Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/492 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) KARAR : Adana 2....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Davanın aynı zamanda TBK 19 maddesi gereğince açılmış muvazaalı işlemin iptali davası olduğundan ihtiyati tedbir kararı verilebileceğini, tasarrufun iptali davalarında İİK 281/ll cümlesi gereğince ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği gibi TBK 19 madde gereğince açılmış davada Yargıtay kararları ışığında ihtiyati tedbir kararı, ihtiyati haciz hükmünde olması nedeniyle 03.11.2022 tarihli ihtiyati tedbire itirazın kabulü ile tedbirin kaldırılmasına yönelik kararın kaldırılmasını istinaf yolu ile talep etmiştir....

Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK'nun 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK’nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir....

kira sözleşmesinde borçlu T8'nun bizzat tanık olarak yer aldığını, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davalarında hak düşürücü sürenin bulunmadığını ve istinaf itirazlarının kabulünü talep etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle;davanın Borçlar Kanununun 18.maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğu (Türk Borçlar Kanunun 19.maddesi), bir dava da öne sürülen maddi olguların hukuki nitelendirilmesini yapmak, uygulanacak yasa maddelerini bulmak ve uygulamak hakimin doğrudan görevi olduğu, (HMK'nun madde 33)somut olayda dava dilekçesindeki ileri sürüş biçimine göre davanın hukuksal nitelikçe Türk Borçlar Kanununun 19 maddesinin özüne ve sözüne uygun muvazaaya nedeniyle tapu iptali tescil istemine ilişkin olduğu, kural olarak 3.kişilerin, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı...

    Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda Mahkemece dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiş ise de Mahkemenin bu nitelendirmesine katılma olanağı bulunmamaktadır....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1902 KARAR NO : 2022/1641 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HASSA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2021 NUMARASI : 2020/48 ESAS, 2021/130 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK. 19. madde) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı T4 vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

      Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde hem TBK'nun 19. maddesi uyarınca hem de İİK'nun 277 ve davamı maddeleri uyarınca davalılar arasındaki devir işleminin/tasarrufun iptale talebi olduğu belirtilmiş ise de dava dilekçesinin konu bölümünde davanın konusu "Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptaline ilişkindir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 01/01/2017 gün ve 2015/639 esas, 2017/468 sayılı kararı ile davanın İİK'nun 277 vd. maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası niteliğinde olduğu, tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için alacağın kesinleşmiş olmasının zorunlu olduğu, davacı alacaklı tarafından yapılan icra takip dosyasında davalı borçlu T3 hakkında icra takibinin kesinleşmemiş olması nedeniyle kesinleşmiş bir alacağın varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Dairemizin 14/12/2017 gün ve 2017/1217 esas, 2017/1251 sayılı kararı ile; davanın muvazaa yahut İİK.'nun 277 ve mütakip maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olması karşısında ve takibin kesinleştirilmesini tamamlanabilir dava şartı bulunmasına göre davacı tarafa TBK.'...

        Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali ile terditli olarak BK 19. Maddeye göre muvazaaya dayalı tasarrufun iptal istemine ilişkindir. 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK'da da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26, 30 ve 33. (HUMK'nın 74, 75 ve 76.) maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar, bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür. Bu nedenle davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 19.maddesinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğu kabul edilerek inceleme ve değerlendirmeler bu çerçevede yapılmıştır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur....

        UYAP Entegrasyonu