Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4.maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18....
Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp, gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince ... ... (Kapatılan Ümraniye 1.Asliye Hukuk) Asliye Hukuk YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 30.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava bu niteliğiyle bir nesep davası olmayıp gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. Maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 282 ve devamı maddelerinde düzenlenen soybağı kurulmasıyla ilgisi bulunmayan davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21, 22 ve 23. maddeleri gereğince... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 06/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yapılan açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde; istemin davalının kendi kardeşi olmadığı, yeğeni olduğu iddiasına dayalı nüfus kayıt düzeltilmesi olup, davacının babası tarafından davalının kendi çocuğuymuş gibi nüfusa kaydedilmesi işleminin düzeltilmesine dair istemin gerçekte kardeşi olmadığının tespitine yönelik olmayıp yanlış beyana dayalı olarak oluşturulan nüfus kayıtlarının gerçeğe uygun hale getirilmesine yönelik olduğu ve bu nedenle soy bağı davası olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla davanın 5490 sayılı Yasanın 36. maddesi kapsamında açılmış nüfus kayıtlarının düzeltilmesi kapsamında değerlendirilmesi gerekeceğinden nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan bu davanın Kdz. Ereğli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Kdz. Ereğli 3....
Esasen soybağına ilişkin uyuşmazlıklarda, kişisel durum ile ilgili nüfus kaydında yer alan bilgi "doğru" olarak doğmuş ve kütüğe tescil edilmiştir. Bu doğru kayıt, daha sonra açılan bir dava, soybağının reddi veya sonradan evlenme yoluyla soybağına itiraz veya tanımaya itiraz veya tanımanın iptali yahut da af kanunları ile yapılan nesep düzeltmeye itiraz ile teknik olarak bir yanlışlığa dönüştürülmektedir. Soybağına ilişkin hükümler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 282. maddesi ve devamında düzenlenmiş olup aile mahkemelerinin görevi kapsamındadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına ise asliye hukuk mahkemesinde bakılır. Somut olayda dava; ... ve ..., ... ve ... çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile annelerinin ..., babalarının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Her ne kadar dava Yargıtay 18. Hukuk Dairesince soybağının tespiti ve düzeltilmesi davası olarak nitelendirilmiş ise de, soybağı ile ilgili davalar Cumhuriyet Savcısı tarafından açılamaz (TMK.md.286). Somut olayda ise dava, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemiyle Cumhuriyet Savcısı tarafından açılıp, onun katılımı ile görülmüştür. Uyuşmazlık ve hüküm; Asliye Hukuk Mahkemesince verilen gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine (5490 s. Nüfus Hizmetleri Kanunu.md.36) ilişkin olup, yerel mahkemece de bu şekilde nitelendirilmiştir....
Mahkemece yapılan yargılamada; davanın "gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi" davasından ibaret olduğu, dolayısıyla her nekadar dava babalığın tespiti olarak belirtilmek suretiyle açılmış ise de; davanın gerçekte babalık ve soybağı ile ilgili olmadığı, nüfusta davalıların yanlış beyanda bulunmaları sonucu nüfus kayıt işleminin yapılması nedeniyle davanın nüfus kayıt düzeltme davası olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Bu görevsizlik kararı taraflarca istinaf yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmiş ve dava dosyası HMK 20/1 maddesi uyarınca ilgili mahkemeye gönderilmiştir. DAVANIN GÖNDERİLDİĞİ MAHKEME TARAFINDAN YAPILAN İŞLEMLER: Görevsizlik kararı üzerine dosya kendisine gönderilen Bursa 6....
Dava, gerçeğe aykırı olarak gerçek anne ve babası yerine, başkasının nüfusuna onların çocukları gibi hatalı şekilde tescil edilen davacı ...'nın bu hatalı kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1-Davacı vekili Av. ...'a davacı asil tarafından verilen ve dosyada bulunan vekaletnamede, nüfus kaydının düzeltilmesine dair özel bir yetki bulunmadığı tespit edildiğinden, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin başvuru vekil eliyle yapılan durumlarda vekilin vekaletnamesinde bu konuda özel yetki verilmiş olması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Dava, gerçeğe aykırı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkin olup kamu düzenini yakından ilgilendiren bu tür davalarda, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği sonuçlara göre karar vermek zorundadır....
Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4.maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18. HD 2015/1360- 3281, 2015/1591- 4537)....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; "Somut olayda davacı, davalı T4' in Muharrem ve Remziye' nin çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek babanın T3 annenin ise T5 olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemini talep etmiştir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında davalı Ertuğrul' un mevcut anne-babası hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek anne-babanın tespiti talebi biyolojik anne olduğu iddia edilen Püste ile Bayram' un evlilik ilişkisi davalı Ertuğrul' un doğumundan yaklaşık 25 yıl sonra olduğundan Türk Medeni Kanunu'nun 301. maddesi kapsamında babalığın hükmen tespiti niteliğindedir....