Davacı, davalıdan satın aldığı dairenin sözleşmede kararlaştırılan süre içerisinde teslim edilmemesi nedeniyle tazminat isteğinde bulunmuş, davalı geç teslimin söz konusu olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece taraflar arasında yapılan sözleşmeye istinaden davacı tarafın davalı idareye teslim tarihinden önce her hangi bir ödemede bulunmadığı, yapılan sözleşmenin alt gelirli vatandaşları destekleme gayesinde olduğu, davacının her hangi bir ödemede bulunmaması nedeniyle hak kaybının veya zararının 2013/1843-3048 söz konusu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 28.02.2007 tarihli sözleşmede dairenin 16 ay içerisinde teslim edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı,sözleşme uyarınca belirlenen sürede dairenin teslim edilmemesi halinde geç teslim nedeniyle uğradığı kira kaybını davalıdan isteyebilir....
ya geldiği halde aracın kendisine teslim edilmediğini ispat edemediği, davalıya geç teslim nedeniyle kusur izafe edilemeyeceği, ayrıca davacının aracın geç teslim edilmesi nedeniyle kar kaybına uğradığını da ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, ........2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Alt Gelir Grubu Konut Projesi kapsamında gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığını, teslimin sözleşme tarihinden itibaren 24 ay olarak kararlaştırıldığını, ancak halen dahi dairenin teslim edilmediğini ileri sürerek geç teslim nedeniyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava tarihine kadar olan süre için şimdilik 3.000 TL tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıdan satın aldığı dairenin sözleşmede kararlaştırılan süre içerisinde teslim edilmemesi nedeniyle tazminat isteğinde bulunmuş, davalı geç teslimin söz konusu olmadığını beyanla davanın reddini savunmuş ve mahkemece geç teslim nedeniyle bilirkişi raporuyla belirlenen miktarın tahsiline karar verilmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak geç teslim nedeniyle tazminat talep edilemeyeceği gibi daireleri geç teslim edildiği iddiasının gerçek olmadığını, dava konusu Daire Satış Sözleşmesinin yasal olarak geçerli gayrimenkul satış sözleşmesi olmadığını, dolayısıyla bu sözleşmeye dayanarak gecikme bedeli veya geç teslim nedeniyle tazminat/kira bedeli talep edilemeyeceğini, geçersiz sözleşmenin cezai şart hükümlerinin de geçersiz olduğunu, bu husustaki emsal ve kesinleşmiş Yargıtay kararları bulunduğunu, bunun yanında müvekkilinin dava konusu taşınmazları geç teslim ettiği iddiasını kabul etmediklerini, zira bilirkişi raporuna göre dairelerin Ağustos 2018'de teslim edildiği ve hesaplamanın buna göre yapıldığını, ayrıca davacının eşinin beyanında alacaklının daireyi teslim almamak üzere irade sergilediği durumun dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını...
K A R A R Davacı, davalıdan konut satın aldığını, yapılan sözleşmede teslim süresinin ondört ay olarak kararlaştırıldığını, dairenin geç teslim edildiğini ileri sürerek, 2000,00 YTL kira tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıdan konut satın almış olup, taraflar arasındaki 12.10.2005 tarihli sözleşmenin 3. maddesi gereğince, teslim süresi ondört aydır. Sözleşme tarihinden itibaren işleyecek olan bu süre 12.12.2006 tarihinde dolmuş, dava konusu daire ise 10.1.2008 tarihinde teslim edilmiştir. Davacı, geç teslim nedeniyle kira mahrumiyetine ilişkin tazminat talepli bu davayı açmıştır. davalı ise, sözleşmede belli bir teslim süresi bulunmadığını ve taksit ödemelerinin ertelenmesi suretiyle davacının bu gecikmeye rıza gösterdiğini, savunmuştur....
Davalı, sözleşmede belli bir teslim tarihi belirlenmediği gibi geç teslimden dolayı bir tazminat ödeneceğinin kararlaştırılmadığını, konut taksit ödemelerinin durdurulduğunu ve davacının buna itiraz etmediğini, dolayısıyla bu süre kadar teslim süresinin uzadığının kabulü gerektiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalıdan satın aldığı dairenin sözleşmede kararlaştırılan süre içerisinde teslim edilmemesi nedeniyle kira tazminatı isteğinde bulunmuş, davalı, geç teslimin sözkonusu olmadığını, taksit ödemelerinin durdurulması nedeniyle bu süre kadar teslim süresinin uzamış olduğunu, bu nedenle davacının bir hak kaybının olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Taraflar arasında düzenlenen 20.10.2006 tarihli sözleşmede dairenin 16 ay içerisinde teslim edileceği kararlaştırılmıştır....
Manevi tazminat alacağının ispatı noktasında davacı tanığının beyanları alınmış (davacının vekili olarak görünen kişinin ----------- engel bir durum olmadığı anlaşıldığından tanık beyanları alınmıştır.), beyanında "davacı ile---------------olarak çalışmaktayım, dava konusu olay hakkında bilgim vardır, davacının geç teslim edilen------ konu -------müvekkilerinin------ saatleri ------ katıldığı------------- dosyası vardı, geç teslim nedeniyle ilgili dosyanın asiline karşı bilgilendirme yapamadı, ayrıca ------ orda kaldığı için müvekkileri ile işlemlerinde sıkıntılar yaşadı,------ ---- oldu, bazı müvekkileri fazla beklediği için sıkıntılar yaşadı, ayrıca davacının geç teslim edilen ---------- aldığı--------- herhangi bir bilgim yoktur," ifadelerine yer vermiştir....
Manevi tazminat alacağının ispatı noktasında davacı tanığının beyanları alınmış (davacının vekili olarak görünen kişinin ----------- engel bir durum olmadığı anlaşıldığından tanık beyanları alınmıştır.), beyanında "davacı ile---------------olarak çalışmaktayım, dava konusu olay hakkında bilgim vardır, davacının geç teslim edilen------ konu -------müvekkilerinin------ saatleri ------ katıldığı------------- dosyası vardı, geç teslim nedeniyle ilgili dosyanın asiline karşı bilgilendirme yapamadı, ayrıca ------ orda kaldığı için müvekkileri ile işlemlerinde sıkıntılar yaşadı,------ ---- oldu, bazı müvekkileri fazla beklediği için sıkıntılar yaşadı, ayrıca davacının geç teslim edilen ---------- aldığı--------- herhangi bir bilgim yoktur," ifadelerine yer vermiştir....
ın da kefalet nedeniyle tazminat miktarından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 24.218,31 TL'nin temerrüt tarihi olan 22/08/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı ... ve davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, taraflar arasında düzenlenen Domates Yetiştirme ve Alım- Satım Sözleşmesi uyarınca, eksik ürün tesliminden dolayı tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı fidelerin kendisine geç teslimi nedeniyle eksik ürün teslim edildiğini savunmuştur. Dosyada 03/05/2014 tarihli fide dağıtım makbuzu bulunmaktadır. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu denetime açık ve yeterli incelemeyi ihtiva etmemektedir....
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davacının, dava dışı Melikgazi Belediye Başkanlığının kauçuk zemin kaplama işinin ihalesini aldığı, davalının da ihale dosyasındaki teknik şartnameye uygun olan ürünleri sözleşmedeki şartlarda ve süresinde davacıya teslim etmeyi taahhüt ettiği, bu konuda taraflar arasında söz konusu 29/04/2011 tarihli sözleşmenin imzalandığı, ancak sözleşme ve ihalesi alınan iş kapsamında davalının davacıya teslim etmesi gereken ürünleri geç teslim ettiği, ayrıca taraflar arasında yapılan 04/11/2011 tarihli mutabakat belgesinin sadece faturalara yönelik borç ve alacakla ilgili olduğu, dava konusu geç teslimden dolayı uğranılan zararlarla ilgili olmadığı, malların geç teslimi nedeniyle davacının zarara uğradığı gerekçesiyle davanın maddi tazminat yönünden kısmen kabulüne, manevi tazminat yönünden ise koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....