WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil Uyuşmazlık, muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 1.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2.maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Somut olayda davacı vekilinin, eldeki davayı davalı borçlu ... aleyhine ... 1. ... Müdürlüğünün ... E sayılı dosyası ile başlatılan ve kesinleşen ... takip dosyasındaki alacağının tahsiline yönelik olarak açtığı anlaşıldığından, mevcut delillerin TBK'nun 19. maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun olmayan gerekçeyle davanın reddi isabetli görülmemiştir....

      19. Hukuk Dairesi         2015/17552 E.  ,  2015/17745 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 11/05/2015 NUMARASI : 2014/630 Esas - K A R A R - Uyuşmazlığın muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin açılan davada istenen ihtiyati haciz isteminden kaynaklanmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 1. Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 sayılı Kanun'un 60.maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1.Başkanlığa sunulmasına, 29.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davacı vekilinin dava dilekçelerindeki açıklamalarına ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, TBK'nın 19. maddesinde öngörülen genel muvazaa hukuksal sebebine dayalı olarak iptal talebinde bulunulduğu görülmektedir. İhtiyati tedbire ilişkin dosyada karar veren İstanbul BAM 9 HD 2018/3528-2018/1340 E.K. sayılı kararında da dava, bu şekilde nitelendirilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde öngörülen muvazaa hukuksal sebebine dayalı tasarrufun iptali davasında, davacının bu davadaki amacı, alacağının tahsili amacıyla danışıklı olduğunu ileri sürdüğü hukuki işlemin kendisi yönünden geçersizliğini sağlamaktır. Bu dava, borçlunun yaptığı tasarrufun gerçekte hiç yapılmamış olduğunun tespitini amaçlar. Muvazaa nedenine dayalı açılan davalarda aciz vesikası aranmaz, hak düşürücü süre de söz konusu değildir. Davanın kanıtlanması durumunda tapu iptal tescil talebinde bulunulsa dahi, kıyasen İİK 283. maddesi doğrultusunda karar verilir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; TBK.' nun 19.maddesi uyarınca genel muvazaaya dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,8.5.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, toplanan delillere göre uyuşmazlığın B.K’nın 18. maddesinde sözü edilen muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davası olduğu bu nedenle de taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili bulunduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dilerse BK. 18. dilerse İİY. 277. maddelerine göre muvazaa sebebiyle tasarrufun iptali davası açabilir. Dava dilekçesindeki ileri sürülüşe, savunmaya ve yargılama aşamasındaki açıklamalara göre davacının amacı, borçlu tarafından yapılan ve satış suretiyle tezahür eden tasarrufun iptal edilerek icra marifetiyle alacağını tahsil etmektir. Hal böyle olunca davanın tasarrufun iptali davası olduğunun kabulü zorunludur. Tasarrufun iptali davaları şahsi hakka dayalı davalar olduğundan yetkili mahkemenin HUMK’nun 9. maddesine nazaran davalıların ikametgahı mahkemesi olduğunda duraksamamak gerekir. Satış konusu taşınmaz olsa bile sonuca etkili değildir....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece dava TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali davası olarak değerlendirmiş ise de davanın muvazaa nedeniyle tapu iptal ve tescil davası olduğu, muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil davalarında icra takibi ve aciz belgesi aranmasına gerek olmadığını, muvazaa iddiasının HMK 203/d maddesi uyarınca her türlü delille ispatlanabileceğini, davaya konu taşınmazların alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla davalı Hüseyin adına ancak Bilal hesabına 3. kişilerden alındığını, davalı borçlu Bilal'in dava konusu taşınmazda ikamet ettiği, resmi işlemlerde adresi olarak bildirdiği, taşınmaz üzerine ahır yaparak hayvanlarını barındırdığını, davalıların akraba olduklarını, bu hususların taşınmazın gerçek malikinin gerçekte davalı Bilal olduğunu ispatladığını ileri sürerek istinaf başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....

              KARŞI OY Birleştirilen dava ile davacı eski eş (....) muvazaa (TBK. m.19; EBK. m. 18) hukuki sebebine dayalı olarak, kendisinin boşanmaya bağlı mali haklarının karşılıksız bırakılması amacıyla, boşandığı eski eşinin (... ), tapu siciline kayıtlı taşınmazını muvazaalı olarak Harun adlı kişiye tapudan devir ve temlik ettiğini ileri sürerek; eski eşi ve taşınmazı devralan bu kişiyi hasım göstermek suretiyle tapu iptal/tescil davası açarak; tapu kaydının iptaliyle taşınmazın eski eşi adına tekrar tescil edilmesini istemiştir. Değerli çoğunluk, muvazaa hukuki sebebine dayalı bu davanın genel mahkemede (asliye hukuk) genel hükümlere göre görülmesi gereken bir dava olduğu; bu nedenle ayırma kararı (HMK. m. 167) ve davaya bakan aile mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini karara bağlamıştır. Çoğunluğun bu yöne ilişkin kararına katılıyorum. Ancak çoğunluğun ayırma kararı verilmesini gerektirdiği bu davada "hukuki yarar"a ilişkin değerlendirmesine katılmıyorum....

                Davacı dava dilekçesinde, muvazaaya dayalı olarak tapu kaydının oluşturulduğunu, taşınmazın katkı payı nedeniyle 1/2 tapu kaydının iptalini ve kendi adına ½ hissenin tescili, olmadığı takdirde davalı eski eşi ... adına tescili, bununda mümkün olmaması halinde taşınmazın ½ değerinin tespiti ile şimdilik 5.000 TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren kanuni faizi ile tahsili isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Taraf vekillerinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 1-) Davacının boşandığı eşi ... ile diğer davalılar arasında gerçekleştirildiği ileri sürülen muvazaalı işlem davacı yönünden haksız eylem niteliğinde bulunduğuna göre, hükmün 2.bendindeki yazılı tapu kaydının iptali ve davalı eski eş adına tesciline yönelik istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yeri genel muvazaa kapsamında olup, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 1 ve devamı maddeleri ile 818 sayılı BK'nun 18. (TBK.m.19) maddesi gereğince Genel Mahkemelerdir....

                  İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Somut olayda davacı vekilinin, eldeki davayı, Borçlar Kanunu 18. maddesine dayalı olarak açmıştır. Bu nedenle mahkemece İ.İ.K 277 vd maddelerine göre dava nitelendirilemez. Davacının alacağı ilama dayalıdır. Alacak davası devam ederken davalı borçlu ... dava konusu gayrımenkulü elinden çıkararak diğer davalılar adına kaydettirmiştir. Davalılar davanın temeli olan alacakla ilgili olarak borçlu ... in menfi tespit davası açtığını savunmuşlardır. Aynı taşınmaz ile ilgili başka bir dosyada iptal kararı verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu