ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/739 Esas KARAR NO: 2021/904 DAVA: Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 22/11/2021 KARAR TARİHİ: 23/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkillerinden --- parselde tapusuz dairesi olan --- olduğunu, ----eşitlik ilkesine aykırı olarak genel kurulun ---alınan kısmi ferdileşme kararının yasaya aykırı olduğunu, bu durumun müvekkillerini mağdur ettiğini bildirdiğinden bahisle ------ tarihinde yapılan genel kurulun yeniden yapılmak üzere tümden iptalini, acilen ve öncelikle kooperatif yönetimine tedbiren kayyım heyeti atanmasını, kayyım yönetimi aracılığıyla yeniden genel kurul yapılmasına, tedbiren ---- tümden yürütülmesinin durdurulmasını, ------ belirtilen eşitlik ilkesine aykırı ------maddesiyle alınan kısmi ferdileşme kararının...
kararının iptalinden etkilenmeyeceği gerekçesiyle sermaye arttırımı ile ilgili genel kurul kararına münhasır olmak üzere sermaye artırımına ilişkin .../08/2006 tarihli olağanüstü genel kurul kararının iptali talebinin reddine karar verilmiştir....
Davalı vekili, davacıların birçoğunun ortaklık paylarını devrettiğini, payını devreden ortağın genel kurul kararının iptali davasını açamayacağını, diğer davacılar yönünden verilen çıkarma kararının kesinleştiğini, çıkarma kararının kesinleşmesi nedeniyle genel kurul toplantısına davet edilmediklerini, birleşen davada davacı vekilinin 01.05.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile davayı ve neticei talebi değiştirdiğini, hak düşürücü süre geçtikten sonra ıslah yolu ile açtıkları davayı genel kurul kararlarının iptali davası olarak değiştirmek istediğini, davacı ... .. ve ...'ün genel kurulda alınan kararlar aleyhine oy kullanmadıklarını, davaların reddini istemiştir....
Davalı vekili, davacıların birçoğunun ortaklık paylarını devrettiğini, payını devreden ortağın genel kurul kararının iptali davasını açamayacağını, diğer davacılar yönünden verilen çıkarma kararının kesinleştiğini, çıkarma kararının kesinleşmesi nedeniyle genel kurul toplantısına davet edilmediklerini, birleşen davada davacı vekilinin 01.05.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile davayı ve neticei talebi değiştirdiğini, hak düşürücü süre geçtikten sonra ıslah yolu ile açtıkları davayı genel kurul kararlarının iptali davası olarak değiştirmek istediğini, davacı ... .. ve ...'ün genel kurulda alınan kararlar aleyhine oy kullanmadıklarını, davaların reddini istemiştir....
Davalı vekili, tasfiye kararının 1972 yılında 79 oyla alındığını, şirketin tasfiyeden çıkış kararının ....2008 tarihli olağanüstü genel kurul ile 81 olumlu oyla alındığını, yani daha fazla oy oranı ile tasfiyeden çıkıldığını, anılan genel kurul kararının tescili için açılan ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararı kabul edilip, genel kurul kararının tescil edildiğini, alınan kararın yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı ...Ş.’nin 20.09.1972 tarihli genel kurul kararı ile 79 oyla tasfiyeye girme kararı aldığı, ....2008 tarihinde 11 ret oyuna karşılık 82 olumlu oyla tasfiyeden çıkma kararı aldığı, bu kararın ... .......
Yine her ne kadar davacı tarafça, şirket müdürü olarak atanmasına dair genel kurul kararının kendisine zorla imzalattırıldığı iddiasında bulunmuş ise de, zorla imzalattırıldığı iddiasında bulunan ve bu nedenle yok hükmünde sayılması istenen genel kurul kararının ... tarihli olduğu, davacının zorla imzalattırıldığını iddia ettiği genel kurul kararının tarihinden iş bu yana geçen süre içerisinde, iş bu iddiayı herhangi bir şikayete ve davaya konu etmediği, TBK nun 39....
Noterliğinin 26.07.2021 tarih ve 14804 yevmiye sayılı ihtarnamesiyle tespit edildiğini ve yapılmamış genel kurulun yapılmış gibi gösterilmesi durumunda sorumlular hakkında yasal yollara müracaat edileceğinin ihtar olunduğunu, 05.04.2022 tarihinde taraflarınca ticaret sicil gazetesi sorgulaması yapıldığını ve 05.01.2022 tarihinde davalı şirketin denetçi atamasına ilişkin genel kurul kararının tescil ettirdiğinin görüldüğünü, söz konusu genel kurul kararının 2021/2 sayılı olduğu tespit edildiğini ve 2021/1 nolu genel kurul kararının ise ticaret sicil gazetesinde yayınlanmadığının görüldüğünü belirterek, davalı şirketin çağrı yapmaksızın yok hükmünde bu şekilde kaç genel kurul kararı alındığının bilinmemekte olduğunu bu nedenle 2021 yılında alınan tüm genel kurul kararlarının butlanına, aksi kanaate varılır ise iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nin yönetim kurulu başkanı olduğu, kooperatifi temsile yetkili kişi olduğu, bu nedenle davanın kooperatife açılmış olduğu, davanın kooperatifi temsile yetkili yönetim kurulu başkanına yöneltilmesinin hukuka uygun olduğu, iptali talep edilen 30.06.2013 tarihli genel kurul toplantısına, 1803 ortaktan 472 ortağın asaleten, 117 ortağın da vekâleten katıldığı, toplam 589 ortağın hazır olduğu, toplantı yeter sayısının 451 olduğu, yeterli çoğunluğun sağlandığı, genel kurul kararının 6. maddesi için genel kurulda oylama yapıldığı, ancak genel kurul tutanağına yazılmadığı, Ticaret Sicil Gazetesi'nde, alınan karar olarak ilan edilmediği, bu haliyle ortada geçerli bir kararın da olmaması sebebiyle iptali gereken bir karar bulunmadığı gerekçesiyle, davanın, genel kurul kararının iptali talebi yönünden esastan reddine, davalılar ..., ... ve ... yönünden taraf sıfatı (husumet) yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar temyiz etmiştir. Dava, dava dışı ...'...
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalı kooperatifin 27.11.2011 tarihli kooperatifin tasfiyesine yönelik genel kurul kararının iptalini talep etmişse de, söz konusu genel kurul kararının kooperatifin tasfiyesinin devamına yönelik işlemlerle alakalı olduğu, kooperatifin tasfiyesiyle ilgili kararın 21.06.2008 tarihli genel kurul toplantısı sonucunda oybirliği ile alındığı ve bu karara davacının da olumlu oy verdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, kooperatif genel kurul kararı iptali istemine ilişkindir. İptali istenen 27.11.2011 tarihli genel kurulun 9. gündem maddesinde davalı kooperatifin ticaret sicilinden terkini, vergi dairesinden kaydının silinmesine karar verilmiş, davacı bu karara muhalif kalmıştır....
Ne var ki davanın açıldığı tarih itibariyle davacı, mevcut olan genel kurul kararının iptalini süresi içinde talep etmiş olmakla birlikte davalı şirket iptale konu genel kurul kararını tescil ettirmemek suretiyle iptal davasının konusuz kalmasına sebebiyet vermiştir. Oysaki davacı, davanın açıldığı tarih itibariyle genel kurul kararının iptalini dava konusu yapma hakkına haizdir. Davalı taraf dava açıldıktan sonra tescil işlemini yaptırmayarak davanın konusuz kalmasına bizzat yol açmıştır. Kaldı ki davacı vekili süresi içinde olmak koşuluyla genel kurul kararının iptali yönünde her daim dava açma hakkına da haizdir. Yargılamanın devamı sırasında davalının davranışı nedeniyle dava konusuz kaldığından davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdir edilmelidir....