ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2014/379 Esas KARAR NO : 2022/780 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 15/09/2014 KARAR TARİHİ : 07/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, kooperatif üyesi davacının kooperatifin 10.02.2013 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline yönelik açılmış olup, dava KK 99/2.maddesi uyarınca basit usul yargılamaya tabidir. Davacının kooperatif üyeliğinin tespiti talebi ile 08.05.2009 tarihinde açtığı davanın Antalya 2.ATM'nin ... sayılı kararı ile reddedildiği, kararın13.06.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır....
Müdahale talebinde T5 ve T7 vekili müdahale dilekçesinde özetle, müvekkillerinin davalı federasyonun üyesi olduğunu, yetkisiz ve usulsüz olarak göreve gelen federasyon yönetimine yöneltilmiş, yönetim kurulu seçiminin yapıldığı genel kurul toplantısı kararlarının iptaline yönelik bir çok dava bulunduğunu, bu davaların halen devam ettiğini, iş bu davanın danışıklı olarak açıldığını, davada iptali talep edilen 05/10/2019 tarihli genel kurul kararlarına ilişkin müvekkili dernekler tarafından ileri sürülecek iddialar sunulacak delil ve beyanların davada büyük önem arz ettiğini beyanla davaya müdahil olma talepleri bulunduğunu ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. İlk Derece Mahkemesince; "...Dava, davalı federasyonun 05/10/2019 tarihli genel kurul kararının iptali talebine ilişkindir. Derneğin zorunlu organlarından olan genel kurul, derneğin en yetkili karar organıdır. Genel kurul, derneğe kayıtlı olan üyelerden oluşmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2019/566 Esas KARAR NO: 2021/1387 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ: 12/07/2019 KARAR TARİHİ: 15/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA, SAVUNMA ve DOSYA KAPSAMI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin davalı ----- ortakları olduğunu ve davalı ---- mülkiyetinin ferdileşme kapsamında taraflarına devir borcu altında olduğunu, davalı ----------- kurulduğunu ve aynı yıl alınan inşaat ruhsatına dayalı olarak inşai işlere başladığını, ------ yılında yapılan -------- alınan kararlarla, o ana kadar kaba inşaat olarak imal edilen konutların ortaklara teslimine karar verildiğini ve 1995 yılı içinde taşınmazların ortaklara teslim işlemlerinin tamamlandığını, yıllara sari olarak davalı tarafından mevcut imar plânına ve inşaat ruhsatına aykırı imalatlar yapıldığını...
Bu sebeple genel kurul kararının bu hükümlere aykırı olmaması gerekmektedir. Sermaye ve oy çoğunluğuna sahip ortakların haksız kararlarıyla azınlık pay sahiplerini ezmelerini engellemek amacıyla genel kurul kararlarının dürüstlük kuralına aykırı olması halinde iptali istenebilecektir. Pay sahiplerinin (oydan yoksun olanlar dahil) dava açma hakkı paya bağlı bir hak ve emredici kanun hükmüne dayalı bir haktır. Pay sahiplerinin kararın iptali halinde menfaatlerinin olduğunu iptalin şirketin yararına olacağını ispat etme zorunlulukları bulunmamaktadır. İptal edilebilirlik ve yokluk hallerinin yanı sıra, genel kurul kararlarının hükümsüzlük hallerinden birisi de butlandır....
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, tüm ortakları bağlayan genel kurul kararlarının iptali için dava açılmış olmasının genel kurul kararlarının uygulanmasının önlenmesi konusunda bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadıkça kooperatifin genel kurul kararları ile belirlenen aidatların ödenmesini talep etme hakkını ortadan kaldırmayacağı, kooperatifin anasözleşmenin 14. maddesine göre son ödeme gününden 30 gün geçmekle muaccel hale gelmiş 11.600,00 TL aidat ve 411,61 TL gecikme faizi alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, aidat alacağının tahsili istemiyle başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/730 KARAR NO : 2022/715 DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ: 04/10/2022 KARAR TARİHİ: 27/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ----- imzaların ----- iptali ve bunun sonucunda ----olması sebebiyle önergeye konu --- Maddenin iptali, ve dolayısı ile ---------------- verilerek -----kalmaması sebebiyle tedbiren kayyum atanmasına bu taleplerinin reddi halinde ----- --- tüm yetkilerin tedbir konulmasına,------ sebebiyle toplantının sonlandırılmaması ve devam edilmesi neticesinde görüşülmeye devam edilen---------- devam edilen ---- sakat olması sebebiyle tümünün iptaline ve yine dolayısı -----sebebiyle ----- taleplerinin reddi halinde ------ işleri dışında tüm yetkilerin tedbir konulmasına, davalı -------- olarak seçilmesi mümkün...
-K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerin üyesi oldukları davalı kooperatiften tahsis edilen bağımsız bölümlerin tapularının verildiğini, borçları olmamasına rağmen müvekkillerinden para talep edildiğini, genel kurullara müvekkillerinin çağrılmadığını, genel kurul tutanaklarında ve hazirun cetvellerinde usulsüzlükler yapıldığını, gerekli toplantı nisapları sağlanmadan genel kurul toplantılarının yapıldığını ileri sürerek, müvekkilleri açısından kooperatifin münfesih olduğunun tespitine, müvekkillerinin kooperatif üyesi olmadığının tespitine ve 1997 yılından beri yapılmış olan genel kurulların usulsüzlükler nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıların iddialarının doğru olmadığını, genel kurullarda her hangi bir usulsüzlük olmadığını, genel kurul kararlarının iptali isteminin bir aylık hak düşürücü süreden sonra yapılmış olduğunu ve diğer taleplerinin de haklı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Dava, kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de, karar dosya kapsamına ve mevzuata uygun düşmemektedir. Şöyle ki, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tasfiye halindeki kooperatiflerde yapılan genel kurullarda toplantı ve karar nisabı aranmayacağı belirtilmekle birlikte, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 81. maddesine göre, anasözleşmede aksine hüküm bulunmadığı takdirde tasfiye halindeki kooperatiflerin genel kurul toplantılarında nisap aranmayacağı hüküm altına alınmıştır. Bu bağlamda, davalı kooperatifin getirtilen anasözleşmesinin 87/9. maddesinde “taşınmaz satışının görüşüleceği toplantılar hariç olmak üzere, tasfiye süresince yapılacak genel kurul toplantılarında toplantı nisabı aranmaz ve kararlar oyçokluğu ile verilir.” hükmü bulunmaktadır....
Aynı madde de, genel kurul toplantısına katılmaya yetkili olmayan kimselerin karara katılmış bulunduklarını ya da kendisinin ve/veya bir kısım ortakların toplantıya çağrılmadığını iddia eden ortağın, alınan kararların yasaya, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu ileri sürerek, iptali için açtığı davada, genel kurulda alınan kararlara red oyu vermesi ve muhalefette bulunmuş olma şartı aranmaz. Davacının söz konusu genel kurula katılmadığı, iş bu davayı genel kurul tarihinden itibaren bir ay içinde süresinde açtığı anlaşılmıştır....
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Davacıların iddiasının kooperatifin muvazaalı olarak ...’e borçlandırıldığı, ...’in ekonomik durumu itibarıyla kooperatife belirlenen miktarda borç para vermesinin olanaksız olduğu, mahkemece salt genel kurul kararlarının yasa ve anasözleşmeye uygunluğundan hareketle sonuca gidildiği, oysa davada çözümlenmesi gereken hususun kooperatifin borçları nedeniyle taşınmaz satışının genel kurul tarihleri itibariyle gerek olup olmadığı noktasında toplandığı, her ne kadar genel kurul kararları oybirliği ile alınmış ise de kararın alınışı sırasında ortakların yanıltıldıkları iddiası ve kooperatifin genel kurul tarihindeki mevcudu itibarıyla borçlanmaya gereksinim olup olmadığının; inşaatın düzeyi, kooperatifin alacak ve borçları, oluşturularak uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla kayıt ve belgeler üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle belirlenip, genel kurul kararlarının bu çerçevede değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesinin gerektiği” belirtilmiştir...