne adının Suheyla, doğum yerinin Elbab olduğuna dair kayıt bulunduğu, T3 başvuruya verilen 22/09/2020 tarihli cevapta; "Söz konusu yabancının durumunun müdürlüğümüz tarafından değerlendirilebilmesi için ilgili evraklar ile (Suriye Kimliği, aile defteri, pasaporttan herhangi biri, İstanbul'da kayıtlı diğer aile üyelerinin geçici koruma kimlik belgelerinin suretleri, yerleşim yeri belgesi, kendi adına kira/iş sözleşmesi, fatura vb. ) birlikte sistem üzerinden randevu alarak T3 Avrupa Yakası Kumkapı Koordinasyon Bürosuna müracaat etmeleri gerekmektedir." denildiği, yazı doğrultusunda idareye herhangi bir müracaat yapılıp yapılmadığı yapıldıysa cevabına ilişkin dosyada herhangi...
bulunan oğlu T3 nüfus kaydında 21/06/2002 olan doğum tarihinin gerçeği yansıtmadığını, gerçek doğum tarihinin 21/06/2003 olduğunu belirterek, düzeltilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 11.07.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Kabule göre de; tapu kütüğünde bulunması zorunlu olmayan kimlik bilgilerinden doğum tarihinin dava yoluyla düzeltilmesi istenemeyeceği gözetilmeden doğum tarihinin de düzeltilmesine karar verilmesi yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.04.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, her nekadar mahkemece mirasbırakanın doğum tarihinin düzeltilmesi talebine ilişkin hüküm kurulmamış ise de, doğum tarihinin tapu kaydında bulunması zorunlu unsurlardan olmadığı gözetilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davalının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince davalı Tapu Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına, 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
dolayı zorluğunu çektiğini, doğum tarihinin gerçeklik kazanması için iş bu davayı açmak zorunda kaldığını belirterek nüfus kayıtlarında 02/05/1988 olarak kayıtlı doğum tarihinin düzeltilerek 28/06/1978 olarak tashihine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Dava dilekçesinde; davacının doğum yeri ile doğum tarihinin, 2003 yılında ölen eşi Nasuf'un ise sadece doğum tarihinin düzeltilmesi istenmiş mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı ... tarafından Nasuh'un nüfus kaydının kapalı olması sebebiyle düzeltme yapılamayacağı gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36. maddesi kapsamında davacının doğum yeri ile doğum tarihinin yanında ölü eşi Nasuh'un doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 14. maddesinde; “(1) Nüfus kaydının kapatılması; ölüm, gaiplik, Türk vatandaşlığının kaybı, evlenme, boşanma, evlât edinilme, soybağının düzeltilmesi veya reddi gibi olaylar nedeniyle bir kaydın üzerinde işlem yapılamaz hale getirilmesidir. (2) Kaydın kapatılmasına ilişkin sebep ortadan kalktığında veya kaydın yeniden açılmasını gerektirecek yeni bir sebep ortaya çıktığında kayıt yeniden açılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Emirdağ Cumhuriyet Başsavcılığının 04.05.2010 gün ve 2010/10-8 no'lu davanamesiyle ... ve ... kardeşlerin doğum tarihleri arasında Yasanın aradığı süreden daha az bir süre kaldığını bildirerek ...'ın nüfus kütüğünde 21.01.1999 olan doğum tarihindeki doğum ayının 10 olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Doğum tarihinin düzeltilmesine karar verilen ...'...
in doğum tarihleri arasında 180 günden az zaman kaldığı için ...'in nüfus kütüğünde 20.10.1997 olan doğum tarihindeki doğum yılının 1995 olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Doğum tarihinin düzeltilmesine karar verilen ...'in T.C.Kimlik numarasının kararda yazılmamış olması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının birinci bendinin ikinci satırında "doğumlu" dan sonra gelmek üzere "... TC....