Davalı kooperatif yetkilisi, genel kurulun iptali gerektiren bir durum bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; yönetim kurulunun ibra edilmemesinin doğrudan yönetim kurulunun düşmesi veya genel kurul kararlarının iptali sonucunu doğurmayacağı, bunun için 6762 sayılı TTK 'nın 341. maddesi uyarınca süresinde dava açılması gerektiği, davanın yönetim kurulunun ibra edilmediği 19.06.2011 tarihli genel kurul toplantısından sonra bir ay içerisinde açılmadığı, ibranın yapılmadığı genel kurulda yönetim kurulunun yeniden seçimine ilişkin bir karar alınmadığı, 27.05.2012 tarihli genel kurul toplantısında davacıların herhangi bir muhalefet şerhlerinin bulunmadığı, davacıların anasözleşmenin 38 ve 6762 sayılı TTK'nın 381. maddelerinde sayılan dava açma hakkı olan kimselerden olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir....
AŞ aleyhine, şirketin 29/09/2020 tarihinde yapılan, genel kurulunda alınan 3,7 ve 8 nolu kararlarının iptali istendiği, davanın derdest olduğu, duruşmanın 01/07/2021 tarihinde bırakıldığı görülmüştür. DEĞERLENDİRME :Dava; anonim şirket genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, genel kurul kararlarının iptaline ilişkin düzenlemenin yapıldığı TTK nun 448/2 maddesinde "İptal davasında 3 aylık hak düşüren sürenin sona ermesinden önce duruşmaya başlanamaz. Birden fazla iptal davası açıldığı takdirde davalar birleştirilerek görülür" hükmü düzenlenmiş olup, mahkememizin derdest olan işbu dava dosyasının davalısı ile İzmir ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında, kooperatif genel kurul kararlarının iptali ile tapu iptali ve tescil ve buna bağlı diğer istemlere ilişkin dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduklarını, ihraçlarına ilişkin kararların mahkemece iptal edildiğini, ancak davalı kooperatifçe üyeliğe yeniden kabul edilmediklerini, müvekkillerine ait bağımsız bölümlerin kendilerine verilmediği gibi, davalı kooperatifin 1998 ve 1999 yıllarına ait genel kurul toplantılarında, davalı ... ile muvazaalı olarak oluşturulan borç gerekçe gösterilerek, konutların davalılara satışının yapıldığını, satış sonrası açtıkları müdahalenin meni davalarının da lehlerine sonuçlanıp kesinleştiğini ileri sürerek, anılan hususlara ilişkin genel kurul kararlarının butlan nedeniyle iptalini...
Davalı vekili, 09.06.2007 tarihli genel kurul kararlarının usulüne uygun olduğunu, eski yönetimin azli ile yeni yönetim seçildiğini, kararlar için davacılar tarafından usulüne uygun olarak muhalefet şerhi verilmediğini, davanın bir aylık yasal süresi içinde açılmadığını, 28.10.2007 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı ile 09.06.2007 tarihli olağan genel kurul toplantısının gündemi aynıymış gibi dava açıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE : Talep, genel kurul kararlarının iptali davasında, söz konusu genel kurul kararlarının icrasının tedbiren geri bırakılması talebinin reddine ilişkin yerel mahkemenin 08.11.2023 tarihli ara kararının istinafı talebine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf nedenleriyle ve resen kamu düzenine ilişkin sebeplerle sınırlı olarak istinaf incelemesi yapılmıştır. Talepte bulunan, kayyıma genel kurul toplantısı yapması için verilen bir yetki bulunmamasına karşın, kayyım tarafından 08/06/2023 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesi'nde 23/06/2023 tarihinde genel kurul yapılacağını ilan edilerek, genel kurul toplantısı gerçekleştirdiğini, bu hususta İstanbul 16....
nın 335. maddesi uyarınca, denetçi kararı ile 02.02.2011 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmasına karar verildiğini, anılan toplantıda oy çokluğuyla yeni yönetim kurulu üyelerinin seçiminin ve görev dağılımının yapıldığını, ancak anılan genel kurul toplantısı ve kararlarının usule uygun olmayıp, yoklukla sakat bulunduğunu ileri sürerek, 02.02.2011 günlü olağanüstü genel kurul toplantı ve kararlarının hükümsüz olduğunun tespiti ile iptalini, hükmün ilanını talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacı vekili, davalı şirketçe usulsüz bir şekilde 02.02.2011 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında seçilen üç kişilik yeni yönetim kurulunca davalı şirketin ....03.2011 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısına çağrıldığını ileri sürerek, yeni yönetim kurulunun ....03.2011 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmasına dair kararı ile bu karara dayalı çağrının hükümsüz olduğunun tespiti ile iptalini, hükmün ilanını talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, şirket ortağı olunduğunun tespiti ve yönetim kurulu kararlarının butlanı talep edilmiş olup, tedbir talep edilen genel kurul kararlarının iptali dava konusu değildir. Dava konusu olmayan bir hususta ise ihtiyati tedbir verilmesi mümkün değildir. Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilecek olup, şirket ortağı olunduğunun tespiti ve yönetim kurulu kararlarının butlanı istemli davada genel kurul kararının yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesi mümkün değildir. Bu nedenle mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. HMK'nın 355....
Talep, şirket genel kurulu kararının iptali davasında, iptali talep edilen genel kurulda alınan kararların yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemenin 31/03/2021 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. TTK'nın 622/1 maddesi yollaması ile limited şirket genel kurul kararının iptalinde de uygulanacak olan 449. maddesinde genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkemenin, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebileceği düzenlenmiştir. Maddede mahkemeye takdir hakkı tanınmış olup, mahkemece durum ve şartlar gerektirmesi halinde genel kurul kararının yürütmesinin durdurulmasına karar verilebilecektir. Söz konusu karar tedbir mahiyetinde olacağından HMK'nın ihtiyati tedbire ilişkin genel hükümleri uygulanacaktır....
Olağan genel kurul toplantısının hukuka ve demokrasi ilkelerine tamamen aykırı şekilde yapıldığını, dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, davalı kooperatif yönetim kurulunun usulsüz ve hukuka aykırı şekilde meydana geldiğini ortaya koyan açıklamalarına, dilekçelerinde istemlerini açık şekilde yazmalarına ve genel kurulun dava tarihinde toplanmaması nedeniyle, genel kurul kararlarının iptaline yönelik bir talepleri olmamasına rağmen mahkemece ortada bir genel kurul kararı olmadığından genel kurul kararının iptalinin iptalinin istenemeyeceği şekilde gerekçe kurduğunu belirterek istinaf talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ... Kooperatifi'nin 03/07/2022 tarihinde yapılacağı duyurulan genel kurul çağrısının iptali, kayyım atanması ve yargılama esnasında genel kurul yapılması halinde, 03/07/2022 tarihli genel kurulun iptali istemlerine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir....
Bunun için, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 98. maddesi yollaması ile kooperatiflerde de uygulanması gereken TTK'nın 341. maddesi hükmüne göre, genel kurulun dava açılmasına özel olarak karar vermesi gerekir. Sadece bu karar, sorumluluk davasının dayanağı durumundadır. Bu itibarla, kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine ilişkin bir genel kurul kararının iptalini, haklarında sorumluluk davası açılması yönünde alınmış genel kurul kararı bulunmadan önceki bir aşamada dava edebilmeleri mümkün değildir. (Çamoğlu, Poroy/Tekinalp Ortaklıklar ve Kooperatif Hukuku 8. Bası, Sh. 330 No:599 vd., H. Pekcanıtez, Prof. Dr. Kudret Ayiter'e Armağan, Sh.479, Prof. Dr. Erdoğan Moroğlu, Türk Ticaret Kanunu'na göre Anonim Ortaklara Genel Kurul Kararlarının Hükümsüzlüğü, 3. Bası, Sh. 220 ve 221) Nitekim, Dairemiz'in yerleşik uygulaması da bu yöndedir....